- Ben bu güzel olmayan yolda yatırıp gaz açarak çizgiyi koruma işini beceremiyorum.
- Hadi kazınmış yol ve asfalttaki çizikler bir derece fakat o kazınmış yolların kot farkı var ya, işte onları sallamadan sürüş yapamıyorum ben. Neden derseniz önceki de, bu motosikletim de o kot farkına gelince yatıyor ve yön değiştiriyor. O sebeple yoğunlaşmam o noktalara kayıyor ve tedirginlikten gayri ihtiyari gaz kapıyorum.
- Bu gün zorladım hem Futura‘yı hem de kendimi. Son iki sürüşümde devamlı yüksek devir ve ara ara devir kesiciye girecek kadar tepesine çıkma şeklinde sürüyorum. Gerçekten de yüksek devir, kırmızı çizgi yakınları farklı; daha büyüleyici, daha pürüzsüz, daha sesi güzel, daha bir yola uygun, viraja yakın. Olmak istediği bu işte bir motosikletin.
- Bu arada böyle tepesine çıkınca devamlı gazı doldurup gidince ortalama yakıt tüketimi 100 km.’de 10 lt. civarı.
- Kolum, sırtım acımadı o kadar zorlamama rağmen kendimi. Kolları serbest bırakma ve dirseklerden sallama iş e yaradı yarıyor; siz de yapın.
- İyi sürenlerle sürün ve sizi değerlendirmelerini isteyin. Ama sizin iyiliğiniz için eksiklerinizi gözleyip söyleyen adama izahat vermeyin! Adam haklı, siz istediniz; bari susmayı becerin (ben zor beceriyorum da).
- Ben viraj çıkışı gaza oturup açmayı açmayı açmayı seviyorum. Viraj öncesi ise tekrar kısmayı, viraja yavaş girmeyi fakat hızlı çıkıp daha da hızlanıp o ivmelenmeyi ve yavaşlamayı seviyorum. Motosiklet kullanmanın benim için güzel tarafı bu. Oysa “sistem” bir hız seç ve o hızla git dön çık devam et; ortalama hızın o (neredeyse sabite yakın bir sürat) olsun diyor. Onun için uygun makine GS1200, fakat ben onun için enduro GS falan kullanmıyorum, o sebeple agresif motosikletlere bakıyorum.
Sistem bu aşamada bana viraja taşıdığın hızı arttır, sonuçta sen ve ben yolu aynı sürede yapıyoruz diyor, ki haklı. Doksanla çıkıyorsun, yüz yirmiye kadar tırmanıyorsun, tekrar seksen, çıkışın yine doksan diyor. Oysa o 90 ile sabit dönüyor çıkıyor giriyor. Evet, aramızda fark yok, ve ben daha çok iş yapıyorum evet. Fakat ben henüz sistemi iyi uygulayanlar kadar göremiyorum çıkışı. Onların mesela 80’le girdiği viraj bana göre en iyimser ihtimalle 65, bilemedin 70 km. süratlik viraj. Bakalım zamanla ne olacak? - Mesele hızlı gitmek değil, seni o sürate çıkaracak görüşü elde etmek. Ona çalışmam lazım. Ödevim bu.
- Yağmurla başladık, ıslaktı hep yerler.
- Destek gazı olduğu sürece arkası her zamanki gibi. Geçen hafta da, bu defa da bir kere sıyırmadı, hatta huzursuzlanmadı bile arkası.
- Tabii ki dirsekleri serbestleştirmek, gidonu serbest bırakmak ana kuralı; unutmayalım. Biraz da ondan rahat gittim ve ufak dalgalanmalara izin vererek dengesini bozmamayı becerdim Futura’nın.
- Yani lastikler ısındıktan sonra ıslak zeminden korkmayın. Ben denedim ve yüklendiğin gaz ve ciddi kompresyon, hatta ağırlık transferini yaptıktan sonra serte yakın fren bile ıslakta sorun değil (not: beyaz çizgiler, boyalı yüzeyler hariç; aman dikkat, o noktalar çok kayganlar).
- Kulak tıkacı, kulak tıkacı, kulak tıkacı: takın.
- Vizör buğu ? Bir tık açın vizörü, hem çok soğuk değil, hem buhar hızlı gidiyor. Ek işe yarayanlar:
- Ağızlığı aç , önden gelen hava buğuyu engelliyor gibi sanki,
- Neoprendi sentetikti balaklava ağzı ve burnu örtüyorsa buğulanmayı arttırıyor, çek alltan sıyır burnundan-ağzından; fark ediyor, buğu azalıyor.
