Motosiklet senkron / ayar

MOTOSİKLET SENKRON AYARI kapak

Motosiklet senkron işlemini belli aralıklarla yapmalı fakat egzoz taktıracaksanız mutlaka yapmak gerekir.

Neden Senkron Gerekir?

Motorun normal çalışmasında emilecek ve atılacak hava hesaplıdır, çünkü motorun yakmak için kullandığı sadece akaryakıt değildir. Motor, benzini hava ile belirli bir oranda karıştırarak yakar; bu nedenle de emilen hava hesaplı kitaplıdır; yani bir formülün bir parçasıdır emilen (giren) hava.

Şimdi motor havayı emiyor, arkadan atıyor. Normalde egzoz sistemi belirli ve hesaplanmış sıkışma ve dolayısıyla geri tepme yaratır. Motor da bu şekilde çalışmak üzere ayarlanır. Sağlıklı çalışma için bu miktarların doğru olması gerekir.

E sen arka tarafı büyüttün? O emiş ve çıkış dengesi bozmuş olursun. Sıkışma doğru olmaz, kompresyon azalır, yakıt tüketimi artar. Dengelenmesi için de ayar gerekir. Alakası odur.

Motosiklet senkron soruları ve gerekli bilgiler

Senkron, “eş zamanlı yapma” demektir. Bu kavram motosikletlerde karbüratörler için kullanılır. Motora farklı karbüratörlerden gelen hava-yakıt karışımının eşitlenmesi işidir.

Silindirlere aynı miktarda yakıt-hava karışımı gelmezse, motor düzensiz çalışır ve başarım (performans) sorunları yaşanır.

Kullanıcı el kitabında bulamasanız da motosikletinizin servis el kitabında bulabilirsiniz. Servis el kitabını ise internette google aramasıyla bulabilirsiniz.

Karbüratörlerin aynı zamanda çalışmasına ve aynı miktarı tutturmalarına yarar.

Teorik olarak evet, ama yine de ustanıza yaptırmanızda fayda var 🙂
Ha ben iyice video izleyeceğim, aşağıdaki bağlantıda olduğu gibi kaynak okuyacağım diyorsanız da mutlaka yaparsınız, çok zor iş değil.

Louis.de Senkron Rehberi (ingilizcedir) için buraya tıklayınız.

Bu yazı Püf Noktası ve Teknik/Bakım kategorilerinde yayınlanmıştır.

Manet Aldım

Bir çoğumuz manet değiştiriyoruz. Bazen orijinalinden uygun fiyatlı diye, bazen de istediğimiz renkte olsun diye. Fakat sonra da şunu diyoruz: “Manet aldım, yuvaya uydu ama ayar tutmuyor?”

image

Evet, bazen ağızlar tutsa da eskisi gibi olmaz. Bunun sebebi manetin ortasındaki yüksük olabilir.

Bazen bu yüksük fabrika parçalarından ufak olur ve boşluğu  tam dolduramaz. Bu sebeple itmesi gereken yeri de tam itemez ve ne kadar ayar yaparsanız yapın eskisi gibi olmaz.

Sorunun çözümü yüksüğü büyütmektir. Bu iş de her tornacıda kolayca halledilebilir.

Not: yeni manet takılırken ayarı sona dayayarak takmayı unutmayınız.

%10-%20 Kuralı (Motosiklet Lastik Basınçları ve Sıcaklıkları)

%10-%20 Kuralı Kapak

Motosiklet lastik basıncı %10 kuralı, motosiklet.net, iki bin sekiz yılından.

Sizden ricam, yazıyı burada okusanız dahi bağlantıya tıklayarak sayfaya gidiniz ve ziyaretçi sayısına katkıda bulununuz. Şimdi geçelim bilgilere:

giriş kısmını atlayıp doğrudan bilgiye gitmek istiyorsanız buraya tıklayınız.

Lastik basınçları ve sıcaklığı ile ilgili internette okuduğum bazı makalelerin içeriğini sizler için özetlemek istiyorum. Çünkü bu soğuk günlerde yol tutuş ile ilgili sorunlar yaşıyorum. Sanırım siz de soğuk havalarda lastiklerin takozlaştığını, hemen patinaja girdiğini farkediyorsunuz. Aşağıdakilerin çoğu asfalt üzerinde seyir için geçerlidir. Emniyetimiz için çok önemli bu konuyu biraz irdeleyelim şimdi.

Sıcaklık lastikler için neden önemli?

Lastiklerin yolu tutuşunun, yani sürtünme katsayısının optimum olduğu bir sıcaklık vardır.

