Mıcırda Motosiklet Kullanımı

mıcırlı yol

Mıcırda motosiklet kullanmak zor iştir. Ya da şöyle söyleyelim: acemiyseniz zor, tekniğini biliyorsanız çok daha kolaydır. Ustalardan alıntı yaparak konuyu daha iyi anlamanıza yardımcı olaiblirizi sanıyorum, zira Uğur hoca, bu işin piridir.

Mıcırda motosiklet kullanmak, tekerinize devamlı taş değmesidir 🙂

Bu yazı Uğur ERTEKİN’den alıntıdır (ben de motosiklet.net adresinden almış bulunuyorum).

Bu yazıda müsadenizle, mıcırda güvenli motosiklet kullanımından bahsetmek istiyorum.. Motosiklet kazalarının en çok yaşandığı alanlardan birisi, mıcır ile asfaltın birleştiği yerlerdir.

mıcırda motosiklet kullanmak

Genel olarak yapılan hata, asfalttan mıcıra giren sürücünün (birleştiği yerde), bir anda gaz keserek veya frenlere asılarak yavaşlamaya çalışması ve devamında da maalesef kendini yerde bulmasıdır. Genelde böyle durumlarda sürücü, tam anlamıyla neden düştüğünü bilmez bile. Aslında tüm olay, sebep, motordaki ağırlık dağılımı ile ilgilidir…

Özellikle mıcırlı bir yolda, ağırlığı her koşulda motorun arka tarafında ve dolayısıyla arka lastiğinde tutabilmek işin doğrusudur. Bilinenin aksine, hız (sürat), mıcırvari ortamlarda dostumuzdur.

“Öncelikle bilinmelidir ki, motosikletimizin ön kısmı, anormal davranıyorsa bunu tek bir iş için yapar: düzeltme. Bu hareket ne olursa olsun amacı, “hata düzeltmek” tir. Yanlış olarak ne yaparsanız yapın, motorunuzun ön tarafının ve gidonunuzun alışılmışın dışındaki tüm hareketleri (sağa-sola yalpalaması vb..), motorun düz gitmesini sağlamak için şasesince yapılan toparlama ve düzeltme hareketleridir.”

“Onun için doğru olan, gidon anormal hareketler yapmaya başladığında onunla mücadele etmek değil, görevini yapması açısından serbest bırakmaktır (gidonu kendi haline bırakmak, mücadele etmemek, düzeltmeye çalışmamak, yumuşak bir şekilde tutmak..)”

Püf Noktası

Mıcırlı yola girmeden evvel yavaşlamamız gerekmektedir. Püf noktası, bu yavaşlamayı, mıcıra girmeden evvel kesinlikle bitirmemiz gerektiğidir.

mıcırlı yol

Diyelim ki 120 km/h ile seyir halindeyiz. İleride mıcırlı yolu gördük. Yavaşlamamız lazımsa  ki lazım, frenlerimizi de kullanıp süratimizi diyelim 50 km/h’a düşürdük. Ama devamında, mıcıra tam girerken çekişi sağlamak ve şasenin kararlılığını arttırmak için gazı açmamız gerekmektedir. Tam mıcıra girerken mutlaka gaz veriniz ve sabit (ortam uygunsa arttırabilirsiniz) o gazla gidiniz (yavaşladığınız sürat 50 km/h ise, mıcıra giriş süratiniz örneğin minimum 55 km/h olmalı..). Ön taraf ve gidon azıcık oynasa da bırakınız oynasın. Siz bakışınız ileride ve sabit gazlı bir şekilde seyrinize devam ediniz. Göreceksiniz ki son derece emniyetli, mıcıra gömülmeden ve gene son derece stabil bir şekilde seyrinize devam edebileceksiniz.

Bu arada hız mıcırlı ortamda ‘’dostumuzdur’’ derken, yapılabilecek olan aşırı süratlerden bahsetmiyorum. Yavaşladıktan sonraki arttırılmış hızınızdan bahsediyorum (20 km/h ye düştüyseniz, giriş hızınız minimum 25km/h…60 km/h ye düştüyseniz minimum 65 km/h.vb.). Mıcırda ve benzer ortamlarda ağırlığı arka lastikte istememiz bunun sebebidir. Gene amortisörümüzün kapanmamış olmasını sağlamak başka bir sebeptir. Ön tarafınız ne kadar hafifse, ağırlık ne kadar arkadaysa gidişiniz o kadar dengeli ve güvenlidir. Hatta oturuş pozisyonunuzu da bir miktar arkaya almanızda fayda vardır  (deneyin göreceksiniz)…

Mıcırlı yoldaki seyrinizde fren yapmanız veya ani gaz kesmeniz (etkisi fren yapmakla aynıdır ağırlığı ön tarafa taşır) motorunuzun amortisörünün kapanmasına, ön lastiğinizin mıcıra gömülmesine ve stabilitesinin bozulmasına yol açar. Hatta ve hatta sizi düşürebilir…

Mıcırlı yolda seyir halindeyken karşı şerit den gelen araçların yavaşlamanız için yaptıkları hareketlere (el işaretlerine) aldırmayınız. Onlar motosikleti bilmiyorlar. Sizin için güvenli olanı sabit hızınızla istikrarlı bir şekilde, mümkün olduğunca ağırlığı arka lastiğinizde tutarak, devam etmeniz ve bu arada gidonunuzu (hafifçe sağ-sol hareketi yapabilir) bir yandan, bakışınız hep ileride, serbest bırakmanızdır (mücadele etmemek). Göreceksiniz ki son derece stabil ve güvenli bir şekilde gidiyor olacaksınız.

Mıcırlı Bir Zeminde Viraj ve Yavaşlama?

Gevşek zeminde bir virajı en güvenli dönmenin (dikkat ‘’dönme’’ diyorum!) yolu, düşük süratTe, motoru en az yatırarak o virajı almaktır ( buradaki püf noktası aslında süratinizin az olması, çünkü süratiniz az ise motor az yatar. Süratiniz fazlalaştıkça yatışınız da arttırmanız gerekir). Peki güvenli sürati nasıl belirleyeceğiz? Aslında gevşek zeminin gevşeklik oranı uygun sürati belirlemenizde bir rehberdir.

Gevşeklik miktarını, motorunuzun ön süspansiyon ve gidon kısmından gelen bilgiler doğrultusunda anlayabilirsiniz. Gidonun veya ön tekerin oynama / hareketlilik miktarı size zemin hakkında bilgi verir.

  • Gevşeklik çok ise ön taraf daha fazla düzeltmeler yapar (sağa-sola oynamalar şiddetlidir)
  • Gevşeklik az ise bu oynama daha da azdır (oynama ne kadar fazla ise zemin o kadar gevşektir demiştik)

Arka lastiğin oynaması da size fikir verebilir, ama ‘’Ön Kısmı’’ daha çok dinleyiniz. Diyelim ki 60 km/h ile seyrediyoruz ve ileride bir viraj var. Motorunuzun ön kısmından gelen bilgileri dinleyerek, yoldaki tutuşa göre süratinizi ayarlayabilir ve o viraja güvenli bir şekilde girebilirsiniz. Bu 60 km/h ile de olabilir, daha yavaşlamanız da gerekebilir. Karar size aittir, çünkü sabit bir ‘’şu hız’’ kuralı hiçbir zaman olamaz. (değişen şartlar güvenli hızımızı değişken kılar, o sebeple “şu hız” diye bir güvenlik kuralı olamaz).