- Sürat arttıkça buğu azalıyor (ön havalandırmadan gelen hava arttıkça).
- Gerçekten oluyor, zira artık normalim oldu. Engin bugün: “Abi fren lambaların çalışıyor mu?” dedi. Onu şaşırtan şehir içi ve dar manevralar olmuş, “Oralarda da yanmıyor, o nasıl oluyor?” dedi. Demek ki iyi planlama ve doğru seçimler frenleme ihtiyacını ortadan gerçekten kaldırıyor…
Bir Değişik Kışlık Dizlik
Motostop Ercan’da gördüm. Kış için iyi. Yine de uyarmam lazım, koruma gücü pantolon ya da normal dizlik kadar olmayacaktır. Daha çok kış şartlarında soğuktan korunmak için işe yarar gibi geldi bana.
Resimlerden de görüleceği üzere koruması pek sağlam bir şey değil. Fakat kullananlar kışın soğuğu kesmek için ve kullanım kolaylığı sebebiyle tavsiye ediyorlar bilesiniz.
Bu yazı Kış kategorisinde yayınlanmıştır. Kategorinin diğer yazıları için buraya tıklayınız.
Kış Notları
Motosiklet ve kış pek yan yana gelmez ama bu korkulduğu kadar zıt da değildir. Gerekenler şekild esürülür ve doğru donanım kullanılırsa tahminlerinizden çok daha zor şartlarda ible sürüş yapabilirsiniz. Gelelim tavsiyelere ve kurallara:
Kışın hava şartları nedeniyle görüş mesafesi azalır. Bunun önüne geçmek için:
- Hem yansıtıcılı (reflektif) hem de fosforlu yelek giyin. En fark edileni turuncu renktir, sonra sarı renk gelir. Artçınız varsa yeleği o giysin, siz giyerseniz artçınız yelek görünürlüğünü engeller.
- Motosikletinizde reflektif bantlar bulunsun (sadece arkasında değil, yan taraflarda da)
- Eksik lambanız olmasın.
- Çakarlar ya da sis farları kış için iyidir.
görünürlük en önemli unsur
görün ve görünün!
Kışın aracınızı yıpratacak şartlar daha fazladır
- Tuzlanmış yollar şasinize ve motorunuza tuz yapışmasına sebep olur. Tuz ciddi derecede aşındırıcıdır. Sürüşünüz bittiğinde motosikletinizi yıkayınız. Hatta en iyisi böyle bir uzun sürüşten önce ince yağ ile bir kat geçmektir.
- Kablo bağlantı ve ek yerlerini kontrol edin. Açıkta olanlar var ise bantla kapatın. Yağmurda kısa devre ihtimalini azaltın, ortadan kaldırın.
- Çamur ve su zincirinizin yağını daha çabuk sıyırır. Sık sık kontrol edin. Yoğun yağıştaki yüz kilometrelik bir sürüş zincirinizin yağsız kalmasına sebep olabilir (hatta olur), sık sık kontrol edin.
Motosiklet ve Kış: Donanımsız Olmaz!
Kıyafet Olmadan Olmaz
- Hiç bir şey bulamazsanız kullanmak için bir büyük naylon poşet (hani maçlarda giyiyorlar ya) torsonuza (vücüdunuzun üst kısmına) sarmak için,
- Dört adet naylon torba (ikisi elleriniz, ikisi ayakkabılarınız için) bulundurunuz, mesela selenizin altında)
- Gazetenin çok işe yaradığını unutmayın. İçinize yerleştireceğiniz gazete rüzgarı tahmininizden çok daha iyi kesecektir.
Kask ve Kış
- Yağış varken havalandırmaları açmayın, su içeri dolar
- Buğu yaparsa vizörü bir tık açın, çabucak açılacaktır
- Mola verdiğinizde kaskınızı sıcak alana almayın (mesela motosikletinizin üzerinde bırakın) içeride ısınır, dışarıya çıkıp taktığınızda buğu yapmaya başlar.
- Alt kısımdaki parçayı bulun ve kışın takın. O parça rüzgarı keser ve soğuğun çenenizden dolanıp kaska dolmasını da engeller
- Ek yerlerinden rüzgar alan vizör adamı delirtir. Bir bant ile vizörün çevresini gezin ve rüzgarı durdurun.
