Kış ve parlak zeminler

Kış ve parlak zeminler kapak görseli
motosiklet kaygan zemin, parlama, metal ızgara
Yer parlıyorsa zemin kaygan demektir, dikkat edin…

Kış ve parlak zeminler kötü tutuş demek. Kışın parlak noktalara özellikle dikkat etmemiz gerektiriyor. Çünkü parlak zemin tutuşun az olması demek. Kış soğuğu, ıslaklığı tutuşumuzu zaten azalttığı için parlak zeminlere ek dikkat etmek gerekiyor.

Malum yağmurlar başladı ve dikkat etmemiz gereken noktalar arttı. Aşağıdaki fotoğrafta gösterdiğimiz nokta ise kışın başımızı en çok ağrıtacak noktalardan birisi:

“Ne kadar parlama o kadar kayganlık!”

Bütün metal yüzeyler [ özellikle ıslak iken ] ciddi derecede kaygandır. Sürüşümüzde bu tehlikeli noktaları aramalı ve üzerinden mümkün olduğunca “dik şekilde” geçmemiz gerekir…

Kaygan bölgede sadece frene dikkat etmek yetmez. Gidon hareketleri sert olmamalı, bunun için mümkün olduğunca ileriye bakmalı ve planlamaya önem vermeliyiz. Yeterli mi? Tabii ki hayır 🙂

Aslında ıslak ve kaygan zeminlerdeki en büyük yardımcınız gaz kontrolü, gaz hassasiyeti olacaktır. Her şeyi düzgün yaptıktan sonra, o anki tutuş için fazla gaz verirseniz kaygan zeminlerde yine düşersiniz.

Kış ve parlak zeminler birleştiğinde sadece hız düşürmek yetmez. Bu noktalardan geçerken de ek dikkat gerekir.

Bu sebeple size tavsiyem, böyle fazla kaygan zeminlerde iki ayağınızı yere yakın ve elinizi debriyaj kolunda hazır tutmanızdır.

Kışın motosiklet sürüşü konusunda aşağıda bağlantılarını verdiğim yazıları da okumanızı şiddetle tavsiye ederim.

İlgili yazılar

diğer Kış ve yağmur/çamur yazıları için tıklayın #motosikletkış

Motosiklette kilitlenmek kaza yaptırır

Motor Hikayesi Motosiklet blog - Bilgi - Tavsiye - Güvenlik Görseli

Bunca yıldır gördüğüm en aydınlatıcı açıklama. Motosiklette kilitlenme nedir ve neden kaza yaptırır?

mat

“Kazaların sebebi: Viraj çıkışına bakmadığımız için korkar, bu yüzden (bakışımız) viraj (yol) dışına kilitlenir ve yol dışına çıkarız.

Önemli bir ipucu: Değerli arkadaşlar bir motor sürücüsü becerisinin üzerinde bir hızla seyrettiğinde virajı alma imkanı hem fizik kuralları hem postürel yani vücut pozisyonu dolayısıyla imkan dışına çıkar.

Postürel nedir?

İskelet sistemimizin her iki tarafında simetrik kaslar var. Karşılıklı bu kaslardan bir taraf kasıldığında diğer taraf gevşer böylece hareket ve yön imkânı buluruz.

Motosiklette Kilitlenme, korku demektir. Korku kasılmaya neden olacağından her iki taraf birlikte kasıldığı için vücut hareketleri imkan dışı kalır.

Bunun önemi, hız ve viraj gibi zamanın doğru kullanılması gereken yerde ortaya çıkar. Motorcu becerisine göre virajı alamayacağı hızda ise korkar, öncelikle bakışı düşmekten korktuğu yere kilitlenir sonra kasılır böylece motosiklete yön verecek kaslar gerektiği gibi işlev yapamaz.

Kısacası: Korkarsanız kolunuzu bacağınızı kullanamaz, motosiklete yön veremezsiniz.

Bakış kitlendiğinde beyin otomatik olarak kontrolü ele alır ve motosikleti bakışın kilitlendiği noktaya taşır zira bilinçaltımız kaslarımızı görme duyumuza bağlar ve kaslarımız ufak kasılıp gevşemelerle iskelet sisteminizi o noktaya doğru yönlendirir.

Böylece motosiklet biz istemesek de baktığımız yöne doğru gider.

Viraj dışına çıkmadaki temel anatomik fizyolojinin açıklaması bu şekildedir.

Peki kilitlenme neden olur?

Buradaki kaza, sürücünün hıza odaklanması ve bakışının yeterince uzak olmaması nedeniyle olay geç fark etmesi, paniklemesi, bakışının yol dışına kilitlemesi esasına dayanır.

Lütfen bakışlar uzağa, çene viraj dışına odaklansın ve becerimizin üzerindeki süratlerin üzerine çıkmayalım.

Eğitimde bunlar veriliyor. Bizi koruyan eğitimde öğrendiğimizin doğru uygulamadaki becerimizdir.

Sevgi ve sağlıcakla kalın

Emir Şahbal:
https://www.facebook.com/emir.sahbal?fref=ufi

Motosiklette kilitlenmek ölümcül sonuçlar doğurur. Bu nedenle motosiklet acemilerinin ilk öğrenmesi gereken: her zaman -ama her zaman- çıkışa bakmak ve bunu viraja girmeden başlatmaktır.

Unutmayın; motosiklet baktığın yere gider!

İlgili yazılar

Bunun gibi daha fazla içerik için: Motosiklet Acemileri İçin | Püf Noktası | Sürüş Teknikleri kategorilerine bakmak isteyebilirsiniz.

Virajda bakış ve sürücünün gözleri

motosiklet virajda bakış-kapak

Motosiklet virajda bakış noktaları videosu

(lütfen sayfanın sonundaki *** notunu okuyunuz; gösterilen, pist tekniğidir)

Ketih Code’un sürüş okulundan (kendisini CSS /California SBK School ve Bileğin Dansı / Twist Of Wrist‘den bilirsiniz) bir paylaşım.

Görseldeki ana ders, sürücünün gözlerinin hiç ama hiç oynamaması. Bu da demek oluyor ki gözle bakmıyor bu uzman yarışçı 🙂

İlk başta anlamayabilirsiniz ama kafası (çenesi) devamlı dönüyor aslında. Yani gözleri dönmüyor ama motosiklet altında bir o yana bir bu yana dönüyor, alt tarafa yoğunlaşırsanız fark edeceksiniz.

Yani gözlerinizle değil kafanızı çevirerek bakacaksınız diyoruz ya, işte bu adam tam olarak onu yapıyor.

Bu video Dylan Code adlı sürücünün pist sürüşünün çekimi. Videonun amacı, sürüş sırasında gözlerin ne yaptığını görmektir. Bu arada unutulmamalıdır ki farklı sürücülerin farklı göz hareketleri vardır. Ayrıca bazı insanların yüksek hızda daha az göz kırptığını da fark edebilirsiniz.

Bazı sürücüler pistte*** sürat arttıkça göz kırpmayı bile durduruyorlar demişler… Bakış ve dikkat işi o kadar önemli.
Profesyonel sürücüler yüksek yoğunlaşmada (konsantrasyon), göz kırpma gibi temel refleksleri bile durduracak kadar dikkatli bakıyorlar…

*** Yerinde bir uyarı:
Lütfen dikkat: Bu çekim pistte yapılmıştır. Bu adam OMM‘nin çevirisini yaptığı hakimiyet kitabının da yazarı. Trafiğe açık yerlerde özellikle ülkemizde ve şehir trafiğinde geçerli değil. bir yandan çene gidecek istikamet yönündeyken diğer yandan göz tarama yapmak zorunda…

Emir Şahbal

İlgili Yazılar

Motosiklet virajda bakış ile döner. Bunu unutmayın, motosiklet sürüşünde ve eğitiminde en temel konulardan birisi budur.

Görüldü: Close up of rider’s eyes while riding a motorcycle on track – YouTube.

Ankara sürüşü (toplu sürüş tavsiyeleri)

Uzun Yol - Toplu Sürüş - Anıtkabir girişte saati beklerken

Uzun yol tavsiyeleri serimize bu defa da toplu sürüşü kalabalık olarak yaptığımız bir geziden bahsederek devam ediyoruz. Önemli konuları mümkün olduğunca aktarmaya çalıştık; her birini dikkate almanız dileğiyle.

ankara2

Motosiklet günlüğüne devam etsem de uzun zamandır motosiklet kullanmıyordum. Fakat sonra kulüpte 19 Mayıs için Anıtkabir’e sürelim projesi doğdu.