  • Mıcırlı bir zeminde yavaşlamanız gerektiğinde, kesinlikle ön freni kullanmayınız.
  • Yumuşakça gaz kesmeniz gereklidir.
  • Daha fazla yavaşlamanız gerekiyorsa da sadece yumuşakça arka freni kullanın (ön süspansiyonunuzun dalmasına, kapanmasına elinizden geldiğince engel olunuz. Bunu hiç istemiyoruz).
  • Unutmayınız, hangi koşullarda olursa olsun, olması gereken güvenli süratiniz, önünüzde görebildiğiniz alan dahilinde ve kendi şeridiniz içerisinde her zaman güvenle durabileceğiniz sürattir. Ki mıcırlı bir zeminde seyir halindeyseniz bu hız olabildiğince yavaş ve dikkatli olmak zorundadır.

Bu yazı Sürüş Teknikleri kategorisinde yayınlanmıştır. Kategorinin diğer yazıları için buraya tıklayınız.

Motosiklette Sağ Kalma Taktikleri (MSF)

Motor Hikayesi Motosiklet blog - Makaleler Öne Çıkan Görsel

MSF (Amerika Motosiklet Güvenlik Kuruluşu) kontrollerin her sürüş öncesi ihmal edilmeden yapılmasının önemini vurgulamaktadır.

Motor çalıştırma düğmesine (marşa) basmadan kumandaların gidona bağlantı elemanlarının ne çok gevşek nede çok sıkı olmadığından emin olunuz.

  1. Lastikler (tekerler ve frenler) [ lastik hakkındaki yazılarımız için buraya tıklayın ]
  2. Kumandalar (farlar ve elektrik)
  3. Yağ (zincir ve şase) [ yağlar hakkındaki yazılarımız için buraya tıklayın ]
  4. Yan ayak

Hayatınızı ortaya koyarken bunların biniş öncesi kontrolünü ihmal etmek budalalıktan da öte bir düşünce eksikliğidir. Hidrolik boşalmış olabilir, lastikte çivi olabilir (lastik henüz inmemiş olsa da), servisten çıksa da tahliye tapaları gevşek olabilir. Birkaç saniyenizi ayırmak sizi büyük dertlerden koruyacaktır.

Diğer hayati parça yani sürücü için ne demeliyiz? Sürüşe hazır mısınız? Haleti ruhiyeniz (psikolojiniz) uygun mu? Yeterince dinç ve ayık mısınız? Giyiminiz uygun mu? İnsan faktörünün kazalardaki etkisi önemli bir yer tutmaktadır.

İçmeden önce alınan az alkol tüm uyarılara rağmen uyulmamakta ısrar edilen “Alkollü araç kullanmayınız” kuralının sürekli ihlal edilmesidir. Bir kadeh bile mahsurlu iken birkaç kadeh içip ve en az iki saat geçmeden motor sürüşüne kalkışmak otoriteler ne kadar uğraşırsa uğraşsın sürücülerin bir çoğunun ihlale devam edeceği yanlış bir davranış olarak ilk sırada yerini koruyacak gibidir.

İlaçlar

Tabi bir de kullanımı kanun dışı ilaçlar var. Bunları kullananlar zaten bu tip yazıları da okumayacaklardır. Peki normal ilaçlar? Soğuk algınlığı için aldığımız bir ilaçla bile motor kullanılmamalıdır. Kullandığımız ilaçların sürüş yeteneği üzerindeki etkilerini bilmemiz gerekmektedir. Bu motor olsun diğer araçlar olsun aynıdır. Bu ilaçların reçete ile satılmaları bedenimizin ve zihnimizin üzerindeki yan etkilerini değiştirmeyecektir.

Oksijen ve Yorgunluk

Kapalı garajda karbon monoksit gazına maruz kaldıktan sonra motor kullanmak, yada solventli bileşiklerin kokularına maruz kaldıktan sonra motor kullanmak. Bu malzemeye eldivensiz temas etmeniz bile sizin bedensel uygunluğunuzu etkileyecektir. Yüksek irtifalarda da bir müddet sonra bedensel değişimler başlayacaktır. Bilhassa viraj alışlarınız esnasında bazı problemlerin başlaması kaçınılmazdır. Yada bedeninizin limitlerini göz önüne almadan seyahat planları yapmışsanız motor üstünde uyuya kalmanız sürpriz olmamalıdır.

Uzun müddet motor sürüşleri bitkinlik yaratır. Bu süreç sizin öngörebileceğinizden çok daha önceleri başlayabilir. Çünkü siz rüzgar direncini hesaba katmış olabilirsiniz ama rüzgar sesinin de yorucu bir etken olduğunu düşünmemişsinizdir, titreşimi hesaba katmışsınızdır ama sizin bedeninizin bu titreşim karşısındaki reaksiyon şeklini tam bilemezsiniz, gürültülü egzozlarınızın güç artışı sağladığını ve fark edilirliği (duyulurluğu) sağladığını bilirsiniz ama sesin volümünün bedeniniz üzerinde yorucu etkileri olduğunu bilmiyorsunuzdur. Size çarpıp geçen rüzgarın bedeninizi serinletirken bir müddet sonra normal ayakta dururken olduğundan çok daha hızlı bir tempoda kurutacağını bilmeyebilirsiniz. İyi bir ön cam, kulak tıkaçları ve kask ve tabi sessiz egzozlar yüksek sesin beyninizi tüketen olumsuz etkisini bertaraf edebilir. Sesli egzozlar için kaza önleyici diyenler görünür olmanın duyulmaktan daha önemli olduğunu unutmasınlar, esasen bu ses daha çok başkaların etkilemek için kullanılıyor sanki.

Yaz günleri yada kış günleri uzun seyahatler planlıyorsanız ilk gününüzde uzun seyahatlerden kaçınınız. Bırakınız ilk gününüz ısınma günü olarak kalsın. İkinci üçüncü günlerde yoğun mesafeler yapmanız doğru olacaktır. Seyahatiniz esnasında hafif şeyler yiyin. Ağır yiyecekler uyku getirir. Suyunuzu susamadan önce içiniz. Grupla birlikte seyahatlerde seyahat planlarınızı daha gevşek tutun, ara molalar daha fazla olsun. Bir sürücü tüm grup için tehlike oluşturabilir.

Ruh Hali

Öfkenizi evde bırakın. Gerekiyorsa size yol vermemekte direnen bir sürücüyü takibi terk ederek güvenli bir yere çekip o vasıtanın uzaklaşmasını bekleyiniz. Unutmayın büyük devamlı haklıdır. Önemsemeyin daha doğrusu onları muhatap almadan savuşturunuz. Öfke ve benzer şekilde korkunun motor sürücülüğünde yeri yoktur. Yüksek stres seviyesi size hata yaptırır. Nabzınız yükseliyorsa hemen kenara çekin ve tekrar yola çıkmadan iyice sakinleşin. Esasen bu tavır tüm vasıta sürücüleri için, bisiklet dahil, geçerlidir. Herkesin bu şekilde düşünememesi ne kadar kötü.

Her neyse dostlar kısacası siz motora binmeden önce gidonu seledekine bağlayan somunların da ne çok gevşek nede çok sıkı olmadığından emin olunuz.

kaynak: Alfa www.motokervan.com

Acemiler, yeni geçenler için büyük motosiklet yol alıştırmaları

Büyük motosiklet alıştırmaları kapak görseli

Geçenlerde DL650 Vstrom alan bir arkadaşım ile Antalya – Olimpos yolunu yaptık. Dikkatimi çeken eksiklikleri ışığında, yolda çalıştıklarımız aşağıda.

Yanlış oturuşun ve kasılmanın, neticesinde ise virajlarda zorlanma.