Eldiven
- Yazlıklarla idare edemezsiniz, kışlık eldiven almalısınız
- Kışlıklar da yetmiyorsa eldiven içliği kullanın
- Su alıyorlarsa naylon torba işe yarar
- Islakken içleri kaygan olur dikkat edin (özellikle motosikletinizi itip çekerken)
- İşaret parmağının ve / veya avucun içi güderidir (tüylüdür). Bunun amacı iyi temizlik yapmasıdır. Vizörünüzü silmek için o alanları kullanın.
- Kışlık eldivenler mont kollarının üzerine geçecek uzunluktadır. Montunuzun kollarını tam sıkınız ve eldivenlerinizi üzerine uzatarak cırtlarını sızdırmazlık sağlayacak şekilde kapayın.
Her Şey Daha Geç Olur
- Motorunuz, vites kutusu yağınız ısınır
- Lastikleriniz daha geç ısınır (hatta lastikleriniz neredeyse ısınmaz)
- Frenleriniz daha geç tutar
- Tehlikeleri daha geç fark edersiniz, daha geç görürsünüz
- Sizi daha geç fark ederler, daha geç görürler
Soğuk Yol Şartlarını Değiştirir
- On derece (10) nin altı T – E – H – L – İ – K – E – L – İ – D – İ – R.
- Bu ısı ve altında gizli (görünmeyen) buzlanma olur. Görmez ama kayarsınız.
Gizli buz uyarısı olan yerlerde çok dikkatli olunuz.
- Bu ısı ve altında gizli (görünmeyen) buzlanma olur. Görmez ama kayarsınız.
- Gölgede kalan her yer (duvar dibi, bina arkası, vb.) ek olarak risklidir, ya buzlanma vardır, ya da daha soğuk olduğu için tutuşu daha azdır.
- Viyadükler, köprüler hem altlarından hem de üstlerinden hava akımı aldıkları için normal yoldan daha soğuk alurlar, daha kolay ve daha fazla buz tutar, yol tutuşları daha azdır. Bu noktalardan dik geçin, çok dikkat edin.
- Su birikintileri çukurları doldurarak yol ile bir seviyeye getirir, geçmemeye çalışın; fakat daha fazla risk almayın.
- Su birikintileri yol tutuşu sıfırlar ve sizi kaydırır, dikkat edin.
- Ters yönden gelen araçların da yolları üzerinde su birikintisi varsa; geçerken size kovalarca su atabilir, hazırlıklı olun.
- Büyük araçları (otobüs, minibüs, kamyon) geçerken tekerleklerinden arkalarından su bulutları oluşacağını unutmayın.
Aklınıza başka bir şey gelirse yorum olarak ekleyin 🙂
Kışlık Seçenekler yazımıza göz atmak isteyebilirsiniz
diğer kış ve yağmur/çamur yazıları için tıkla 🙂 #motosikletkış
Motosiklet Kış Donanımları
Motosiklet kış donanımları bizleri soğuk, yağmur gibi olumsuz tüm etkenlerden koruyacak malzemelerin bütünü olarak kullanılıyor. Bunun sebebi soğuğun, kış şartlarının zorlayıcı olmasıdır.
Motosiklet sürüşünde kış şartlarından korunmak için yapabileceklerimiz
- Boynun altından göğüs bölgesine kadar inen balaklava kullanmak,
- Montun, ceketin alt kısmındaki ayar kuşaklarını sıkarak alt kısımdan hava almayı engellemek,
- Elleriniz üşüyorsa termal eldiven içliği kullanmak,
- Cold Killer türü kıyafetler kullanmak (gerçek polar gibi, bu arada yaygın kanının aksine, neopren yelek soğukla mücadele için iyi değildir),
- Kalın ama az kat yerine ince ama çok kat giyinmek,
- Ayakkabıları sudan korumak için naylon torba kullanmak.
- Kimyasal ısıtıcı tabakalar kullanmak (yazısı burada).
Unutmayın: üşüyorsanız, sürmemelisiniz…
Özellikle uzun yola çıkacaklar bilmelidirler ki üşüyorken uzun yol yapamazsınız. Hele hele ıslanmışsanız, ızdıraba dönüşen bir kullanım ile hasta olacağınız garantidir. Bu sebeple gerekirse bir sırt çantası taşıyın fakat yağmurluk, yedek çorap ve uygun donanım ile yola çıkın.
Not: yünlü kıyafetler işe yaramazlar, aynı şekilde ısı yalıtımı yapmayan kıyafetler de yeterli gelmeyeceklerdir.