Daha önce de günlük bir çok kere 400 – 500 km.’ler yaptığım için hazır sayılırım ama iki günde 1300 km. civarında yol yapmak ciddi iş. Bu nedenle planlaması için uğraşıyoruz bir süredir ve bu sebeple ayrıntılarla da haşır neşirim. Dikkat edilmesi gerekenler ve notlar anlamında bir çok bilgi biriktiği için sizlerle de paylaşmak istedim. Döndükten sonra da birikenleri ekleyecegim. Uzun yol rehberi olarak da işinize yarayacağından, buyurunuz okuyunuz:

Uzun yol tavsiyeleri

Bedenen Hazırlanmak

“İki gün boyunca süreceğimiz için öncelikle bünye dayanıklılığı şart.”

Bunun için şınav çekmek iyi bir yol. Neden derseniz, şınav vücudun üst yarısını ve sürüşte kullandığımız kasları çalıştıran bir hareket. Kendinizi zorlamanıza gerek yok, bir hafta önce sabah ve akşam, 8’erden 3 set ile başlayın yeter. Neticede amacınız kas yapmak değil, uzun yolda zorlanacak kaslarımızı hazırlamak. Bunu yapmak sırt ve bel ağrıları çekmememiz için çok yardımcı olacak.

Yedek Anahtar

Mutlaka alın. Şehir dışında anahtar kaybetmek ölümdür. Hatta delirticidir de…

Kulaklık!

Uzun yolda hayat kurtarır. Rüzgar sesi insanı inanılmaz yorar. Hele uzun yolda kulaklık takmak şarttır. Kavuşacağınız sessizlik; bakışınızı, değerlendirmenizi, güvenliğinizi çok arttıracaktır. Tersinden söyleyelim, kulaklık takmayınca çok daha önce yorulacak ve sürüş becerilerinizi tırpanlayacaktır.

Yol Şartlarına Hazırlanmak

Uzun yol tavsiyeleri içerisinde en çok ihmal edilendir. Hava şartları sürüşümüzü ve sürüş başarımızı doğrudan etkiler. Bu arada yol üzerindeki hava durumu için buraya bakabilirsiniz.

Yağmur olasılığı var, tamam çözüm yağmurluk. Fakat ya güneş? Doğuya gittiğimiz için güneş karşıda olacak ve kaskımda güneşlik yok. Dolayısıyla:

“Güneşe karşı süreceksiniz; gözlüğünüzü unutmayın.”

Evrak Ve Teknik Kontroller

  • Vizenizi ve trafik sigortasını bir kez daha kontrol edin. Şehirler arası yolda kontrolde ortaya çıkarsa canınız sıkılır.
  • Yağı suyu tamam, ama lastiklerinize de bakmanız gerekli. Aşınma haricinde yırtık, çatlak varsa alarm zilleri çalmalı.

Motosikletle uzun yol planlamak

Uzun yol tavsiyeleri içerisinde planlamaya önem vermek hep unutulur. Kaldı ki biz Türkler planlama konusunda pek istekliyiz biliyorsunuz 🙂 . Planlama yapmak sadece yolculuğu planlamak değildir. Lütfen kötü durumları da planlayın. Bir şeyler ters gittiğinde hazır olmak her zaman iyidir. Devam edelim:

Kısaca söylemek gerekirse: Yolu planlamak aslında zamanınızı planlamak demek.

  • İlk olarak gün ışığından en fazla şekilde yararlanmak için olabildiğince erken yola çıkın.
  • Mutlaka kahvaltı yapın. Su içerek başlayın ve iyi yiyin ama tam doymayın.
  • Normal şartlarda her bir buçuk saat ya da 150 kilometreden sonra (hangisi önce biterse) en az 10 dakika mola vermek ve yürümek önerilmektedir. Buna uyun. Bu zihninizin bitmesini engellemesi ve özellikle son iki saatinizin daha güvenli geçmesi için şart. Mola vermekten sakınmayın. Yürümek ise bacak kaslarınızı çalıştırırken damarlarınıza yukarı doğru basınç yapacak ve kan dolaşımınızı normal hale getirirerek belden aşağınızdaki şişmeleri engelleyecektir.
  • Ara verdiğinizde gazlı içeceklerden, kahveden uzak durun. Yoruldukça kahve ya da Red Bull basmayın vücudunuza. Geçiçic ve yanlış bir canlanma verirler ama bedeli büyüktür. Daha büyük yorgunluğa sebep olurlar.
  • Yağlı yememeye çalışın. Yorar ve uykunuzu getirir, yola dalmanıza sebep olur.

İdeal bir program örneği şöyle olur:

  • Sabah 6’da kalk
    • Kahvaltını yap, sonrasında bir kahve içerken günü gözden geçir. Nerelere gidecek ve nerelerde duracaksın, unutmaman gereken bir şeyler, araman gereken birileri bir yerler var mı?
    • Kahvenden sonra kendine gelmişsindir, evrak alet edevat kontrollerini yap. Bir şey unutmadığından emin ol. Kontrol listen varsa bir bak.
    • Motosikletin başına in ve kontrollerini yap. Lastik basıncına ve sızıntılara bak. Motosikletini çalıştırıp dinle.
  • Yedi buçuk gibi yola başla. Daha geç kalma.
  • İlk yarım saat bir 20 km./saat daha yavaş git. Kendine açılmak için fırsat ver.
  • Sıkı sürüşü sabahtan yap. Dikkatin ve güneş yol yapmak için iyi şartlarda zira.

Sekizde sürmeye başladığını var saysak (Türküz sonuçta, saatinde çıktığımız görülmemiştir de 🙂 ) ve saat 12 olsa dört saattir yoldasın en az 300 km. yapmış olman lazım. Dolayısıyla:

  • Öğle yemeğine en az (ama en az) 1 (bir) saat ayır. Yemekten sonra kahveni / çayını al ve yürü (bu yürüme işi gerçekten önemli).

Şimdi saat 13:00 civarı, öğleye geldik ve güneş yükseldi.  Unutma ki 7 saattir ayaktasın (mesai dediğin sekiz saat) ve daha yolun var. O zaman öğleden sonra dikkat edeceklerin şunlar:

  • Yemekten kaynaklanan bir yavaşlama ve sıcakla gelecek bir rahatlama olacak. İlk yarım saat yine bir tık yavaş gitmekte fayda var.
  • Sabah yapmadıysan da artık her 150 km. ya da bir buçuk saatte mola ver (zaten benzin alacaksın inat etme, ver molayı).
  • Molalarda su iç, en az beş dakika yürü.
  • Saat üç ya da dörde denk gelen molada bir elma, bir gofret gibi şekerli bir gıda ye (içeçeksen de şu saatlerde iç o lanet olası gazlı içeceği 🙂 )

Akşama ek dikkat gerekir

Güneşin batışına yakın insan vücüdunun direnci düşer yorgunluk kaçınılmaz olur. En çok kaza da bu saatlerde olur. Denk getirebilirsen mesai çıkışında molada ol. Ve:

  • Şehirler arası yol üzerindeki yerleşim yerlerinden geçerken fazladan dikkatli ol.
  • Hızını artık düşür. Yoruldun ve yollarda günün yorgunluğuyla motorlu araç kullanan insanlar var.

Ayrıca bu saatler senin de yorulduğunun farkına vararak sürüşünü değiştirmen için doğru vakit. Bakışın düşmemesine, fren için mesafe bırakmaya, çevresel bakışı korumaya dikkat et. Neden dersen yorgunlukla birlikte ilk bunlar kaybedeceğin yetkilerin.

“Mümkün ise planlamanızı hava karardığında sürüşünüzü bitirecek şekilde yapın. Tüm gün sürdükten sonra, hem de şehre girmek ve o karmaşada motosiklet kullanmak aslında çok da akıl kârı değil, sen de biliyorsun. Ayrıca bir de biliyoruz ki kazalar hep sürüşün sonlarına doğru gerçekleşirler. Bu yüzden bir de zor yöneteceğiniz ortamlara yorgun ve karanlıkta girmek gereksiz bir risk olacaktır.”

Not: Yukarıda eğlenceli biçimde anlattığımız notlar, son derece önemli bilgilerdir. Lütfen ciddiye alınız ve yolda uygulamaya özen gösteriniz.

İlgili Yazı: Eğitim ve Uzun Yol Sürati

ABS fren mesafesini uzatır mı?

ABS kapalıyken daha kısa mesafede durabilir misin

“ABS Fren Mesafesini Uzatır Mı?” sorusu hala tartışılıyor ama cevap belli; hem de en yetkili ağızlardan birinden.

Videodaki kişi KTM Duke 1290 modelinin geliştirme program sorumlusu. Tüm geliştirme aşamalarından baştan aşağı sorumlu ve öncesinde ciddi  kariyeri olan eski bir yarışçı.

Tabiidir ki KTM’nin ses getirecek modeli 1290’ı herhangi biri geliştiremezdi. Bu yüzden aşağıdaki resimlere iyi bakın ve ABS meselesini kapayalım artık.

ABS kapalıyken daha kısa mesafede durabilir misin
ABS kapalıyken daha kısa mesafede durabilir misin?