Kompresyon ile inmeyince debriyaja basarak inmek zorunda kalıyorsunuz. Bu ise virajı almada, virajdan çıkmada, virajdan çıkarken vites atmaya uğraşmakla, debriyajı bırakıp kavramayı oturtmakla, yeterli gaz vermekle.. derken virajı kaçırıyorsunuz zaten. E acemi de olunca bu tehlike yaratıyor. Bu sebeple motor freni ile inmeyi tecrübe etmek gerekli.

Örnekli olsun, anayolu terk edip Olimpos yoluna girdik ve o onbir km.’yi ben hiç fren yapmadan inebilirken, arkadaşım her dar ve birbirini izleyen iki ve daha fazla dönemeçte ideal çizgiyi kaçırdı. Oysa benim Yolgezen‘in vites aralıklarına ve aragazına alışık olmam çok daha doğru ve rahat inmemi sağladı.

Yüksek devirde kalma eksikliği ana yol gibi geniş virajlarda çok sorun olmasa da, özellikle ana yolu terk edip Olimpos yolu gibi dar virajlara gelindiğinde olumsuz etki ediyor.

3’den 2’ye, 2’den 1’e tabii ki daha zor, zira vites aralıkları daha kısa. Özellikle eli ara gazı vermeye alışmış olmayan sürücüler için zor olacak bu kıvır kıvır yolda vites küçültme işi için en iyisi uzun – standartları yüksek olan yollarda 5’den 4’e, 4’den 3’e vites ufaltma çalışmak faydalı.

Büyük motosiklet yol alıştırmaları

  • Büyük motosiklete geçtiğinizde yeni motosikletinizle önce kapalı alan yapınız.
  • Özellikle oturuş, frenleme konularına dikkat ediniz. Bu konuları çözdükten sonra,
  • Vites ufaltma, gaz hassasiyeti konularına eğiliniz.
  • Bakış ayırma konusu oturduktan sonra ise:
  • Yukarıdakiler oturduktan sonra ise dar alanda kısa ve yavaş manevraları çalışınız.

Yazı Tavsiyesi

Büyük motosiklet yol alıştırmalarını yukarıda verdik fakat yoldan önce Kapalı Alan yapmanız da gerekiyor.

Kapalı Alan Eğitimi temel motosiklet eğitiminin olduğu kadar her motosiklet değişiminde de gerekli bir aşamadır. Şayet motosikletinizi değiştirdiyseniz yeni motosikletin tepkilerini öğrenmek, panik fren, kaçış manevrası gibi konulara hakim olmak için kapalı alan eğitimini yeni motosikletinizle mutlaka tekrarlamalısınız.

Motosiklete yeni başlayanlar için öneriler

Motosiklete Yeni Başlayanlar İçin Öneriler

Motosiklete yeni başlayanlar için öneriler bu yazıda dikkatinize sunuluyor. Her başlık altında “İlgili Yazı” bölümünde o konuyla ilgili site içi yazılara bağlantılar var. Şayet acemi iseniz bağlantı verdiğim yazıları da okumanızı şiddetle tavsiye ederim.

İyi bir motosiklet sürücüsü bazı eylemleri otomatik hale getirmiştir. Eğitimin sevdiğim bir tanımı var: “Kalıcı davranış değişikliğidir.” başka bir deyişle eğitimli sürücü eğitim öncesine göre bir çok yeni alışkanlık edinir ve bunları her sürüşünde uygular. Bu kuralların motosikletinizi güvenli ve emniyetli bir biçimde kullanmanız içindir. Çoğunluğunu yapıyorum demek yetmez 🙂 Aşağıdakiler, Emniyetli Sürüş Kurallarıdır. Her zaman uymalısınız, çoğunlukla değil.

Motosiklete yeni başladıysanız bunları başta aksatmadan yapın. Bu şekilde alışkanlık haline gelirler ve kendiliğinden yaptığınız şeyler sınıfına yükselirler.

Tekerinize taş değmesin!

Kasksız Yola Çıkmayın

Çoğu motosiklet kazalarında sürücünün kasksız olması kafanın sert bir yere çarpması nedeniyle ölümlere varan ağır sonuçlar doğurabilmektedir.

Kask giydiğinizde çene kayışını mutlaka bağlayınız. Tehlikeli anlarda kaskınızı kafanızda tutacak tek şey budur.

Kapalı kask (full face) kullanın. En güvenli kask türü budur. 
İlgili yazı: Neden Kapalı Kask?

  • 50 km. sürat ile duran bir cisme çarpmak dördüncü kattan yere çakılmak ile aynı darbeyi almak demektir, yani, ö-lür-sü-nüz!
  • Çok yakına gitseniz de takın, evin, bildiğimiz yerlerin yakınları en çok kaza olan yerlerdir.

Koruyucu Giysiler Giyin

Motosiklet sürücüsü için esas tehlike ve hasar Doku Kaybıdır. Koruyucu donanım, kıyafet sizi çarpmaya değil, sürtünmeye karşı korur.
İlgili yazı: Doku Kaybı

  • Motosiklet sürerken mont, pantolon, motosiklet çizmesi ya da ayakkabısı ve eldiven giyilmelidir.
  • Kaskınız ve elbisenizde diğer sürücüler tarafından görülmenizi sağlayacak reflektör olmalıdır.

Yola çıkmadan önce: Motosiklet kontrolleri

Yola çıkmadan önce motosikletin kontrol edilmesi motosikletten kaynaklanabilecek kazaların önlenmesi bakımından son derece önemlidir. Bu nedenle yola çıkmadan önce aşağıdaki kontrolleri yapmayı alışkanlık haline getiriniz.

  • Yakıt: Depo dolu olmalı.
  • Motor Yağı: Tamam olmalı.
  • Lastikler: Lastiklerde yarık, kesik olmamalı, hava basınçları yeterli olmalı.
  • Jantlar: Jant telleri gevşek, jant eğik ya da ezik olmamalı.
  • Zincir: Zincir yağlı olmalı, zincir boşluğu 15-20 mm olmalıdır.
  • Motor: Yağ kaçağı olmamalı, cıvata, somun ya da vidalar gevşek olmamalıdır.
  • Frenler: Balatalar aşınma sınırını aşmamalı, ön fren levye boşluğu 10-20 mm, arka fren pedal boşluğu 20-30 mm olmalıdır.
  • Debriyaj: Debriyaj balataları aşınma sınırını aşmamalı, levye boşluğu 10-20 mm olmalıdır.
  • Far, sinyalleri, korna ve fren lambaları: Tüm elektriksel uyarı ve aydınlatma elemanları çalışır, lambalar yanar durumda olmalıdır.
  • Akü: Sık olmamakla birlikte arada kutup başlarını ve civataların sıkılığını kontrol ediniz.
  • Aynalar: Dikiz aynaları sağlam ve arkayı rahatça görebileceğiniz şekilde ayarlı olmalı.
  • Cıvata ve somunlar: Dışarıdan görülebilen cıvata ve somunlarda eksik, düşmüş olan var mı?

AYSEL-H olarak da geçen kontrol listesini öğrenin. Ben motosikletin etrafında bir tur atarak başlıyor ve her şeyin yolunda olduğunu gördükten sonra çalıştırıyorum. Motosiklet ısınırken de kaskımı, montumu bağlıyor, gergilerini sıkıyorum. Bu arada da motor ısınmış ve sürüşe hazır hale geliyor.
İlgili yazı: Motosiklet Kontrol Noktaları, AYSEL-H

Motosiklet kullanımında bazı teknikler

Kalkış

Motosikletle hareket etmeden önce sol ayak yerde, sağ ayak fren pedalına basılı durumda, sol el debriyaj levyesinde ve sağ el ön fren levyesinde olmalıdır.