Lastiğin yapıldığı maddenin yumuşayıp sürtünme katsayısının artması böylece mümkün olabiliyormuş. Fazlaca ısınıp da sakızlaşma da kaymaya yol açıyor elbette. Değişik lastikler için değişik sıcaklıklar sözkonusu. Örneğin Formula 1 otomobillerinin lastikleri yarış öncesinde 80 dereceye kadar ısıtılıyor. Yarışta ise ulaştıkları ısı aralığı 100-110 derece santigrad olmalı. Oldukça sıcak yani.

Bu sıcaklıların dışında performans çok kötü. Lastiklerin yolda giderken ısınmalarını sağlayan iki etmen var. Birincisi yolla olan gerçek sürtünme ve kaymalar. Yani elinizi hızlıca pantolonunuza sürttüğünüzde oluşan ısı.

Isı kaynaklarının ikinci ve çok daha büyük paya sahip olanı ise şu: lastiğin yola temas eden kısmının esnemesi ve bağlı bulunduğu lastik kısımlarında deformasyona yol açması. Önemli olan, fiziksel şekil değiştirmenin yarattığı bu ısı. Lastiği esas ısıtan bu deformasyon sebepli ısı.

Bizler en uygun yol tutuşu ısısı için lastikleri elektrikli battaniyelere saramayız. Ayrıca yarışlardaki gibi lastik sıcaklığı ölçme aletimiz de yok.

Bildiğiniz gibi (veya yeni öğreniyorsunuz) lastikler inikse çok daha fazla ısınır, çünkü basan kısım çok fazla yamulur. Fazla şişikse soğuk kalır, çünkü çok az esnemektedir. Düşük veya yüksek basınçla sürmenin, özellikle lastik sıcaklığına ve dolayısıyla yol tutuşa olağanüstü etkileri mevcut.

Pek çoğumuzun düşündüğü gibi inik lastiklerin temas alanı büyük olduğu için tutuşu arttırdığı fikri yanlıştır.

Aksine yeni trend yağmurda, karda lastiklerin basıncının arttırılması gerektiği yönündedir (Ama bu, toprakta, cross country yaparken değişik bir şey, bilenler anlatsın).

%10 %20 Kuralı

Lastik sıcaklığımızı ve optimum basınçta sürüp sürmediğimizi anlamanın basit bir yöntemi var: ön %10, arka %20.
Biraz açalım şimdi..

Bahsedeceğim yöntem dış ısıdan bağımsızdır. Yani kışın da yazın da aynı şekilde yapıyoruz. Bildiğiniz gibi ısınan hava genleşir ve basıncı artar. Bu fizik kuralını kullanarak sıcaklık hakkında bir fikir sahibi olacağız.

  • Şöyle: Lastikler soğukken (yani hiç sürülmemişken) basıncı ölçüyoruz ve fabrika değerlerine getiriyoruz.
  • Sevdiğimiz ve en çok kullandığımız virajlı filan bir yolda bir süre (bu süreyi öğrenemedim, ama kısa bir süre sonra sıcaklık bir dengeye ulaşıyor) sürdükten sonra lastiklerin soğumasına hiç izin vermeden hemen basınçları ölçüyoruz.
  • Ön lastikte %10’luk, arka lastikte %20’lik bir artış gözlemeliyiz.
    Yani mesela ön için 32.5 psi demiş kitapçık, biz geziden sonra 36 psi ölçersek tam isabet. Eğer beklenenden düşük, mesela 34 ölçüyorsak lastik çok şişik demektir, biz o 32.5 başlangıç değerini düşürüp bir daha deniyoruz.
  • Beklenenden yüksek geliyorsa lastik çok fazla deforme olup fazla ısı üretiyor demek ki, 32.5 başlangıç değerini daha yüksek tutuyoruz.
  • Arkalar için de temel aynı, ama gezi öncesi ve sonrası arası fark %20 olmalı.

Motosiklet kitapçıklarında önerilen değerler sadece tahmini ve yaklaşık değerler. Bize uygun değer üzerine etkiyen faktörler şunlar: Bizim ve aksesuarlar eklediğimiz motorumuzun ağırlığı, lastiğimizin yaşı, eskiliği, Türkiye’in yolları, sürüş stilimiz.

Yukarıda tarif ettiğim %10-%20 kuralı bu tür değişkenleri elimine ediyor, yani o haldeki motorumuz için üstünde biz varken gerekli basınç değerlerini belirliyoruz.