En iyi çözüm: tulumlar
İster sadece yağmurluk olsun ister korumalı sürüş tulumu, motosiklet sürücüsüne en iyi koruma sağlayan donanım-aksesuar tulumdur. Özellikle korumalı tulumlar pahalı olsalar da her şeyi tek seferde çözmek gibi büyük bir fayda sağlarlar. Çıkarır, günlük elbisenizle günün kalanına devam edersiniz.
Evet pahalılar, fakat iyi bir mont ve pantalon fiyatından daha pahalı değiller. Size yerli bir marka olan Torch’u tavsiye ederim. Benim haricimde kullanan herkesin memnun olduğu tulumlar yapan bir markadır ve en önemlisi üzerinize göre dikim seçeneği de sunar.
Yazı tavsiyeleri
Soğuk ve yorgunlukla inatlaşmanın sonucu üzerine bir yazı:
Motosiklet kış donanımları, ucuz alternatifler:
Daha ayrıntılı bilgi için Kış kategorisindeki yazılarımıza bakabilirsiniz.
Yağmur başlayınca kaskta İlk Yapılacak Şey?
Havalandırmaları kapamaktır.
Aksi takdirde kafamızı ıslandığında her şey için çok geç olur. Artık kaskımızın içi su ile dolmuş demektir…
Bu yazı Motosiklet Acemileri İçin, Motosiklet Sürüş Teknikleri ve Püf Noktası kategorilerinde yayımlanmıştır.
Soğukta Yolculuk ve Birikenler
Motosiklet, kışın soğukta sürmek için hazır olmayı şart koşar. Üç altın kuralı vardır:
- “Kötü hava yoktur, yetersiz donanım vardır.”
- Fizik kuralları esnemez (buzda kayarsınız).
- Yol ve kurallarla inatlaşılmaz (çok daha çabuk ve fazla yorulursunuz).
Bora geçen hafta sonu İstanbul’dan İzmir’e ağır kış şartlarında geldi. Her türlü yağış içeren,aşırı soğuk ve sınırları zorlayan bir sürüş oldu. İşte birikenler:
- Termal içlikler işe yarıyor, fakat kalitelisi olmalı.
- İyi eldiven + elcik ısıtma dahi rüzgar kesici koruma olmadığı sürece yeterli gelmiyor. Yani elciklerin önüne o plastik parçaları boşuna koymuyorlarmış. Elcik ısıtma sadece elin içine fayda ediyor. Elinin içi yanarken dışı rüzgardan buz gibi olabiliyor, hatta sürüşünü etkileyecek kadar.
- Kar, ya da sulu kar su gibi değil, vizörden gitmiyor
- yapışıp kalıyor, birikiyor ve görüşü kapıyor. Bora uzun süre vizör açık gittiğini, başka çıkar yol bulamadığını söyledi. Tabiidir ki bu şekilde gitmek insanı çok zorluyor. Yüzüm acıdı ama devam edebilmek için başka yol yoktu diyor.
Yol boyunca hava şartlarını görün!
Karayolları Tahmin Sistemi – Yol Üzerinde Hava Nasıl?
görmek için buraya tıuklayınız
Kışın soğukta motosiklet sürmek için neler yardımcı olur?
- Devamlı şeker takviyesi iyi geliyor. Soğuk havada üşümesen de enerji kaybediyorsun ve şeker soğukla daha iyi savaşmana yardımcı oluyor.
- tırıp kan deveranını arttırmak hem soğuğu, hem de yorgunluğu uzaklaştırmada faydalı olacaktır bacaklara.
- Kardan korkma motosiklet karda iyi gidiyor. Fakat buz öyle değil. Buz olduğunu düşünce anlıyorsun.
- Buzda düşünce kuru asfalt gibi değil, kayıp öyle aynı hızla devam ediyorsun. Durmak için bir yerlere tutundum dedi Bora. Yoksa bir yere çarpana kadar öyle devam ediyormuşsun…
- Geçen araçlara dikkat etmeli, hele hele karşıdan geçen araçlara da. Zira bir geçiyor, “foşş” çamurlu kar banyosu yapıyorsun ve o çamur vizörü bildiğin kapatıyormuş.
“Aslında bu yukarıdaki deneyimlerden çıkan sonuç şu:
“Buzlanma ve karın yeni başladığı günlerde motosikletinle yola çıkma”
Sonuç
Soğuk hava ve gizli buzlanma
Gizli Buzlanma: görünmeyen tehlike
Kış şartlarını yaşadığımız bu günlerde, sizleri yollarda bizi bekleyen önemli bir tehlike konusunda bilgilendirmek ve uyarmak istiyorum. Gizli buzlanma yol üzerinde olan ama görünmeyen buzlanma türüdür.