Vites, sağ ayak yerdeyken ve debriyaj tam çekili iken, sol ayak burnu ile vites pedalı aşağıya doğru bastırarak bire geçirilir. Vitese takma işlemi tamamlandıktan sonra debriyaj levyesi sıkılı durumdayken yine sağ ayak arka fren pedalına basılarak sol ayak yere koyulmalıdır.

Kalkış için frenler serbest iken, sağ elle hafifçe gaz açılırken sol eldeki debriyaj levyesi gazla eşgüdümlü olarak ve yavaşça serbest bırakın. Motor hareket ettikten sonra debriyaj tamamen serbest bırakılmalıdır.

Normal olarak fren levyesini yavaşça sıkıp hızlı bırakmanız gerekirken, debriyaj kolunu hızlı sıkmanız ve yavaşça gevşetmeniz gerekir.

Dönme

Viraja girmeden önce nasıl bir viraj alacağınızı tespit edin.

  • Doksan derecelik viraj
    • Viraj tipine bağlı olarak hızınızı azaltın. Viraja girdikten sonra çok mecbur kalmadıkça fren yapmayınız ve gazı açmayınız.
    • Viraja dıştan girin ve virajdan en kısa zamanda çıkabileceğiniz bir çizgi belirleyin.
  • Geniş açılı viraj
    • Dizlerinizi yakıt deposuna yapıştırın ve motosikletle birlikte dönüş yönüne doğru hafifçe yatın.
    • Düşük hızlarda santrifüj kuvvetin etkisi az olacağından sadece motorun yatırılması daha yararlıdır.
  • Tam dönüşlü virajlar
    • İleriyi açık olarak göremediğiniz noktalarda daha fazla dikkat sarf edin. Aniden umulmadık bir engel, park etmiş bir araçla karşılaşabilirsiniz.
      Yol kenarlarına fazla yaklaşmayın. Yolun dış kesimlerinde bulunabilecek kum, çakıl gibi malzemeler motosiklet için tehlikeli olabilir.
  • Sürekli virajlar
    • Sürekli virajlarda bir viraj çıkışının izleyen virajın girişi olduğunu unutmayın.
    • Düz ve ters eğimli yol virajlarında daha yavaş ve daha dikkatli gidilmelidir.
    • Virajlara yavaş girmeli ve göreceli olarak hızlı çıkmalı. Bu nedenle viraj çıkışında gazı hafifçe açınız.
    • Dönme sırasında gazın aniden açılması arka tekerleğin kaymasına neden olur.
    • Motosiklet normal şartlarda araçların görüş açısı içinde olmak için orta yol çizgisinin sağ yakınında sürülmelidir. Ancak virajlarda yolun dış çizgisine yaklaşılmalı ve viraja dıştan girilmelidir. Orta çizgiye yakın dönüşlerde motosiklet yattığı zaman sürücü karşı yönden gelen aracın yoluna geçebilir. Bu durum bir tür şerit ihlali olup son derece tehlikelidir.
    • Virajlarda daima baş çevirmeli ve sadece gözle viraj çıkışına bakılmamalıdır.

Durma ( Fren Yapma )

  • Fren yapmadan önce debriyajı çekin.
  • İleriye doğru bakın ve her iki freni (ön ve arka) aynı anda kullanın. Frenlerin ayrı ayrı kullanılması hem motosikletin dengesini bozar hem de durma mesafesini artırır.
  • Fren sıkma tekniği vardır, nasıl fren yapılır öğrenin
  • Ani fren yaparak tekerlekleri bloke etmekten kaçının. Tekerleklerden biri ya da ikisinin bloke olması motosikletin dengesinin bozulmasına, hatta devrilmesine neden olabilir.
  • Kesikli fren yapmayın. Frenleri yavaştan kuvvetliye doğru ve sürekli olarak uygulayın. Motor iyice yavaşlayıp durmaya yaklaşınca, durmadan hemen önce; debriyaja basarak vitesi boşa alın. Böylelikle motor freninden de faydalanmanız mümkün olur.
  • Fren esnasında tekerleklerden biri bloke olursa, o tekerleğe ait freni gevşetin ve yeniden yavaşça fren uygulayın.
  • Frenleme sırasında motosikletin ataletini ve durma mesafesini hesaba katarak öndeki vasıtayı emniyetle durabileceğiniz bir mesafeden takip edin.
  • Çok zorunlu olmadıkça virajlarda fren yapmayın.

Yazı Tavsiyesi

Motosikletinizin arkası kaydığında ne yapmamalısınız (high side)?

high side aşırtma düşüşü kapak görseli

High side aşırtma düşüşünden kaçının

Motosikletten düşmek her türlü kötüdür ama en tehlikelisi: high side dediğimiz düşüş şeklidir. Ne yaparsanız yapın bu hale düşmeyin. Zira en kötü düşüşlerden birisidir.

motosiklet high side aşırma düşüş

Videoyu izleyerek başlayalım: 

videoda sorun varsa doğrudan bağlantısı burada: youtu.be/rlMbFlPzS24

Bu düşüşün adı high side (hayğ sayd)’ dır. Biz high side yerine türkçesini kullanalım ki anlaşılır olsun: aşırtma düşüşü diyelim. Aşırtma düşüşler motoru sizi üzerinden aşırtarak düşürmesi değil, fırlatmasıdır. Genelde aşırtma düşüşleri kırık ya da daha ciddi yaralanmalarla sonuçlanırlar. Bu sebeple bu duruma düşmekten kaçınınız.

Aşırtmanın sebepleri basittir: motorunuzu kurtarmaya çalışmak. Bunu yapmayın. Dönüşte arkasını sıyıran motor için yapılabilecek çok çok az şey kalmıştır. Zaman ise hiç kalmamıştır. Bu sebeple yapabileceklerinizi kendinizi kurtarmak için kullanın.

Arkadan Kayma Nasıl Aşırtmaya Döner?

Arka teker kaymaya başladığında yol turtuş bitmiş demektir. Lastik başa çıkabileceğinden daha fazla güçle karşılaşmış ve tutuş bitmiştir.

Fakat dikkat, tutuş o an için bitmiştir, yeterince yanlış hareketi arka arkaya yaparsanız yol tutuş geri gelir!

Motosiklete kontra verirsiniz, kayma hızı düşürür, fren yaparsınız, gaz verirsiniz, bir şeyler yaparsınız. Bir şekilde lastikle ile yol arasındaki denge tekrar kurulur ve sonuç olarak:

Lastik tekrar yolu tutmaya başlar.

İşte o anda verdiğiniz kontra arka tekeri tam zıttı yöne çeker ve:

havadasınız!

Altın kural: Virajda iken arkanız kaymaya başladığında motorunuzu kurtarmaya çalışmayın! Hazır yatmışken bırakın motorunuz gitsin. Siz kendinizi kurtarın. Yani motosikletiniz yerine kendinizi kurtarmayı düşünün.

İlgili yazılar

Bu yazı Güvenlik Tavsiyesi – Görsel | Motosiklet Sürüş Teknikleri | Püf Noktası kategorilerinde yayımlanmıştır.