Bu yazımın biraz uzun, karışık ve teknik olduğunu kabul ediyorum ama lastik basınçlarını ayarlarken, hatta bunun içine en önemli unsur olan lastik sıcaklığı konusunu da katabilen en basit yöntem bu.

Lastiğiniz düz bassın, şasınız açık olsun.

Özgün sayfa: http://www.motosiklet.net/forum/mt-atolye-teknik-servis/39937-%2510-%2520-kurali-lastik-basinclari-ve-sicakliklari.html

Diğer “Motosiklet Lastiği” Yazıları için buraya tıklayınız.

Önce üreticinizin o model için önerdiği değerlerdir. Kullanıcı el kitabında mutlaka vardır. Bunun haricinde şasede etiket olması da yaygındır.

Motosiklet lastik basıncı çok önemli, %10-%20 kuralı geçerli tekniklerden birisi. Bu yolla lastiklerinizi yol ve yükünüze göre ayarlayabilirsiniz. Soğuk iken önerilen değere ayarlayıp, lastik ısınınca oluşan ek basıncı düzeltmeyi sağlar.

Motosiklet debriyaj ayarı

motosiklet gidon sol taraf debriyaj kolu

İhmal edildiğinde hem konforumuzu hem de sürüşümüzü etkiler bu iş. Oysa motosiklet debriyaj ayarı çok basit ve kolaydır. Peki nasıl yapacağız?

Motosiklet debriyaj ayarı ayarı nasıl yapılır?

Ayarı doğru bir debriyaj sisteminde:

  • Debriyaj kolunda boşluk olmamalı,
  • Debriyaj kavramayı ve ayırmayı kolun başında ve 1.5 – 2 cm.’de tamamen bitirmeli,
  • Debriyajı bıraktığınızda vites geçişi keskin ve net bir geçiş olmalı,
  • Birinci viteste motosiklet gaz vermeden rölantisi ile akar haldeyken kesintili değil devamlı bir çekiş olmalı.

Eğer üst taraftaki ayar (debriyaj kolundaki ayar) en sonda ise kablonun diğer ucunda (yani şanjmana, vites kutusuna giren noktada) bir ayar yeri daha vardır. Alt kısımdan ayar yapmak için önce koldaki ayarı zıt yönde en sona dayamayı unutmayınız ve sonra alt taraftaki ayarlamayı yapınız.

Alt kısımdaki boşluğu ise debriyaj kolu serbest haldeyken, kabloyu tatlı sıkı gerecek kadar ayarlamalısınız. Kablonun fazla gergin olması debriyajı az da olsa devamlı çekili tutacak, fazla yumuşak olması ise debriyaj kolunda boşluk yapacaktır.

motosiklet debriyaj ayarı - alt giriş

Debriyaj fazla sert ise?

Eğer kol sert ise kablo ile kılıfı arasında sürtünme artmış olabilir. Bunu gidermek için kabloyu kılıfından tamamen çıkartarak (sıvı yağ değil) yağlamak yardımcı olacaktır.

motosiklet elcik ayar

Birçok motosiklette debriyaj kollarındaki ayar mekanizmasında kendiliğinden boşalma olmaması için bir sabitleme parçası vardır. Ayarı yaptıktan sonra bu parçayı sıkıca pasolayarak mesafeyi sabitlemeyi unutmayınız.

Bu parça aynı zamanda ayar yapmanızı da sağlar. Kilidini açarak, debriyajın kola yakın tarafındaki pasolu ucu çevirerek debriyajdaki ufak boşluğu alabilirsiniz. Zira debriyajınız kullandıkça aşınır ve boşluğu artar.

1- Elcikteki pasolu ayar civatasını döndürerek ya da ayar düğmesini kaydırarak.
2- Alt kısımda (motor bloğu bölümünde) debriyaj girişindeki ayar mekanizmasını kullanarak.

Ayar ile düzeltebilirsiniz. İlk olarak elcikteki ayara, ikinci olarak da alt tarafta debriyaj tasının girişindeki mekanizmaki ayar olanaklarına bakınız.

Bu yazı Motosiklet Acemileri İçin, Motosiklet Sürüş Teknikleri, Püf Noktası ve Tamir & Bakım kategorilerinde yayımlanmıştır.

Kaskınız Rüzgar Aldığında

sarı motosiklet kaskı

Bir çoğumuz kask alır ve kullanmaya başlarız. Oysa birçok kaskın vizörü ayarlanabilir bir şekilde tasarlanmıştır, ve kafamıza uygun bir şekilde ayarlanması gereklidir. Eğer kaskınız rüzgar alıyorsa, ve bu rüzgar hızınızla birlikte artıyorsa, vizörünüz ayarsız demektir. Kaskınız rüzgar aldığında rahat sürüş yapamazsınız. Boşluk hem esinti, hem de ses yapar; dikkatinizi dağıtır.