Sonuç

ABS fren mesafesini uzatmaz, kanıtı görselde

ABS-beni-her-seferinde-yendi

“İhtimal yok, bayağı bir denedik, yapabileceğimizi sandım ama beni her zaman yendi Toby. Bu da tam dediğimizi kanıtlıyor…”

ABS- elektronik destekler size yardım etmek için varlar
ABS- elektronik destekler size yardım etmek için varlar.

Peki bu adam kim?

İşte ABS Fren Mesafesini Uzatır Mı sorusunun cevabını bu şampiyon adam vermiş 🙂

Panik fren

Ani frenlemede, panik anında hisleri olan ve kabiliyeti azalan bir tür olduğumuzu unutmayınız.

ABS ise makine, her seferinde aynı performansı gösteriyor. Bu yüzden normalde yapacağınız frenlemeyi panik frende yapamazsınız ama ABS’niz varsa kurtulursunuz…

Bu yazı Motosiklet Acemileri İçin, Püf noktası ve Sürüş Teknikleri kategorilerinde yayınlanmıştır.

Sonuç

Hayır! Çünkü kimse ideal şartlarda fren yapmıyor. Hele panik frende ABS karşısında hiç şansınız yok. Bu yazıda ayrıntısıyla görülüyor.

Her şartta ve her zaman. On denemede bir %98 iyi fren yapabilirsiniz ama ABS her seferinde %95 yapıyor. Tehlike anında ise mutlaka sizden iyi fren yapar…

Motosiklet debriyajı

Motosiklet debriyajı, motorun çekiş tekeriyle bağlantısını kuran ya da ayıran parçadır. Motosiklette debriyaj çekiş gücünü arka tekere iletir veya kesme işlevini yerine getirir.

Motosiklet debriyajını aklınızda canlandırmak için şöyle düşünün:

  • Motorun çıkışında yuvarlak bir plaka,
  • Vites* kutusunun başında bir yuvarlak plaka daha var
  • Debriyaj kolu çekik iken plakalar ayrı, hareket vites kutusuna iletilmiyor,
  • Debriyaj kolu bırakılmışken iki plaka birbirini öpüyor ve hareket vites kutusuna ulaşıp vites dişlilerini hareket ettiriyor.

* Vites, Fransızca “hız, sürat” demek. Beş vitesli demek: “Beş hızlı” demek yani. Aynen vitesli bisiklet gibi bir mantığı var, üretilen gücü değişik oranlarda çarklarla arka tekere ulaştırıyor. Bu yüzden beş oranlı vites kutusu da denir.

Kısacası debriyaja: “ayraç” diyebiliriz 🙂 Motosiklet debriyajı, motosiklet motorunun gücünü arka tekerlekten ayıran ya da birleştiren kısımdır.

Debriyaj sistemlerinde* günümüzde yaygın olan hidrolik sistem kullanılıyor. Bunun amacı ise kolu yumuşatmak, daha az güç harcamak. Dolayısıyla kolu çektiğinizde hidrolik sistem çalışıyor ve plakaları ayırıyor.

Sistem, Fransızca ve “bileşke” demek. Bir işi yapmak üzere bir araya gelmiş-getirilmiş bütün anlamına geliyor.

Debriyaj balatası

İki plakanın biri dönerken öbürüne tam örtüşüp yapışması aşamasında yumuşak bir geçiş için de balata kullanılıyor; debriyaj balatası diyoruz buna. Motosiklet debriyajı dediğimiz şey aslında birden çok plakadan oluşuyor.

motosiklet debriyaj mekanik çizim
4 ile işaretlenmiş olan kahverengi parçalar debriyaj balataları

Debriyaj balatası bir sarf malzemesidir. Kullandıkça aşınır yani zamanla incelir, en sonunda da tükenir ve değişmesi gerekir. Hatta bu yüzden debriyaj ayar vidası var kolda. İnceldikçe ayar yapıp iki plaka arasındaki doğru boşluğu yakalıyoruz.

motosiklet debriyaj plakalar monte
Balata, siyah kısımlar. Sürtünmeyle aşınıyor ve bitiyorlar.

Aşınınca sürtünen yüzey, alan azalır. Bu aşınma belirli bir aşamayı geçince: debriyaj kaçırmaya başlar. Bu plakalarının aşınması daha artarsa, ilerlerse “sıyırma” dediğimiz durum oluşur. Debriyaj sistemi artık “birleştiremez” yani motorun gücünü arka tekere iletemez hale gelmiştir.

Debriyaj plakaları çelik ve fiber plakalardan oluşur

motosiklet debriyaj mekanik çizim
Çelik ve fiber plakalar
motosiklet debriyaj demontaj görseli

Kaçırmanın birden fazla sebebi olabilir. Debriyaj kolu çektiğinde araç gitmeye çalışıyor ama bunu kesinlikle yapamıyorsa: “Debriyaj kaçırıyor.” deriz. Bunun sebebi:

  • Sorun hidrolik merkezindedir:
    • Conta (o-ring, o şekilli keçe) hidrolik sıvısını kaçırdığı için, koldaki hareket tam olarak iletilemez,
    • Bu sebeple tam güç uygulamaz,
    • Yeterli güç olmadığı için debriyaj ayırmaz,
    • Vites kutusu dönmeye başlar ve motosiklet hareket eder.

Debriyaj sistemi kaçırıyor mu, evet fakat sebebi debriyaj balatası değil, hidrolik bölümü işini tam yapmıyor, büyük ihtimalle de hidrolik merkezinde sorun var.

Önemli notlar

  • Hidrolik sıvısı da sarf malzemesidir.
    Yani debriyaj hidroliği zamanla özelliğini yitirir, belirli aralıklarla değiş(tiril)mesi lazımdır.
  • Debriyaj telini kontrol etmeyi unutmayın. Debriyaj teli metaldir ve zaman içinde yıpranır. Özellikle kol çıkışında çoklu kablo zamanla kopar. En son bir gün debriyajı çeker, kabloyu koparır, yolda kalırsınız 🙂
  • Sağlam teli de yağlamayı ihmal etmeyin. Kolu yumuşatır, telin ömrünü uzatır.

Debriyaj balatasının ömrü ne kadar?

eski yeni debriyaj parçaları

Zor bir soru çünkü debriyaj balatasının ömrü kullanıcıyla çok alakalı. Bazı sürücü tork kullanarak vites değişimi yaparlar ki bu debriyajın ömrünü çok uzatır ama ileri düzey bir tekniktir.

Normalde arıza tespitine en basit yerden, en ucuz çözümden başlanır, masraflı ve karmaşık olan adımlara doğru basamak basmak çıkmak doğru yaklaşımdır.

Bu yazı Tamir Bakım kategorisindedir, diğer yazılar için buraya tıklayınız.

Arazide Sürüş Teknikleri

2021 Harley Davidson Pan America siyah arazide

Motosiklet Arazi ve Sürüş Teknikleri

Yine kaynağını bil(e)meden paylaştığımız bir yazı. Ben araziye çıkmaktan korktuğum için şurası doğrudur, burası doğrudur diyemiyorum; fakat bilen bir kaç kişiye okuttuğumda: “Güzel yazı” cevabını aldım; faydalı olması dileğiyle.
[Düzeltme: gelen bir yorum ile yazarın kim olduğunu bulduk, yazan kişisinin sitesine: http://alfamotosiklet.blogspot.com.tr/ adresinden ulaşabilirsiniz]

Motosiklet arazi sürüş tekniği tabii ki yoldan farklıdır. Bir çok kişiye göre de daha zevklidir; kurallarına uymak, sürüşümüzü arazi, offroad, enduro sürüşüne uyarlamak kaydıyla.

Yol dışı motorlar alt devir seviyelerinde yüksek tork (3000 ile 6000 arası) veren, vites kutusu daha uzun oranda birinci vites kullanımına uygun ve maksimum sürati 180 km/saatin altında motorlardır. Tabi yüksek, sağlam süspansiyonlar, arazi lastiği ve geniş, yüksek gidonlarda bunun bir parçasıdır. Bu tip motorlar enduro veya çiftli-spor motor olarak tanınır. Yol dışındaki lastik havaları yola göre daha düşük tutulur. Tüm zamanlarda kullanım basıncı 1.1 bar (15psi) ön ve arka biraz daha fazla genelde uygundur ama kayalık bir zemindeyseniz basıncı 2 barın üzerine çıkarın. Aksi takdirde jantlarınız zarar görür ve gerek yol yüzeyi ve gerekse tellerin jant içinde kalan tutunma parçaları lastik patlamalarına sebebiyet verir. İkinci durum şambrelli lastikler için geçerlidir. Bazı markalarda çapraz açılı teller kullanılarak tutunma parçaları jantların dış kenarlarına alınarak lastiklerin dışına taşınmıştır.