Frenleme Alıştırmaları ve Tavsiyeler

Frenleme Alıştırmaları ve Tavsiyeler kapak

Frenleme motosiklet kullanırken en çok önem arz eden konu. Aynı şekilde en çok da frenleme alıştırmaları ve deneyimi yapmakta büyük fayda var. Alıştırma yapmanın en büyük faydası frenleme ile durabileceğimiz mesafenin kestirilmesi oluyor. Beynimize bu yetiyi kazandırmak, ihtiyaç (tehlike) anında sağlıklı karar verebilmemiz demek. O halde kapalı alanda nasıl çalışacağınızı konuşalım:

Alıştırma Yapılacak Alan

Geniş bir alan bulunuz. Asfalt yada beton olabilir, fakat yüzey temiz olsun. Toz, toprak her türlü pislik (ambalaj, yaprak, vs) olmasın. Temiz asfalt dışında her şey kaydırıcı vazifesi görecektir.

motosiklet frenleme elcik
sıkarak değil, ezerek

Alıştırma Öncesi Dikkat Etmeniz Gerekenler & Hatırlatmalar

  • Frenajdan önce dizlerinizle depoyu sıkıştırmayı unutmayınız.
  • Frenleme esnasında karşıya ama sadece karşıya bakınız. Yere, sağa, sola, hızınıza, ön tekerleğe değil sadece ileriye bakınız. Önüze değil ileriye bakınız. Olmadı uzakta bir binanın çatısına bakınız.
  • Hareket etmeden önce gidermiş gibi yapıp ellerinizle ve ayağınızla fren yapıyormuş gibi alıştırma yapınız. Hayalinizde canlandırmanız ve o anı daha önce kafanızda yaşamış olmanız  ilk denemede daha kolay başarmanızı sağlayacaktır.

Fren Yapma (Elciki sıkma) Tekniği

Lütfen önce: Fren ve Gaz, Nasıl? yazısını okuyunuz

Alıştırmalar

1) Arka Fren Alıştırmaları

Bir kişi yeterince hızlanacağınız mesafeye geçsin. O kişin bulunduğu nokta frene başlayacağınız noktadır. 50 km/saat sürate ulaşın, Arkadaşınızın işareti ile frenaja başlayın.

İlk önce sadece arka freni deneyiniz.

Dizlerinizle depoyu sıkıştırınız.

Arka tekeri kilitlemekten korkmayınız. ileriye baktığınız sürece arka tarafınız “S” çizse de düşmezsiniz. Buradaki amaç arka frenle duramayacağınızı görmenizdir.

Frenaja başladığınız nokta ile durduğunuz  noktayı karşılaştırınız.

2) Ön Fren Alıştırmaları

Esas zor kısım ön fren alıştırmalarıdır.

Fren kolunu  sıkmayın, EZİN

Ön fren kolunu fren yapmaya başlamadan hemen önce ufakça gerin, burada amaç ön çatalın hafifçe ağırlığa maruz kalarak ön tekeri yere bastırması ve tutuşu büyüterek frenaja hazır hale getirmesidir. Bu yapılmaz ise ani ağırlık aktarımı dengeyi bozacak ve az temas alanı ile kilitlenmeye sebep olacaktır. Eğer bu şekilde ağırlığı ön tekere taşıdıktan sonra fren yaparsanız ön tekeri kilitlemek zor hale gelecektir.

Fren kolu dört parmakla sıkılır. Durduğunuz yerde gazı bırakma  ve dört parmakla fren manetini örte alıştırmasını bol bol yapın. Bu alıştırmayı yaparken de İLERİYE BAKIN, elinize değil.

Yine durduğunuz yerde her iki elinizle motorun ön kısmını ağırlığınızla aşağı bastırın. Ön amortisörlerin kapandığını göreceksiniz. Bu alçalma ön fren yaptığınız anda da olacaktır. Esnemenin sonuna geldiğinizde ise hafif bir durdurma etkisi hissedeceksiniz, bu normaldir zira artık amortisörleriniz sona dayandılar ve gidecek yolları kalmadı.

Frenlemeye yumuşaktan başlayın, Basıncı, gücü giderek arttırın. En zoru budur; yeterince alıştırma yaparak beyninize doğru frenlemeyi kazırsanız panik anında da dozajlı (kademeli) fren yaparsınız.

Tekrarlamak Gerekirse

  • Sadece ileriye bakın
  • Depoyu bacaklarınızla kavrayın, sıkın
  • İleri bakın
  • Debriyaja ve ön frene aynı anda basın.
  • Ağırlığı öne taşıyacak kadar dokunuş, sonra EZEREK (giderek artan bir güçlü) frenleme yapın
  • Ön tekerlek kilitlenirse panik yapmayın, [Freni Bırakmadan] basıncı azaltın lakin frenleme yapmaya devam edin (en zor kısmı ve ustalığı budur).
  • İleri bakın.

Bir de kafaların karışmaması için söylenmesi gereken bir nokta var: “Yavaş yavaş” değil, “Düşük güçle başlayıp, basıncı giderek arttırarak frenleme”.

“Yavaş” kavramı zihnimizde toplam frenleme zamanını yaymak gibi bir anlama yol açıyor, oysa anlatılmak istenen bu değil.

Ağırlık aktarımı sağlandığında (doğru fren tekniği ile fren yapıldığında),
ıslak zemin dahil,
ağır (sert) frenlemede bile
ön tekeri zor kilitlenir, bu kesindir.
Ön taraf çöktüğünde basıncı “hızlıca ” arttırabiliriz, çekinmeyin.

Diğer frenleme yazısına buradan ulaşabilirsiniz.

Motosiklette frenleme

motosiklet frenleme kapak görseli

Motosiklet kullanımında en zorlu konulardan birisi frenlemedir. Motosiklet fren yapma işini bildiğimizi varsayarak ehliyet veriyorlar bize. Dolayısıyla biz de doğru frenleme tekniğini bilmek ve fren kolunu doğru şekilde sıkmak zorundayız.

Bu yazı motosiklet frenlemesi nasıl yapılır sorusunun cevaplarını içermektedir; hadi başlayalım o halde.

Motosiklet fren yapma? Kolu sıkıyorum işte ben 🙂

“Önce Motosiklet Fren ve Gaz Nasıl?” yazısını okuyarak başlayın ki doğru motosiklet fren yapma tekniğini öğrenin.

Peki. Yalnız o iş öyle değil.

Yukarıdaki yazıyı okuduğunuzu varsayarak devam ediyoruz: Kapalı Alan çalışması ile fren becerinizi geliştirmeniz ve özellikle panik fren/acil fren yapmaya hazır olabilirsiniz.

Yeterince alıştırma ile doğru frenlemeyi omuriliğinize yerleştirir ve acil durumlar dahil stresin olumsuz etkisini çok daha az yaşayarak tahmininizden çok daha önce ve çabuk durursunuz. Belki de ölmek yerine hayatta kalırsınız hatta 🙂

Sitedeki tüm fren, frenleme yazıları içinse buraya tıklayabilirsiniz.

Hangi fren sistemi en iyisi?

Bu bölümde biraz ön bilgi verip kavramları öğreneceğiz çünkü: Neden ve Nasıl cevaplarına hakim olursak; uygulamayı çok daha başarılı yaparız.

Eski bilgi şu şekildeydi:

  1. Bağlantılı fren sistemine sahip motorlar iyidir,
  2. ABS sistemine sahip motorlar daha da iyidir;
  3. ABS ve bağlantılı frenleri olan motor en iyisidir.
  4. Doğru frenlemeyi öğrenmek için bu sistemlerin olmadığı motorlar gerekir.