Hızlı çözüm: selobant

Yolda iseniz özellikle kış aylarında gözünüze ağrı sokacak kadar rahatsız olabilirsiniz. Yolda ayarla uğraşmak yerine her yerden bulabileceğiniz çözüm bant olacaktır.

Kaskınız kaskınız rüzgar aldığında en kolay çözüm, bir bant alarak vizörün etrafını bant ile dönmektir, işe yarayacaktır.

sarı motosiklet kaskı

Görselde kask ile vizörün birleştiği hattı görüyorsunuz. Ayarsız kasklarda bu kısımda boşluk oluşur. Sizin kaskınızda da varsa emin olun, ayar yapmak zorundasınız.

Ayar yapmak için vizörünüzü çıkarırken dikkat edin. Bazı vizörleri zorlarsanız, kırabilirsiniz.
YouTube’da kask modelinizi “visor, windshield” kelimeleriyle birlikte aratırsanız söküm-çıkarma videsunu bulabilirsiniz.

Ama işin bir de bu yönü var: doğru teknikle çözüm.

Kask vizör ayarı

Kask masada dururken her şey iyi görünebilir ama unutmayın ki esas olarak kafanıza taktığınızda son şeklini alır. Bunun sebebi kafamızı taktığımızda bazı noktaların esnemesidir.

İşte bu yüzden kask ile vizörün birleştiği noktalarda ayar imkanı bulunur.

Vozz arkadan açılan kask - turuncu

Vizör ayarı nasıl yapılır?

Vizör normal şartlarda kapandığında fitilin üzerine biner ve rüzgar sesini engeller. Siz de öncelikle vizör kapalı konumda iken fitilleri tam öpüp öpmediğini kontrol ediniz ve açık kalan (yani fitile basmayan) noktasını belirleyin.

Vizörünüzü dikkatlice ve kullanım talimatına uygun bir şekilde çıkarın.

Ayardan sonra vizörünüzü takıp fitile tamamıyla bir uçtan bir uca oturup oturmadığına bakın.

Not: Ayarı oturttuktan sonra  çok yüklenmeden vidaları sıkmayı unutmayınız.

Ayara Rağmen Rüzgar Alıyorsak?

Bir bant alın vizörünün etrafını bant ile dönün, işe yarayacaktır.

Sonuç

Selobant ile rüzgar alan kısmı kapamak en kolay çözümdür. Sürüşünüz bitince vizörün kaska bağlandığı noktalardan* ayarını yapın. Doğru ayar vizör ile kaskın tam örtüşmesidir.
* ayar noktası görseldeki siyah kısımda bulunmaktadır.

Vizör (şeffaf kısım) ayarı olan bir parçadır ve zamanla ayarı kaçar. Bunun sonucunda kask gövdesi ile vizör (şeffaf kısım) arasında boşluk oluşur. Bu boşluk genelde üst tarafta oluşur. Dikkatli bakılırsa kaskın vizörle birleştiği yerde fitil olduğu görülür. İşte vizör bu fitile tam basacak ki sızdırmazlık sağlansın. Boşluk oluştuğunda kaskın içine hem rüzgar hem de ses alır.
Yolda başınıza geldiyse bantla geçici çözüm olur ama vizör ayarını ilk fırsatta yapıp kurtulun.

Bazı modellerde (görseldeki gibi) ayar bölümü gizli olabilir, fakat her kaskta, vizörün oturduğu kısımdan ayar yapılır.

Ayarı vizörün kaska bağlandığı noktalardan yapacaksınız. Bunun için tornavidaya ihtiyacınız olacak. Kaskın her iki tarafındaki, vizörün oturduğu parçalarda ileri-geri, yukarı-aşağı konum ayarı vardır. Doğru ayar, vizör ile kaskın, kapalı konumdayken ve kafanızdayken tam örtüşmesidir. Kaskın ayarını kafanızda değilken yapın ve özellikle üst kısmında boşluk olmayacak şekilde ayar yapın. Daha sonra giyin ve cep telefonu kameranızı kaskın üstünde tutarak kask ile vizörün, kask kafanızdayken boşluk olmadan oturduğunu kontrol edin.
* Siyah kısımdan ayar yapılır

Bu yazı Kış, Püf Noktası kategorilerinde yayınlanmıştır