Çok ağır şartlarda kullanacaksanız jantlarınız telli (spoke) olmalıdır ve ağır kullanıma uygun iç şambrel kullanmanız gerekir. Şambreller hiç patlak olmasa dahi her 20000 km de değiştirilmelidir. Çünkü supabın etrafı bozulur ve sonuçta yarıklar tamiri imkânsız patlaklara sebep olur. Tellerden içeri su sızar ve jantlarda, tellerde ve şambrelde hasar oluşturur. İdeal olan motorunuzu park etmeden evvel jantlarınızın kurumuş olmasıdır.

Motorunuzun hassas parçaları motor koruyucularla korunmalıdır. Bilhassa boksör motorlu BMW’lerin dışa taşan motor kapaklarında bu koruma son derece önem kazanır. Süspansiyonların parlak parçaları (stanchions), dış silindirin içine girip çıkan iç silindirlerin temiz tutulması bilhassa çok önemlidir. Bunları tam temiz ve hatta pürüzsüz olması silindir lastiklerinin bozulmaması için gereklidir. Bu lastikler (contaları) bozulursa ön çatalda yağ sızıntısı başlar. Eğer uzun müddet yol dışı kullanımlarınız olacaksa bu kısımlar lastik kılıflarla korunmalı ve 10W yağ yerine daha yoğun olan 15W yağ kullanılmalıdır.

Koruyucu Giyim

Koruyucu giysiler yaralanmanızı önleyebilir. Kask, göz ve el koruması şarttır ama aşağıdaki listede ihmal edilmemelidir.

  • Katı madde(çelik) bilek koruması olan çizmeler (spor ayakkabı, kalın bot v.s. olmaz)
  • Yırtılmaya dayanan uzun pantolonlar (kot olmaz)
  • Diz koruması
  • Üst bacak (kalça-basen) korumaları
  • Dirsek, göğüs ve omuz korumalı ceket.

Altı Yol Dışı Sürüş Becerisi

  1. Yukarı bakın. İleri bakın. Ön tekerinizin ötesindeki şeylere bakınız
  2. Gazı daima açık tutunuz
  3. Öne eğiliniz – kollar gevşek ve kırık
  4. Motorunuzu dik tutunuz. Yüzeye 90 derece açıda
  5. Kompresyon (motor) frenini kullanınız
  6. Ayaklarınızla pedallara sıkı basınız (basınç uygulayın). Şimdi açıklamalarına geçelim:
1- Bakış

İleri bakış: Gözler beynin namlusudur. Ağaca bakarsanız ağaca gidersiniz, çukura bakarsanız içine girersiniz bu yüzden bizim ize(patika, kadastro yolu, traktör yolu, keçi izi), kuma bakarken izlediğimiz birkaç önemli kural vardır.

Voleybol oynarken küt ineceğiniz topa mı bakarsınız yoksa ağamı? Elbette ileriye ve ağa bakarsınız. Topu atmak, indirmek istediğiniz noktaya bakarken ağada değmemesi için tarama yaparsınız. İşte motorcu bakışı da böyledir. Gözleriniz beyninizin namlusudur bu yüzden önümüzdeki yolu, izi, ya da kum oluklarını izlemenin birkaç kuralı vardır.

  1. Gözlerinizle yukarıya, önünüzdeki yolun ilerilerine doğru bakın. Olabildiğince ileriye ve hız ile sağduyu bunu takip edecektir. Zihinsel kavrayışınız bunu özümseyecek ve en iyi rotayı ve hızı sizin için devreye sokacaktır. Aşağı, tekerinizin önüne bakmayınız. Tekerinizin önündeki taşa, çukura bakmayın. İleriye bakını ve motorunuz doğal olarak baktığınız yöne sizi götürtecek görünmeyen hattı takip edecektir. Eğer önünüzde büyük bir kaya ya daçukur görürseniz bunun üzerinde bakışlarınızı kilitlemeyiniz. Onları dikkate alın ama sonra gözlerinizin bu engellerin ötesine geçmesine ya da yanından dolaşmasına izin verin. Motosiklet gözlerinizi takip edecektir ve otomatik olarak engelden kaçacaktır.
  2. Geniş açı ile önünüzdeki yola, patikaya bakınız. Genelde her şeye ama özel olarak hiçbir şeye bakmayınız. Bu bakışlarınızın kilitlenmesini önlediği gibi çevrenizdeki her şeyinde farkında olup zihninizin sürüş stratejisi açısından hepsini hesaba katmansını sağlayacaktır.
  3. Bakışlarınızı yaklaşan araçların çıkardıkları toz bulutlarından uzak tutunuz.
  4. Aynalardan arkanızı devamlı kontrol altında tutunuz.
2- Süratin Muhafazası

Bu zor gelir çünkü insan tepkisi genelde yavaşlamak şeklinde olmaktadır. Sürücü aniden gaz kesmek gibi bir zorunluluk hisseder ama sakın gaz kesmeyin. Bir miktar azaltın ama bozuk zemine gelmeden hemen öncesinde tekrar gaz açın. Motor hafif savrulursa, sağa sola yalpa yaparsa biraz daha gaz verin. Bozuk zemini geçtikten sonra gazı biraz azaltabilirsiniz.

Motorun dengesi ileri doğru olan hareketinden kaynaklanır. Daha fazla sürat onun bozuk zeminler üzerinde dengede gidebilmesini sağlar. Daha hızlı gittikçe motorun daha dengeli, manevrası daha kolay hale geldiğini göreceksiniz. Gereğinden fazla yavaş sürüşün ise bozuk zeminlerde motorun kontrolünü zorlaştırdığını ve dengesini bozduğunu göreceksiniz. Bu yüzden makul bir süratte gitmeniz en doğrusudur. Kum üzerinde motor devrinin 1000-1500 aralığında tutulması tavsiye edilir.

Gazı açık tutmak zorunluluğu yüzünden gevşek, bozuk zeminlerde sürüş esnasında kötü yamalara çok hızlı veya motoru kırmızı hatta yakın tutacak viteslerde yaklaşıp girmeyin. Alt vitesleri tercih edin ama sizi güç bandının (maksimum torkun) alt seviyelerinde tutan alt vitesleri.

  • 10-40 km/saat patika veya iz, normal vasıtalar için uygun olmayan yerler.
  • 40-60 km/saat kötü yollar. (Dar, çukurlu, çok kıvrımlı, gevşek taşlar, diğer vasıtaların yaptığı derin izler).
  • 60-80 km/saat tipik toprak yol. (oldukça düzgün, orta yol tutumu veren).
  • 80-100 km/saat iyi bir toprak yol. (Düz, iyi hat ve iyi yol tutuşu veren, kenarlarında önünüze aniden fırlayacak hayvanları gizleyecek çalı veya bodur ağaçlar olmayan).
3- Öne Doğru Eğilmek, Kollar Kırık Ve Gevşek Tutulması

Üst beden ve kollar gevşek, rahat, ağırlık önde. Dirsekler dışta ve bacaklar kırık. Dönüşlerde ağırlık dış ayak pedalında, tekeri sıkıca yere, dönüş izine bastırır şekilde.

Arazide toprak yolda ilerlerken birden gözünüz ilerde içi çakıl ve molozla doldurulmuş bir çukurun varlığını fark etti. Asla kasılmayın. Kollarınız, gözleriniz ve bedeniniz rahat olsun. Kasılı kollarla motora yön veremezsiniz. İleri doğru eğilin ve düşmanınızı göz göze karşılayın. Yakıt tankını dizlerinizle sıkı tutun, kollarınız dirseklerden kırık ve her tür hareketi yapacak, kumandayı verecek şekilde serbest olsun.

Yol yüzeyi ne kadar kötü ise bu davranışınızda o kadar önem kazanır; kalçalarınızı öne alın, göğsünüzden öne eğilerek baş ve omuzlarınızı kalçalarınızdan uzağa, ön tekerin yakınına alın. Gidona vücut ağılığınızı bindirmeyin, ellerinizle basmayın. Bunu yaparsanız manevra yapmanız imkânsız hale gelir. Kollar kırık olacak, asla kitlenmiş olmayacak. Dirsekler yanda ve dışarıda tutuluyor olacaktır. Bacaklar dizlerden kırık ve ayak pedallarına sıkı basılarak adeta motor zemine çivilenmeye çalışılıyor gibi olacaktır.

Tankı dizlerinizle sıkıca tutun, ayak ayalarınızla kuvvetlice pedallara bastırın. Bu sizi ve motorunuzu bir beden gibi yapar. Beden ağırlığınız yönlendirmenin önemli bir parçası haline gelir. Üst bedeniniz gevşek ve serbest olmalıdır. Şayet yol yüzeyi daha da kötüleşirse gazı açık tutun. Gaz kesmek motorun sağa sola yalpalamasına sebep olur. Bu durumda gazı açık tutun ve ayaklarınızın ayası ile pedallara daha sıkı basın ve kendinizi doğal olarak ayağa kalkmış durumda bulacaksınız. Bu kalkış sırasında sakın elcikleri çekmeyin. Elcikler sadece motora yön vermek içindir.