Fakat günümüzde en ufak motosikletlerde bile ABS olduğunu, elektronik destek sistemlerinin orta seviye modellere bile geldiğini görüyoruz. Yine de fren yapma, fren kolunu kullanma tekniği hala aynı ve geçerli.

motosiklet frenleme

Fren Sistemleri

Şimdi şu dördüncü maddeyi bir açalım. Her ne kadar ek sistemler frenlemeyi kolaylaştırsa da, ABS’si olan bir motorda kilitlenme noktasını, arttırarak frenlemeyi öğrenmek zordur. Aynı şekilde bağlantılı frenleri olan motorlarda sadece ön / sadece arka frenlemeyi öğrenmek, deneyimlemek mümkün değildir. Buna karşın zaten bu iki sistem iki frenin dengesini kurmanın, kilitlenme noktasının hemen öncesinde fren basıncı uygulamanın zor olduğundan yola çıkarak icat edilmişlerdir. Diyeceksiniz ki, madem işe yarıyorlar neden onlardan vazgeçelim? Vazgeçmeyin, fakat bu rahatlığa alışan için; ABS’siz, bağlantılı fren sistemine sahip olmayan bir motor kullanmanız cidden zor hale gelir. Bu sebeple motorunuzu değiştirdiğinizde frenleme alıştırması yapmadan yol yapmayınız.

Bağlantılı Fren Sistemi (Link, Combined gibi)

Bağlantılı fren sistemi olan motorlarda sizin ayarlama yapmanıza gerek kalmadan doğru frenleme basıncı tekerlekler arasında uygun biçimde dağılır. Yani siz sadece ön yada arka fren yapsanız bile sistem her iki tekere de uygun fren basıncını dağıtır.

Fakat bu: “Ben frenlerden birisine abanayım, gerisini sistem halletsin?” dedirtmesin size. Saniyenin onda biri gibi çok kısa sürelerin önemli olduğu panik frenlemelerde kombine sistemin getirdiği gecikme hayatınızı tehlikeye atabilir. Dolayısıyla farkındalığınız yüksek ve dikkatiniz yolda sürüşler ile tehlikeyi bir an önce fark edip hiç gecikmeden fren yapmaya başlamak önemlidir.

ABS Fren Sistemi

ABS’nin dilimizdeki karşılığı Anti Blokaj Sistemi ya da kilitlenmeyi engelleme sistemidir. Burada blokajdan kasıt tekerin bloke olması yani artık dönmemesidir. Fren sistemi lastik-teker dönüşünü gözleyerek çalışır. Lastiğin dönmeyi bıraktığı anlarda devreye girerek fren basıncını azaltır, ta ki teker dönene kadar. Burada güzel olan frenlemenin kesilmemesi ama fren gücünün lastiğin yeri tutacağı en fazla seviyede uygulanıyor olmasıdır.

ABS “o an için” mümkün olan en fazla fren gücünü lastiğe uygular” ve bunu anlık olarak yapar. Mesela siz fren kolunu sonuna kadar sıktınız ve fren yapmaya başladınız. ABS düz çizgide kuru zeminde 10/10 gücü uyguladı ve ıslak-kaygan bölgeye girdiniz. ABS bu defada 6/10 gücüne indirir frenlemeyi ve kuru zemine geçtiğinizde tekrar 10/10 ile frenler.

Demek ki ABS, “kolu kopartmak ister gibi çok” frene yapma imkanını verir size

(Dikkat! Bu bahsedilenler motor virajda iken geçerli değildir. Virajda yatık konumda iken belki teker kilitlenmez ama fren kuvveti sebebiyle lastik yoldan kopabilir ve fren sebepli yana kayma yaşanabilir).
Dikkat 2: Fren yapmaya yavaştan başlanır ve giderek arttırılır. Fren tekniğine uygun şekilde Kademeli Fren Yapmak Gerekir.

ABS şarttır, zorunludur;
ABS ile ilgili yazımızı
buraya tıklayarak okuyabilirsiniz.

Ön fren kontrollü ve güçlü fren yapmak için iyidir. Ön tekerdeki fren gücü daha kısa mesafede durmak için iyidir. Ön fren dozajlamada daha iyidir.

Motosiklette frenleme sadece arka fren ile yapılırsa bu: “Ciyyk!” diye kaymak için iyidir. Arka fren ön fren ile birlikte denge sağlamak için iyidir. Ve en önemlisi, arka fren tek başına motoru durdurmak için iyi DEĞİLDİR.

Motosiklet acil durum frenlemesinde bizi durduracak ya da kurtaracak olan ön frendir çünkü ön frenin durdurma gücü arkaya göre çok daha fazladır.
Yine de arka fren de uygulanmalıdır çünkü arka fren dengeli frenleme ve ek durma gücü ile işimizi kolaylaştırır.

Kısacası güçlü ve etkili bir durma için her zaman debriyaj çekili, dizler depoya sarılmış, omuzlar inik, eller serbest şekilde:
ön ve arkan fren birlikte kullanılmalıdır.

Frenlemede Bakış

  • Frenleme esnasında karşıya ama sadece karşıya bakın.
  • Yere, sağa, sola, hızınıza, ön tekerleğe değil sadece ileriye bakınız. Yere değil, önünüze değil; ileriye bakınız.

Bir ara ön fren çalışması yapın. Biz yaptık ve motor dediğin ön fren ile çok daha net duruyor. Ön frenin yaptığı bildirimi hiç bir arka fren yapamaz.

Frenleme Alıştırmaları ve Tavsiyeler Sayfası için lütfen buradan devam edebilrsiniz.

Tavsiye Yazılar

Motosiklet sürüş tavsiyeleri

motosiklet kullanırken kapak

Sevgili Mototutkunlar;

Motoron Dergisi’nin eylül ayı sayısında rastladığım ve çok faydalı olduğunu gördüğüm bir makaleyi sizlerle paylaşıyorum. Bu yazıda motosiklet kullanırken dikkat edilmesi gereken kuralların büyük bir kısmını aklınızda kolayca tutabilecek bir fomatta bulabilirsiniz. Hepinize faydalı olması dileğiyle.

Bora, mobilis in mobili

Motosiklet sürmek yüksek kabiliyet seviyesi gerektiren, karmaşık bir iştir. Bu işi iyi öğrenmek zordur; daha iyi bir sürücü olmanın hızlı yöntemleri varsa da tüm hızlı yöntemlerde olduğu gibi, sorun, bir şeyler kaçırma riskinizin olmasıdır. Peki, gerekli yeteneklerin tamamına sahip olduğunuzu nasıl bileceksiniz?

Ah! ’’ Ben yıllardır motosiklet kullanıyorum, bilirim bu işleri!’’ dediğinizi duyar gibi oluyorum. Muhtemelen bilirsiniz. Fakat ileri seviye eğitmenlerinin zaman zaman gözlemledikleri, iyi sürücülerin, zorlu bir tekniği uygulamayı başaramadıkları için değil, aslında basit bir sorun sebebiyle iyi süremedikleri oluyor. Aslında bildikleri, ama daha gelişmiş yeteneklere sahip olmaya çalışırken görmezden geldikleri konular oluyor bunlar. Görünen o ki bazen deneyimli sürücüler temel konular hakkında, bunları yeni öğrenmiş olan yeni sürücülerden daha dikkatsiz olabiliyorlar.

Çevremizdeki en deneyimli eğitmenlere, altın kuralları, yani iyi bir sürüşü garantileyen temel prensipleri sorduk. Sonuç , her sürücü için paha biçilemez bir kontrol listesi oldu. Altı aydır, altı yıldır ya da altmış yıldır motosiklet sürüyor bile olsanız, bu liste kendinizi kontrol etmek için çok faydalı olacak. Eğer bu kuralları uyguluyorsanız, yüksek bir standartla motor kullanıyorsunuz demektir. Aksi halde hangi konuda kendinizi geliştirmeniz gerektiğini zaten anlayacaksınız.