4- Dönüşlerde Motoru Yol Yüzeyine 90 Derece Açılarda Dik Konumda Tutmak

Başlangıçta bu dik konum muhafaza ederek sürüşler yapmaya özen gösteriniz ustalaştıkça daha ileriki sürüşlerinizde kontra basmak ve motoru yatırmak gibi tekniklere geçebilirsiniz. Bu safhalara geldiğinizde en önemli husus motorla birlikte yatmadan motoru yatırmak ve motosikleti yatırdığınız tarafın dışında kalan ayağınızla(üst taraf) pedala basınç uygulayarak tekerlerin yanal kaymasını önlemektir. Bunu yapmanın en kolay yolu ise bu dış ayak üzerinde ayağa kalkmaktır. Bu pozisyonda motorunuzu dönüş içine doğru daha fazla yatırabilirsiniz. İleri seviyelerde ise ve motorunuz yeterince hafifse gaz kullanarak motorunuzu bir eksen etrafında döndürebilirsiniz.

5- Frenlemek

Yol dışı sürüşlerde şu üç ipucunu göz önüne alarak sert fren yapma zorunda kalmaktan kurtulabilirsiniz.

  • Virajlara ve çukurlara yavaş girip hızlı çıkınız.
  • Gözlerinizi yukarda tutarak yolunuzun ilerilerini görünüz.
  • Sürüşünüzü daima savunmada kalarak, problemler olabileceğini bekleyerek yapınız.

Vites kutunuz ve arka freniniz size lazım olan durdurma gücünü sağlayacaktır. Yol sürüşünün aksine arka tekeri kilitlemek yol dışı sürüşlerde bir problem değildir. Ayrıca bir durdurma gücüne ihtiyaç duyulursa ön fren de kilitlememeye çalışılarak devreye sokulabilir. Ön freni kullanırken, devamlı geri besleme verilerini hissederek teker kilitlenme işaretleri vermeye başladığında elciğin biraz gevşetilmesi gereklidir. Bunun için ön freni kullanmakta elinizi çok hassalaşması gerekmektedir. Bunu da ancak normal zeminlerde çok pratiklerle sağlarsınız. Kaygan ve gevşek satıhlarda sadece arka freni kullanınız. Ön fren hızlı, güçlü ve yanıltıcıdır.

6- Pedallara Ayaklarınızla Sıkıca Basmak

Eğer ağır bir enduro kullanıyorsanız bu kural özellikle önem kazanır. Motorunuzun çukurlar ve tümsekler üzerindeki ileri geri hareketleri ile oluşacak sallanma ve savrulmalarını ayak pedallarına yaptığınız baskı azaltacaktır. Bu hareketiniz motoru hafifletecektir. Bu şekilde motorunuz dar bir patikada mecburen bozuk zeminlerle uğraşırken bunların üzerinden aşma hareketlerini daha rahat salınışlarla yapabilecektir. Dönüşlerde ise dönüş dışındaki ayağa ağırlık verilecektir.

Eğer bir virajda hızla dönüş yapacaksanız dış pedala ağırlık vermenizin ne kadar önem kazandığını şayet yolda sizi tutacak uygun bir bariyer yoksa daha iyi hissedersiniz.

Ayak pedallarını her zaman temiz tutmanız baskı uygulama esnasında ayağınızın kayarak bir kaza olması ihtimalini engelleyecektir.

Yol Dışı Sürüşlerde Debriyaj Kullanımı

Yol dışı sürüşlerde debriyajın kullanımı kendine has özellikler arz eder. Bilhassa çamurlu, orman gibi arazilerde debriyaj maksimum yol tutuşu ve gaz vermek ve değişken vites oranları elde etmek için fazladan bir işlev görür. Bu hareket halindeyken debriyaj kaydırılarak sağlanır.

Debriyaj telinin en son ne zaman yağlandığına bakınız. Bu önemlidir. Ayrıca gidonun bir taraftan diğerine basılması sırasında telde oluşan hasarlar olmadığından emin olunuz. Spreylerle uğraşmayın. Bunun tüm kabloya sıkılması zaman alır ve genelliklede gözden kaçan noktalar olacaktır. Akıcı yağları kullanınız. Zincir yağının tersine bu yağlar sonradan donmayacaktır. Vites kutunuzun teknik kontrollerini ve bakımını ihmal etmeyiniz. Debriyaj kolu rahat, zorlanmadan çekilebilmelidir. Genellikle tek parmakla kullanılabilir olması tercih edilir. Debriyaj kolu bedeninize göre düzgün konumda ayarlanmış olmalıdır.

Kaygan arazi şartlarında genellikle 1. vitesle kalkış patinaja sebep olabilir. 2. vitesi tercih ediniz. Yokuşlar hariç genellikle 2. viteste kalkmak kaymamak açısından daha iyi sonuçlar verir. Yine ters eğimli arazilerde debriyajı kaydırarak kullanmak kaymanızı ve hattan çıkmanızı engelleyebilir. Debriyajı kaydırmak bazen ikinci vites oranı ile yapamayacağınız oluk dönüşlerini daha rahat yapmanızı sağlayabilir. Tüm bunları yaparken debriyajın mekanik durumunun ne olacağı hakkında fazla kafa yorulmaz. Şayet alt vites sizi fazla gelip yoldan, izden savuracaksa bir üst vitesle gidip gerektiğinde debriyajı kaydırmak daha iyidir. Savrulup kaza yapmazsınız.

Yine arazide sürüşlerde motoru stop ettirmemek için debriyajı aniden çekmek gerekebilir. Sık karşılaşılan bu durumun üstesinden en iyi bir parmak sürekli debriyaj kolu üzerinde sürüş yapmakla gelinmektedir. Arka arkaya tepe geçişlerinden sonraki dönüşlere yeterli hızı taşımak için yine debriyaj kullanılarak devir yükseltilir. Havada iken yön değiştirme yine arka teker kilitlenerek önün alçaltılması ile olur. Buda debriyajın üzerindeki hazır parmakla olur. Sert frenlemelerde debriyaj doğru kullanılarak motorun bayılması önlenmelidir. Gaz sabit tutularak debriyaj kavrama noktası üzerinde oynanarak hareket ettirilebilir. Karşınıza aniden çıkan yüksek bir kaya veya kütükten geçmek içinde debriyajı ani bir hareketle çekip motor devrini yükselmek ve ani olarak bırakarak ön tekeri kaldırmak arazi sürüşlerinde yapılması şart tekniklerdendir. Dik ve gevşek zeminli tırmanışlarda debriyaj üzerindeki parmağınızın arka tekeri patinaja sokmaması için sürekli çalışması şarttır.

Tam bir yol dışı sürüş için debriyajı kullanmada ustalaşmanız kaçınılmazdır ve fonksiyonları yol, cadde kullanımından çok farklıdır.

Genel Tavsiyeler

  • Ayak pedallarınızı sürekli temiz tutun. Ayaklarınızın kaymaması çok önemlidir.
  • Gidonun somunlarını herhangi bir göğüs çarpması durumunda, dönerek göğsünüzdeki çarpma şokunu azaltması için gereğince gevşetiniz.
  • Ayakta vites değiştirirken bacağınızı kullanın. Ayağınızı pedaldan kaldırarak vites değiştirme işlemini gerçekleştiriniz.
  • Motosikletin kasisleri, diğer araç izlerini takip etmesine izin verin. Motoru bunlardan kurtarmaya çalışmayın. Baş ve üst bedeninizin yola dik duruşunu muhafaza edin. Motoru bir şekilde agresif bir tarzda güç bandının altında tutun. Bu şekilde motor yalpalamaz ve siz spin atmadan yeterli bir gücü elinizde tutarsınız.
  • Çamur içinde çapraz oluklar üzerinde sürüş eğlenceli değildir. Motoru ve sürücüyü sarsar ve sallar. Burada iki sır vardır: Birincisi hızlı gidin yavaş değil, bu oluklar üzerinde daha yumuşak bir sürüş oluşturur. İkincisi güç bandının (azami tork) çok altında alt viteslere geçin. Düşük devir motorun devamlı yakalar gibi sert ivmelenme hareketini engeller ve neticede yumuşak sürüş sağlar.
  • Elciklerinizin (fren ve debriyajın) yatay durumunu kontrol edin. Gidona göre aşağı seviyede olmalılar. Gerekirse bu şekilde ayar yapın. Bu şekil elciklerde bileklerinizi parmaklarınızdan yukarıda tutar. Düşme durumunda beden ağırlığınız bileklere binmez. Kötü bir bölümden geçerken ayağa kalkmak zorunda kaldığınızda kumandaları rahatlıkla kontrol edebilirsiniz.
  • Tüm çakıl yollarda gevşek kum ve mıcır hatları yolun orta bölümündedir. Bu bölümleri yukarıda anlatıldığı şekilde geçin. Kararlı ve keskin bir hatla geçin. Yanlamadan, daha dik bir açıyla onlara yaklaşın ve temasa yakın noktada hareketinizi gaz verişle birleştirin.
  • Çizmeleriniz pedalların üzerindeyken yerle yatay durumda olsun. Ayağınızın burnunun bir engele, objeye takılması hoş olmaz. Dizlerinizin öne doğru bükülme açıları, dizlerinizin düşey izdüşümleri ayak parmaklarınızın önünde olacak seviyede olmasın.
  • Tenis topu büyüklüğünde taşlarla doldurulmuş izlerin üzerinden karşıya geçmek, bilhassa çapraz geçmek zordur. İyice tecrübe kazanana kadar bunu denemeyiniz, teknik esasta aynı olsa da.
  • Motorunuzu otomobillerin yapmış olduğu cilalanmış gibi parıldayan yüzeylerden sürmek isterseniz buralarda çekim iyidir ve gevşek malzeme ve keskin kenarlar yoktur.
  • Kadastro yollarında(asfaltta ya da gevşek stabilize ikinci derece nizami tali yollarda değil) cilalı gibi uzaktan parıldayan bir yüzey yoksa bu durum tüm yüzeyin gevşek mıcır ve kumla kaplı olduğunu, yol yüzeyinin preslenmemiş olduğunu gösterir. Bakışlarınızı kaldırın ve ileri bakın. Daha iyi yüzeylere doğru gazınız açık vaziyette sürüşe devam edin. Eğer motor savrulmalar yaparsa gazı açık tutun ve ayağa kalkın. Sert zemine ulaştığınızda motor düzenli gidişe başlayacaktır.

Özel Durumlar

Çamurda Sürüş Tekniği

Çamurda sürüş için kolay bir teknik yoktur. Bu yavaş bir süreçtir ve sıklıkla da ileri motor hareketini devam ettirebilmek için ayaklarınızla yerden destek almanız gerekebilir. Eğer çamur çok derinse yine ayağa kalkabilirsiniz ancak ağırlığınız arkaya aktarıp ön tekeri hafifletmeniz gereklidir. Bu sizin çamura saplanmanıza engel olmak içindir. Büyük motorlar için büyük bir çamurlu yol kısmına hızla girmek nadiren iyi netice verir. Bunun yerine ileriye bakarak motoru sıkı bir yürüme hızında ısrarla tutup devam etmeniz daha iyidir.

Motorunuz yavaş sürüş esnasında ve normalden daha yüksek devirlerde fazla ısınacaktır. Yine çamur radyatör yüzeyine sıvanarak peteklerin havayla temasını kesebilir ki buda motorun çabuk ısınmasına neden olacaktır. Radyatörün önünü kapatacak şekilde çamurlukları olan motorlarda da bu sorun ortaya çıkar.

Daima ileriye bakın ki bu tip engellere uzaktan görüp önceden tedbir alabilecek süreyi kazanasınız. Bu durumda çamurun üzerine gelmeden yavaşlayabilir ve kötü bölümden geçerken gaz verebilirsiniz.

  1. Yavaşlayınız
  2. Hattınızı seçiniz
  3. Çıkış noktasına gözlerinizi sabitleyiniz
  4. Ayağa kalkınız ya da öne ağırlık veriniz
  5. Kötü zemin üzerinden hafifçe gazlayarak geçiniz

Zemin kötüleştikçe ayak pedallarınıza uyguladığınız baskıyı daha da artırın. Öyle ki kendinizi ayağa kalkmış bulursunuz ve motorunuz bozuk satıhlar üzerinden geçerken daha rahat salınımlar yapabilecektir.(Dizler kırık ve tankı hafifçe tutuyor, üst beden gevşek.)

Gevşek Stabilize(Mıcır) Zeminlerde Sürüş

Araçlar tarafından ezilmiş, adeta parlar hale gelmiş zeminlerde traksiyon dediğimiz yol tutuşu her zaman parlamayan gevşek stabilize zeminlere kıyasla daha iyidir. Yine bu zeminler basımlı olduğundan keskin kenarlı ya da serbest taş parçalarından da temizlenmiş olarak kabul edilebilirler.
Jantlarınıza dikkat edin. Zarar görebilirler ayrıca aldıkları darbeler neticesinde iletilen sert hareket diğer parçalarında hasarlaşmasına sebep olabilir. Sert bir engel üzerinden tam gaz geçmek lastik patlaması, tellerin kırılması, jantın eğilip bükülmesine sebep olabilir. Şambrelli lastik ve telli jantlar darbeyi emiş açısından daha toleranslıdır ancak tubeless lastik takılı diğer tip jantlar bu konuda daha zayıftır. Kayalık zeminlerde sürüşte lastik havaları artırılmalıdır ve vücut ağırlığınız arkaya kaydırılmalıdır. Bilhassa yolculu ve bagajla kayalık zeminlerde sürüş yapacaksanız lastik havalarınızı %25 oranında artırınız.

Motorunuzu güç bandının altında ama saldırgan bir durumda tutun (gaz verdiğinizde fırlayacak). Bu şekilde hem motor arka teker spin atmaz hem de gerektiğinde elinizde ileri ivmelenme için yeterince güç olur. Bozulmuş izler üzerinden giderken hızlı gidin. Bu iz üzerine gelmeden güç bandına motor devrini çıkarmadan bir alt vitese inin. Düşük devir motorun ani aktarımla ileri atılım hareketlerinin yumuşamasına sebep olur. Elcikler (debriyaj ve ön fren) gidonun elciklerinden yatay olarak biraz daha aşağı seviyesinde ayarlanmış olmaları gereklidir. Bu bileklerinizi parmaklarınızdan daha yukarıda tutacaktır. Bir sarsıntı esnasında da vücut ağırlığınızın bileklerinize geçmeyecektir. Buda kumandaları kontrol için çok önemli bir kuraldır. Genellikle mıcır yollarda gevşek kısımlar yolun ortasında daha fazla toplanır. Bu kısımları geçerken motoru dik tutun ve hafif gaz vererek geçin. Ayaklarınızı yola paralel olacak şekilde tutun. Ayakucunuzun bir taşa ya da ağaç köküne takılmasını istemezsiniz. Tenis topundan büyük kaya parçaları ile kaplı bölümlerden de yeterince tecrübe kazanmadan geçmeye çalışmamanızı tavsiye ederim.

Ağır Endurolar

Bozuk zeminlerde ağır enduroları kullanmak tecrübe ister. Kahramanlık yapmayın. Yürüyüş hızına kadar motorunuzun süratini indirin, ağırlığınızı olabildiğince arkaya verin. Motoru engele girdiğinde bedeninizin öne hareketine izin verin. Bu hareket yani bedeninizin öne hareket ederken yarattığı ivme motorunuzun da öne hareketine yardımcı olacaktır. Bu ivmelenme ağır motorlarda çok daha barizdir.. Ağır hareket eden büyük endurolardaki depolanmış ivme önlenmesi zor bir güçtür. Bozuk zeminlerde çok yavaş ve dikkatli sürünüz. Mükemmel bir dengeyi muhafaza ediniz. Bedeninizdeki ve motordaki momentumu (ivmeyi) gazla yapacağınız çabuk gazlama hareketleri ile birleştirerek engellere giriş ve çıkışlarda motorunuza ve jantlarınıza gelebilecek zararları bertaraf edin.

Nehir Geçişleri

Nehir geçişi denge ve düzgün bir sürüş demektir. Kızgın bir boğa gibi suya dalarsanız düşersiniz. Motorun ivmesini kullanın. Tabii ki bedeninizin ivmesini de. Motorunuz sarsılırsa biraz gaz verin. Hiçbir nehre önceden yatağını incelemeden dalmayın. Gerekiyorsa, değişken ve inişli çıkışlı ise arka (topcase) ve yan çantalarınızı söküp motorunuzu hafifletin. Sağa sola atılımlar içinde yavaş giden motor ne kadar hafif olursa o kadar iyidir.

Eğer Nehir Yatağından Geçecekseniz
Önceden nehir yatağında yürüyün ve karşı noktada çıkacağınız kısma doğru kendinize bir hat seçerek nehri geçerken bu hatta bağlı kalın. Hava emiş manifoldunuzun nerede olduğuna dikkat edin. Eğer derinlik bu emiş ağzına yakınsa motoru istop edin ve birlikte yürüyerek nehri geçin. Ya da manifolt ağzına şnorkel takın. Şayet geçiş esnasında motorunuz su alır ve stop ederse ya da devrilirse panik yapmayın, ama hemen çalıştırmaya da kalkmayın. Çalıştırma sistemlerine zarar verebilirsiniz. Motoru birlikte yanınızda çekerek sudan çıkararak çevrenizdeki diğer tecrübeli sürücülerden yardım alın.