O halde motosiklet sürüş tavsiyeleri serimize başlayalım:

Motosiklet Kullanmaya Uygun Fiziksel Kondisyona Sahip Olduğunuzdan Emin Olun

Dün gece birkaç bira mı içtiniz? Biraz hasta mısınız? Uykusuz musunuz?
Hastalık, yorgunluk ya da resmi alkol sınırının üzerinde olmak gibi fiziksel etkenler reaksiyon sürenizi yavaşlatabilir, kontrolleri tam olarak yönetememenize sebep olabilir ve kararlarınızı etkileyebilir. Birinci seviye hipotermi  (aşırı düşük vücut ısısı) sizi saldırganlaştırırken aynı zamanda kontrolünüzü sınırlar; sıcak günlerde su kaybettiğinizde ise konsantre olma ve karar verme kabiliyetinizi düşürür. Her durum için doğru malzemeyi kullanın; çok büyük fark yaratacaktır.

Motosikletinizi Kontrol Edin

Herhangi bir yere gitmeden önce, motosikletinizin yola hazır olduğundan emin olun (özellikle son kullandığınızdan beri zaman geçtiyse). Lastik basıncınızın üretici tarafından önerilen seviyede olduğunu kontrol edin. Lastiğinizde yeterli diş derinliği olduğundan emin olun. Lastiğin tamamında, en az 1 mm derinliğinde diş olmalı. Zincir doğru ayarlı ve yağlı olmalı. Fren balatalarını, farları,kornayı ve motor stop düğmesini kontrol edin. Hasar, sıvı akıntıları olup olmadığını kontrol edin ve yeteri miktarda yağınız ve benzininiz olduğundan emin olun.
İlgili yazı: AyselH (Motosiklet kontrol listesi)

Havanızda Olduğunuzdan Emin Olun

Sakin ve sürüşe konsantre olduğunuzda, iyi motosiklet kullanırsınız. Eğer aklınız başka yerdeyse, ev veya işyerindeki sorunlarla meşgulse, yola tüm dikkatinizi veremezsiniz; bu durumda kolaylıkla hata yapabilirsiniz. Bir tartışmadan sonra motosiklete binmeyin. Çünkü bu haliniz, risk alma ihtimalinizi artıracaktır. Daha da önemlisi diğer sürücülerin yarattığı gerginliklerden uzak durmaktır. Eğer, diğer sürücü aptalca bir hata yaparsa, önemsemeyin, kişisel almayın ve asla tahrik olmayın. Kaskınızın içinde söyleyebileceğiniz en kötü üç kelime: ‘’Şimdi görürsün sen…’’

Gevşek kalın

Dirsekleriniz gevşek, sırtınız rahat olacak şekilde, gidonu hafifçe tutun. En iyi öne hafifçe eğilmektir, ama ağırlığınızı elciklere vermeyiniz. Eğer motosiklete tutunmanız gerekiyorsa, depoyu tutmak için dizlerinizi kullanın. Ağırlığı gidondan almak, motosikletin daha rahat yön değiştirmesine yardımcı olur ve en önemlisi, hataları kendiliğinden daha iyi düzeltmesini sağlar. Dik ve gergin oturursanız, kollarınız kaskatı kilitli olursa motosikleti sürüyor olmazsınız, onunla savaş halinde olursunuz. Derin ve yavaş nefes alıp verin ve vücudunuzu mümkün olduğunca gevşek tutun.
İlgili yazı: Postür (Motosiklet üzerinde doğru oturuş)

Akıcı olun

Özellikle de gaz ve frenler konusunda. Deneyimli sürücülerin en sık karşılaştığı sorunlardan biri daha hızlı gitmeye çalışırken gaz kolunu yumuşakça idare etmedeki başarısızlıklarıdır. Dağınık ve yavaş sürenler, gazı daha erken ve sert açmaya çalışırlar. Temponuzu artırdığınızda bile akıcı olun. Benzer şekilde, frenlerin düzensiz ve eşit olmayan kullanımı da frenleri verimsizleştirir. İyi sürüş, akıcı, zahmetsiz ve akıl almaz derecede verimli olandır; fakat ancak sıkı bir çalışmanın, pratiğin ve konsantrasyonun sonucunda gelir.
İlgili yazı: Motosiklet gaz ve fren kullanma tekniği

Gitmek istediğiniz yere bakın

Gitmek, olmak istemediğiniz yere bakmayın. Viraja yaklaşırken ve virajdan önce, başınızı (çenenizi) virajın içine doğru çevirin. Özellikle de bir virajın biraz fazla yaklaştığını düşünüyorsanız, o zaman yolun kenarındaki ağaca gözlerinizi dikmeyin; yoksa direkt o ağaca gidersiniz. Köşenin hemen ardındaki asfalt parçasına bakın ki oraya gidesiniz.
İlgili yazı: Motosiklette bakış

Önünüze ve etrafına bakın

Mümkün olduğunca ileri bakmanız önemli. Ama motosikletle o uzak mesafe arasındaki bölümü de göz ardı etmeden. Çukur ,çamur, mazot, taş, hayvan ölüleri gibi başınıza dert açacak bir şey var mı, kontrol edin. Yan yollara yaklaşırken, önünüza atlayacak hiçbir vasıta veya insan olmadığından emin olun. Aynalarınıza düzenli olarak bakın ve gerektiğinde yol verin.
İlgili yazı: Limit Noktası

Durabileceğinizden emin olun

En temel kurallardan biri: her zaman kontrollü, görebildiğiniz mesafe içinde ve kendi şeridinizde durabilmenizdir. Bu kural, deneyimli sürücüler tempoyu artırdığında sıklıkla unuttukları temel kurallardan biridir. Özellikle biraz daha çabuk ilerlemek istediğinizde, kendinize, mecbur kalsanız durup duramayacağınızı sorun. Böyle bir dertten milyonlarca defa kurtulabilirsiniz, ama bir defa işler yanlış giderse, sonuç trajediye dönüşebilir.
İlgili yazı: Motosiklette bakış

Motosikletinizi tanıyın

Motosikletin, kontrollere nasıl tepki verdiğini biliyor olmalısınız. Yeni bir motosiklete veya uzun süredir kullanmadığınız bir motosiklete alışmak için kendinize biraz zaman tanıyın. Güç, frenler ve yol tutuşla ilgili hissiyatınızı adım adım geliştirin. Birden bire motosiklete atlayıp %100’ü denemeyin. Düzenli olarak sürseniz bile, her zaman, hızınızı artırmadan önce, lastikleri ısıtmak ve motosikleti  hissetmek için kendinize birkaç kilometre tanıyın. Düzenli olarak sert frenaj alıştırması yapmak faydalıdır. Böylece ani frenle durmanız gerektiğinde, bunu gerçekten iyi bir şekilde başarabilirsiniz.
İlgili yazı: Kapalı Alan

Kendinize boşluk yaratın

Motosiklette alan demek, zaman  demektir: plan yapmak, karar vermek, gerektiğinde durmak için daha fazla zaman. Önünüzdeki ve arkanızdaki alanla motosiklet etrafında bir balon yaratmak sizi güvende tutar ve herşeyi kolaylaştırır. Her virajı okumak, her sollamayı planlamak kolaylaşır. Diğer araçların arkasından, onlara çok yakın sürmediğinizden emin olun. Motosikletin hızlanma kabiliyeti , güvenle geride kalabileceğiniz anlamına gelir; ama arayı kapatırsanız, beklenmedik şekilde dururlarsa, fren yapacak kadar zamanınız kalmayabilir. Eğer fazla yakın olursa, motosikletle tampon arasındaki mesafeye odaklanmanız gerekir, güvenle sollayacak bir mesafe oluşup oluşmadığına değil.