Nehir derin değil ama çok kuvvetli bir akıntı varsa motorunuzu ayakta sürüşle geçirmeye kalkmayın. Oturun ve ayaklarınızı motorun her iki yanından yürüme hareketleri yapar gibi kullanarak geçmeye çalışın. Çok sert akıntılarda yanınızda bir arkadaşınız yaya olarak yürüsün. Genel olarak nehir yatakları serttir çünkü su devamlı akıp giderken gevşek mili de beraberinde sürüklemektedir… Aksi takdirde göllerdeki gibi bataklık zeminler oluşur ancak buna rağmen nehir yataklarına bitişik alanlarda çamur olması muhtemeldir. Buralarda dikkatli olun. Nehir yataklarında bulunan kayalarda gene bu akıntı hareketi sebebiyle keskin kenarlı değildir. Çok geniş ve zor nehir geçişlerinde lastiklerinizi %50 oranında indirebilirsiniz.

Dere geçişlerinde köprü yerine hemen su altında aynı malzemeden ve kayalarla desteklenerek yapılmış sığ geçiş noktaları vardır. Buralardan geçerken bu geçişlerin çok kaygan olduğunu biliniz.

Kısa ve Çok Dik Tırmanışlar

Çok tehlikelidir. Çok özel bir bilgi, dikkat, tecrübe ve adanma ister. Motorunuzun donanımından kendi bilgi ve yeteneklerinizin birleşimine kadar her şeyin mükemmele yakın olması gerekir. Tam tırmanışın ortasında motorunuzun bayılması ya da tepenin öbür tarafında 20 metrelik bir düşüşün sizi beklemesi çok kötü olur. Bu yüzden böyle bir tırmanıştaki başarınız tırmanışa başlamadan önceki hazırlıklarınıza bağlıdır.

Hazırlık Safhası

Bir kere bu yaptığınız akıllıca mı? Buna olumlu cevap verebilmelisiniz. Yoksa yapmayın. Tırmanma hattınızı seçin. Maksimum torku aldığınız devire motoru yükseltin. Gazlayın ama bu gazlamayı makul seviyelerde tutun ve ağırlığınızı öne alın. Çok kısa bir tırmanış için oturabilirsiniz ama uzun bir tırmanış ayakta yapılır. Gidona ağırlığınızı bindirmeyin.

Süreklilik Safhası

Devri güç bandının biraz altında tutun. Gazı gerekiyorsa biraz gevşetin. Motor devri düşmeye başlarsa hafif gazlayın. Arka tekeri kaydırmamaya dikkat edin. Eğer devir hala düşüyorsa vites küçültün.(Bu duruma düşmeniz aslında sizin tırmanışa yanlış vitesle başladığınızı gösterir.)

Şayet tırmanışın dikliğini yanlış hesapladığınız ortaya çıkarsa bir çukur, kök, tümsek gibi bir engebeye ön tekeri takarak ön frenle orada kendinizi askıya alıp sabitleyeceğiniz bir şey bulun. Motoru yanına doğru yatırın ve tekrar tırmanışa başlayabileceğiniz daha emniyetli bir alana doğru kaydırın.

Şayet bunu da yapamayacak bir durumdaysanız atlamaya hazır olun. Mümkün olduğunca yan tarafa doğru ve motorun sizden olabildiğince uzağa düşmesini sağlayacak şekilde. Kontrollü bir düşüş kontrolsüz bir düşüşten her zaman daha iyidir.

Dik İnişler, Gevşek Taşlık Zemin

Gevşek taşlarla dolu bir zeminde dik iniş çok ürkütücü bir deneyimdir. Birde ters eğimde yolun bir tarafından diğer tarafına geçmek mecburiyeti olursa. Panik en büyük düşmanınızdır.

Hazırlık Safhası

Tepede durup iniş hattınızı seçin. Bunun emniyetli bir iniş olabileceğine karar verip birinci vitese takın ve debriyajı bırakın. Motor inişe geçecektir ki bu safhada kendinize hakim olun. Ayağa kalkın, kalçalarınızın sele ile irtibatını kesecek kadar ve ağırlığınızı olabildiğince arkaya alın. Tek parmağınız fren üzerinde olsun.

Süreklilik Safhası

Motor ilk birkaç metre toprağı sürecektir ama motor kompresyonu devreye girdikçe motorun gidişi düzelecektir. Kollarınız gevşek, motoru gerektikçe dizlerinizle tutuyorsunuz. Motoru nehir geçişlerinde olduğu gibi ayaklarınızla baskı yapıp yaylandırarak her iki yana hareketini sağlayın. Motorun hareketi hızlanırsa ya da siz motoru bir manevra için yavaşlatmak isterseniz ön freni tek parmakla hafice sıkın. İniş yapan motorun ön tekerinde ağırlık fazla olduğundan kilitlenmesi zordur ama siz yinede gidona beden ağırlığınızı vererek basıncı dolayısıyla da yer tutunma gücünü artırabilirsiniz. Eğer yüzey çok gevşek ise ön freni iyi zeminde sıkın gevşek zeminde bırakın. Böyle bir durumda gaz vermeseniz de motorun stop etme durumu yoktur.

Motoru bu şekilde indirirken aşağıdaki dönüşe de hazırlanmanız gereklidir. Frenleri son anda bırakın, dış pedalı sıkıca yere doğru bastırın. Bu arada siz hala ayaktasınız. Ani bir kararlılıkla motoru dönüşe sokun. Motor tüm korkularınıza rağmen dönüşü sorunsuz yapacaktır.

Tüm sürüş güven, adanma ve motorun bunu yapabileceğine olan inancınızla gerçekleşecektir. Uygun sürat sizin bu konudaki yardımcınızdır.

Not: Arka fren dik inişlerde hemen hiç tutunma gücüne sahip değildir. Kilitlenmesi çok çabuk olur bu yüzden durma gücüne katkısı olmayacaktır.

Ters Eğimli Zeminlerde Viraj Alma

Normal inişler ve çıkışlar nispeten kolaydır. Hatta bir yol motoruyla bile. Ama yol dışı sürüşlerde dik bir inişte yolun bir tarafından diğer tarafına geçmek ya da dönüş yapmak tecrübe ister. En zoru da tırmanırken düşmeden dönüş yaparak inişe geçebilmektir. Ayak pedalları üzerinde ayakta durmak motoru dengede ve dik tutar. Bir kere motor çekime göre dik konumda ise motor kaymaya meyilleşir ve aşağı doğru kayış başlar. Bu durum iniş tarafınızdaki ayağınızla o pedalla ağırlığınızı vererek önlenebilir. Bu aşağı doğru olarak uygulanan güç sonucunda lastiklerin yanal kayma hareketi tutunma sağlanarak engellenir.

Kumda Sürüş

Motor devrinizi 1000-1500 d/dk. aralığında tutunuz. Gazı kesmeyiniz. Lastik basınçlarını %75 oranında indiriniz. Bu durumda lastiklerin janttan atmaması için krosçular jant kenarlarına tellerin girdiği taraftan dört ilave delik açarlar. Karşılıklı iki tane. Her biri birbirinden 90 derece açıda olacak şekilde. Ve buralara somunsuz lastiğin iç tarafındaki takviyeli kısma biraz girecek şekilde kısa vidalar takarlar. Bu lastiğin jantta kalmasını sağlar.

Sürüş esnasında gevşek kuma motoru sert vurmayınız. Yavaşlayın ve gevşek bölüme geldiğinizde gaz açın. Rahat ve düzgün sürün, dirsekler açık ve motorun hareketlerine engel olmaya çalışmadan. Motor altınızda çok oynamaya başlarsa biraz daha gaz verin.

Eğer kum derinleşirse durmayın. Hareketi devam ettirmek çok önemlidir. Ayaklarınızla motoru iki yanından itmek zorunda kalsanız da hareketi devam ettirin. Hatta motordan atlayın ve yanında onunla koşun. Tüm bunlara rağmen saplanırsanız debriyajınızı zorlayarak motorunuzu gazla buradan çıkarmaya çalışmayın. Çukurları doldurun önce. Kumu ayağınızla ezerek sıkılaştırın. Bu motorunuzun birkaç metre önünü kapsamalıdır. Motorunuzu kaldırın, çalıştırın ve binmeden hareket ettirin ve sonra üzerine atlayıp devam edin. Tüm bunların 180 kg. üzeri ağır endurolarda ne kadar zordur siz tahmin edin. Çöl sürüşlerinde nadir olarak ciddi sonuçlar doğursa da düşmek sık rastlanan bir durumdur.

Çamurlu Çamursuz Oluklar

  1. Motorunuz ve siz oluklara gelmeden tam düz olarak girecek pozisyonda olunuz.
  2. Pedallar üzerinde ayakta durun ve ağırlığınızı olabildiğince arka tarafa doğru kaydırın. Bu ön tarafın hafifleyerek çamura gömülmemesi içindir.
  3. Ayaklarınız pedallarda olsun. Ayaklarınızı yere koymaya çalışmak yer çekim merkezinizi saptıracaktır. Ayrıca sert geçişler sırasında ayağınızı pedaldan kaldırmanız kendi bacağınızın üzerinden geçmenize sebep olabilir.
  4. İleri bakın. İleri bakarsanız motorunuz olukları takip eder ama yere bakarsanız psikolojik olarak gerilirsiniz ve oluklarla savaşmaya başlarsınız. Buda sürüşü olmaması gereken oranlarda darbeli hale getirir.
  5. Tüm sürüş boyunca gazlayın. Gaz kesmek vücut ağırlığınızı öne aktararak ön tekerin çamura saplanmasına sebep olabilecektir. Düzgün ve sürekli gazlamak sizi tüm engellerin üzerinden akıcı bir tarzda ötesine geçirecektir.

Açıklama: Güç bandı en yüksek torkun alındığı devirdir. Motordan motora değişir. Aşırı şartlar altında sürücüler gazı 2500-3000 d/dk. devir aralığında tutarak hızı debriyaj ile ayarlama yolunu da tercih edebilirler.

Bu yazı Sürüş Teknikleri kategorisinde yayınlanmıştır, kategorinin diğer yazıları için buraya tıklayın.

Honda CB550 Winter Project – Teknik İşler Nasıl Yapılır?

proje teknik işler nasıl yapılır kapak

Custom motosiklet teknik işler konusunda çok kaynağa sahip değil. Hele hele custom motosiklet projeniz için teknik işler konusunda dilimizde kaynak bulmak zor; üzülerek de olsa İngilizce kaynak paylaşıyorum kusura bakmayın (bu işlere merak salacaksanız dil öğrenmek şart).

Motosiklet yenileme işleri rehber videoları

Café Racer nasıl yapılır konusunda güzel bir kaynak bulduk. Öğretici ve ufuk açıcı diyebileceğimiz videolar bunlar. Her şeyden önce tahmin ettiğimizden kolay ve yapılabilir olduğunu gösterdiği için izlenmeli.

Buraya tıklayarak Vimeo’daki albüm sayfasına ulaşabilir, ayrıca aşağıdaki videoları doğrudan bu sayfada izleyebilirsiniz.

Özel yapım motosiklet teknik işler rehberi: söküm

Motosikletinizi söker, parçalarken nelere dikkat etmelisiniz?

Özel yapım motosiklet teknik işler rehberi: elden geçirme, yenileme işleri

Motosiklet parçalarını elden geçirme nasıl yapılır? Nelere yoğunlaşmalı?

Özel yapım motosiklet teknik işler rehberi: elden geçirme, yenileme işleri ikinci kısım

Özel yapım motosiklet teknik işler rehberi: boya kumlama

Motosiklet boyası işleri, boya çıkartma ve kumlama aşamaları nasıl yapılır?

Özel yapım motosiklet teknik işler rehberi: süspansiyon ve fren işleri

Bu yazı Özel Yapım/Custom, Püf Noktası ve Tamir & Bakım kategorilerinde yayımlanmıştır

Motosiklet senkron / ayar

MOTOSİKLET SENKRON AYARI kapak

Motosiklet senkron işlemini belli aralıklarla yapmalı fakat egzoz taktıracaksanız mutlaka yapmak gerekir.

Neden Senkron Gerekir?

Motorun normal çalışmasında emilecek ve atılacak hava hesaplıdır, çünkü motorun yakmak için kullandığı sadece akaryakıt değildir. Motor, benzini hava ile belirli bir oranda karıştırarak yakar; bu nedenle de emilen hava hesaplı kitaplıdır; yani bir formülün bir parçasıdır emilen (giren) hava.

Şimdi motor havayı emiyor, arkadan atıyor. Normalde egzoz sistemi belirli ve hesaplanmış sıkışma ve dolayısıyla geri tepme yaratır. Motor da bu şekilde çalışmak üzere ayarlanır. Sağlıklı çalışma için bu miktarların doğru olması gerekir.

E sen arka tarafı büyüttün? O emiş ve çıkış dengesi bozmuş olursun. Sıkışma doğru olmaz, kompresyon azalır, yakıt tüketimi artar. Dengelenmesi için de ayar gerekir. Alakası odur.

Motosiklet senkron soruları ve gerekli bilgiler

Senkron, “eş zamanlı yapma” demektir. Bu kavram motosikletlerde karbüratörler için kullanılır. Motora farklı karbüratörlerden gelen hava-yakıt karışımının eşitlenmesi işidir.

Silindirlere aynı miktarda yakıt-hava karışımı gelmezse, motor düzensiz çalışır ve başarım (performans) sorunları yaşanır.

Kullanıcı el kitabında bulamasanız da motosikletinizin servis el kitabında bulabilirsiniz. Servis el kitabını ise internette google aramasıyla bulabilirsiniz.

Karbüratörlerin aynı zamanda çalışmasına ve aynı miktarı tutturmalarına yarar.

Teorik olarak evet, ama yine de ustanıza yaptırmanızda fayda var 🙂
Ha ben iyice video izleyeceğim, aşağıdaki bağlantıda olduğu gibi kaynak okuyacağım diyorsanız da mutlaka yaparsınız, çok zor iş değil.

Louis.de Senkron Rehberi (ingilizcedir) için buraya tıklayınız.

Bu yazı Püf Noktası ve Teknik/Bakım kategorilerinde yayınlanmıştır.

Düşük Devirde Kullanılır Mı?

Düşük Devirde Kullanılır Mı - Kapak

“Motosiklet Düşük Devirde Kullanılır Mı?” sıklıkla karşılaştığım bir soru. Cevabı Facebook’da bir sohbetten:

Kişi 1: Düşük devirde kullanmak ihtiyaciniz oldugunda gaz tepkinizin olmamasi/kompresyon ile yavaslayamama gibi etkenlerin yani sira yol tutusunuzuda dusurdugu icin 2 gram az yakmak ugruna hayatiniza mal olabilir..

Kişi 2: “hayatımız mal olabilir?” hmmmm

Mustafa Asım Temel: Buyurunuz (Doğru Devir Aralığı yazısı yazıya gitmek için tıkla)

Kısaca şöyle söyleyeyim:

Motorların belirli bir “verimli çalışma” bölgesi vardır ve motosiklet düşük devirde “güçsüzdür“. Fazla düşük devir daha fazla yakmak için güzel bir yol olabilir fakat kesinlikle güvenli sürmenin yolu değildir. Konuyla ilgili bir nokta daha var, onu da bir yazı yazıp buraya eklerim gün içerisinde.

Kişi 1: Ayrica arka lastigin yola maksimum tutusu saglayabilmesi icin dogru devir sarttir.. İleri surus egitimlerinde anlatilan (rahmi hoca,gis akademi ve omm’den aldigim egitimlerde ozellikle vurgulanmistir) devrin yanlis ise sikinti yasayacagindir.. Az yakmak icin caninizi tehlikeye atmanin geregi yok..

Kişi 2: Mustafa Asım Temel bey yorumlarınız için öncelikle teşekkürler. düşük devir demek ile motoru öldürün demek istemedim tabiki, gösterdiğiniz resimdeki gibi 6.000 rpm ile 12.000rpm arası yeşil peki 12.000 de sürekli vites değiştirme yerine, 12.000 den aşağıda değiştirmek de olmaz mı? “güvenli sürüş” için dip gaz mı gitmek gerekir? demek istediğim budur.
13 dakika önce · Beğen

Mustafa Asım Temel: Şöyle söyleyeyim, psikopatça 6000 ve üzeri değil, haklısınız, hele hele şehir içinde ve sıkışık trafikte zaten olacak iş değil. Lakin fotoğrafta gösterilen devir aralığında o motosikletin güç ünitesi olması gereken şekilde çalışıyor. İnadına 2000-3000 gibi devirler (fotoğraftaki motosiklet için) gerekenden hantal olacağı gibi, verimsiz bölgede olduğu için verilen gazın büyük kısmını ısraf edecektir.

Gelelim güvenlik kısmına; motosikletlerde gazı keser kesmez sıkışma (kompresyon) ile sürat kesilmesi gereklidir. Bu acil durumda ya da frenleme gerektiğinde gazın kesildiği andan itibaren ağırlık aktarımını kullanarak ön amortisörün kapanmasını ve frenaja hazır olmasını da sağlar; tekrar gaz açılması gerektiğinde iyice ölü bölgeye düşme tehlikesinden de bizi korur. Virajlarda ise doğru bölgede olmak daha da bir önem taşır (doğru teknikle, destek gazı ile dönüyorsak).

Toparlamak gerekirse gazı kestiğimizde motosikletin akmaması, kasılıp yavaşlaması lazım. Trafiğin 80-100 km. ile aktığı anlarda verimli bölgede kalmak hem ekonomi hem de güvenlik için doğru olacaktır. Biraz ayrıntılı anlattım ama idare edin 🙂

İlgili yazılar için buraya tıklayınız.