Yolu daha fazla kullanın

İleri seviye sürüşün geleneksel kuralı : ilerideki yolu daha iyi görebilmek ve virajları daha iyi çizgilerle dönebilmek için kendi şeridinde sağa sola hareket etmek.

Kendi şeridinizin orta hattıyla, beyaz çizgi arasında baskın bir konum seçin; fakat esnek olun ve karşıdan gelen araçlar olursa biraz sağa kayın.

Bir virajı gördüğünüz anda, o viraj için doğru pozisyonu alın. Konumunuzu ne kadar erken ayarlarsanız, virajı değerlendirmek, hızınıza ve pozisyonunuza ince ayar yapmak için o kadar çok zamanınız olur. Sol virajlar için bu konum, şeridin güvenle ve rahatça gidebildiğiniz kadar sağıdır.

Nereye gittiğini görene kadar viraja dalmayın

Gerekirse daha çok yavaşlamak ve daha geç dönmek, viraja gereğinden fazla hızlı girmekten iyidir. Fazla hızlı girerseniz, muhtemelen çıkışta fazla açılırsınız.

Gaz kolunu akıcı şekilde kullanırsanız, onu virajın orta noktasından itibaren nazikçe açmaya başlayabilirsiniz. Ancak motosikleti yolun dış kenarına doğru itecektir. İki virajı arka arkaya almanız gerektiğinde fazla gaz kullanmamalısınız.

Sağ virajları da aynı şekilde değerlendirebilirsiniz: konumunuzu erken alın, ideal olarak beyaz çizgiye yakın durun ( karşıdan gelen araçlar varsa fazla yaklaşmayın ). Kendinize, hızınızı ayarlamak için mümkün olduğunca fazla tanıyın.

Viraj çıkışını gördüğünüzde dönüşe başlayın. Burada da yavaş girip hızlı çıkmak, viraja aşırı hızla dalmaktan iyidir.

Sağ virajların çıkışında dışa savrulmak özellikle çok tehlikelidir; çünkü sizi karşıdan gelen araçların kucağına atar.Viraj bir düzlüğe açılıyorsa, daha fazla gaz kullanılabilir; böylece motosiklet ağır ağır üzerindeki normal, baskın konumuna gelirken, hızınızı da artırmış olursunuz.

Güvenli konumlarda kalın

Yolun daha geniş bir yüzeyini kullanma kuralının diğer yüzü aslında daha da önemlidir: başka bir konuma ne zaman geçmeyeceğinizi bilmek. Motosikleti asla güvenli olduğunu görmediğiniz bir konuma götürmeyin; o noktaya gitmenin, size güvende olduğunuzu bilmek için gerekli görüş açısını vereceğini düşünseniz bile.  Vermeyebilir ; o noktada tam da üstünüze gelen bir kamyon görme ihtimaliniz de var. En önemli derdiniz, güvenli konumda kalmak olmalıdır. Eğer tereddütünüz varsa, biraz yavaşlamalı ve düşük görüş seviyesiyle yetinmelisiniz. Diğer bir deyişle, ‘’taşa yazılmış’’ kurallara takılmayın; her durumu kendi içinde değerlendirin, esnek olun ve güvende kalın.

Motosiklete kendiniz için binin

Motosikletinizin ve lastiklerinizin nasıl davrandığını bilen tek kişi sizsiniz. Yani, sürüşünüz hakkında bilgi sahibi olarak karar verebilecek tek kişi siz olabilirsiniz. Her zaman kendi temponuzla sürün ve daha hızlı sürücüleri yakalamak için üzerinizde baskı hissetmeyin; daha hızlı motosikletleri, daha iyi yol tutan lastikleri, yıllar boyu kazandıkları yarış tecrübeleri olabilir ya da ölüme susamış olabilirler… Bilemezsiniz. Sırf önünüzdeki kişi sollamayı başarabiliyor, ya da bir virajı belli bir hızda dönebiliyor olması, sizin de bunu yapabileceğiniz anlamına gelmez. Kendi risklerinizi değerlendirin ve kendinizi güvende tutacak şekilde sürün.

Motosikleti görmediğiniz bir noktaya götürmeyin

İleri bakmak önemlidir; ama edindiğiniz bilgiyi verimli şekilde kullanmak zorundasınız. Bu şekilde , gideceğiniz yeri planlayarak güvenli noktalarda kalabilirsiniz. Eğer şeridinizin sağ tarafının rögar kapaklarıyla dolu olduğunu görüyorsanız, sol viraja hazırlanmak için oraya gidemezsiniz. Eğer karşı yönden gelen araçlar varsa, sağ viraja hazırlanmak için orta çizgide kalamazsınız. Bir kamyonu solladıktan sonra, tekrar şeridinize geçeceğiniz noktayı göremiyorsanız, sollamaya başlamak güvenli değildir. Kendinizi güvende tutmak için plan yapmak şarttır.

Kendini beğenmişlik yapmayın

Kendinize güvenin, ama yetenekleriniz konusunda dürüst olun. Eğer kendinizi geliştirmek istiyorsanız, düzgün bir eğitmen eşliğinde çalışın. Eğer sürüş seviyenizden memnunsanız, standartlarınızı yüksek tuttuğunuzdan emin olun. Motosikletinizi her kullandığınızda konsantrasyon seviyenizi yüksek tutun ve her zaman bir şeyler öğrenmeye hazır olun. Tüm zayıf noktalarınızı belirleyin ve bunları geliştirmek için uğraşın. Örneğin her yağmur yağdığında arabanızı kullanıyorsanız, ıslak havalardaki sürüş kabiliyetinizi geliştiremezsiniz.

Bir B planınız olsun

Yoldaki diğer araçların ne yapacağını anlamaya çalışın ve olabilecek en kötü hareketi yapmalarına hazır olun. Diğer bir deyişle, sizi gördüklerini varsaymayın. Aşırı şüpheci olmanıza gerek yok, ama gerçekten çok dikkatli olun. Eğer bir köpeğin yola fırlaması ya da aracın aniden yola çıkması gibi potansiyel bir tehlike sezdiyseniz, seçeneklerinizi hemen değerlendirin. Böylece en kötüsü olduğunda, kendinizi kurtarmak için elinizden geleni ardınıza koymadan kurtulursunuz.

Keyif alın

Eğlenmiyorsanız motosiklet kullanmanın anlamı yoktur. O yüzden eğlenmeye bakın. Sadece heyecan yaşamış olmak için anlamsız hızlara çıkmayın veya risk almayın: bu yolun sonu deliliktir.( ya da acil servis ). Eğer artık keyif almıyorsanız, kendinize neden diye sorun. Farklı bir motosiklete mi ihtiyacınız var; başınıza daha iyi oturan bir kaska mı; yoksa sadece yeni yollar mı keşfetmeniz gerekiyor? Motosikletinizden keyif almanın farklı yöntemlerini arayın; o zaman yoldan keyif almaya başlarsınız.

Son Söz: Esneklik

Tüm bu kuralların temelinde, her durumu kendi içinde değerlendirme kuralı yatıyor. Bu kurallar harika bir rehber oluşturuyor; fakat çok katı şekilde uygulanırsa, kullanıcıya dar gelebilirler. Bunların sırrı, temsil ettikleri prensipleri anlamakta ve bu prensipleri esnek şekilde uygulamakta yatıyor. Tüm motosiklet sürüş tavsiyeleri içinde temel dengeli ve tüm teknikleri kullanmak yatar, bunu asla unutmayın.

Motosiklet sürüş tavsiyeleri yazısı Motosiklet Sürüş Teknikleri, Acemiler İçin, Püf Noktası, kategorilerinde yayınlanmıştır.