Mavi buzlanma, saydam buz, kara buz gibi isimlerle adlandırılan bu olgu, bir çok kişinin kaza yapmasına sebep olmaktadır. Bir çoğumuzun farkında olmadığı bu durumu öğrenmek ve dikkate almak kış şartlarında yol güvenliğimizi arttırmak için önemlidir.
Hepimizin bildiği gibi su sıfır derece ve altında zaten donar. Bununla birlikte yol şartlarında buzlanma 6 dereceden itibaren başlayabilir. Çünkü o gün altı derece olacak demek, “Gün içerisinde en fazla altı derece olacak” demektir. Yani sabah, akşam, güneş görmeyen yerlerde hava sıcaklığı altı derecenin altında demektir. Dolayısıyla gizli buzlanmanın olacağını düşünerek planlama yapmak yol güvenliğimiz için şarttır.
Hava sıcaklığı donmaya yakın bir dereceye düştüğünde yol yüzeyindeki su donar. Yol yüzeyinde ince, mat ve hemen hemen görünmeyen bir buz tabakası oluşur.
Sürücü bunu farkedemez ve yolu kuru olarak algılar. Bu olay mavi buzlanma, gizli buzlanma, saydam buz yada kara buz olarak adlandırılır.
Gizli buzlanmayı nerelerde aramalıyız?
Deniz kenarı, köprüler, viyadüklerde.
Gölgelerde.
Rüzgarlı ve güneş almayan (ısınmayan) alanlar gizli buz için uygun alanlardır.
“Gölge, rüzgar ısıyı daha da düşürür. Bu nedenle gün içerisinde 6 diyorsa, sabah ve akşam, devamlı güneş görmeyen yerde buzlanma bekleyin.”
Gizli buzlanma varsa, boş bir otoyolda araç kullanırken hafif bir viraj alırken dahi birden aracınızın kaydığını hissedersiniz. Aniden 360 derecelik bir dönüş yaparak kendinizi bir hendekte bulabilir yada bariyerlere çarpabilirsiniz.
Saydam buz hemen hemen görünmez olduğundan son derecede tehlikelidir. Yol yüzeyi çıplak ve kuru göründüğünden sürücü normal hızda seyrederken kendini emniyette hisseder. Ancak beklemediği bir anda direksiyon hakimiyetini kaybeder.
Gizli buzlanmanın yoğunlaştığı yerler?
Yolda gizli buzlanma olduğunu nasıl anlarsınız ? Aşağıdakiler gizli buzlanma olasığını çok yükselten bazı yol durumlarıdır:
- Donma noktasının hemen üstünde ve altındaki dereceler.
- Bir gün önce yağan yağmur ve aşırı ayaz.
- Yol kaplamasının koyu ve mat görünmesi.
- Yolun ağaçlarla veya diğer engellerle gölgede kalan kısımları, örneğin doğu-batı yönündeki tepenin aşağı tarafı. Bu gibi bölgeler sabah güneşinin halen erişemediği alanları oluşturur.
- Köprüler, üst ve alt geçitler.
- Yolun, bir göl kenarını ve nehir yatağını takip ettiği nemli alanlar.
- Geçmişte saydam buzla karşılaştığınız yerler.
Köprüler, viyadükler ise ayrıca önem göstermemiz gerek noktalardır. Çünkü yoldan daha önce ve daha fazla buzlanmaya maruz kalırlar. Bunun sebebi, yoldan farklı olarak soğuk rüzgarın sadece yol üzerinden değil, altından da geçmesi ve köprüyü, viyadüğü daha fazla soğutmasıdır.
Bu yazı Kış | Motosiklet Sürüş Teknikleri | Püf Noktası kategorilerinde yayımlanmıştır.
Yağmurda Sürüş Tekniği
Yağmurda Motosiklet Sürüş Tekniği Nasıl Olmalıdır?
Yağmurda motosiklet sürüş tekniği çok kısaca ifade etmek gerekirse: bildiğmiz teknikleri daha yumuşak, daha zarif uygulamaktır; olay kısaca budur.
Kısa kısa notlarımızı paylaşalım:
- Yağmurun ilk 15-20 dakikası yolların en kaygan olduğu anlardır.
- İlk ipuçlarını gözleriniz verecektir tabi bakmayı ve gördüğünüzü değerlendirmeyi biliyorsanız. Yağ lekesi, bazen zift yaması, kum değişik yüzey malzemesi, mazot neredeyse görülmez ufak bir parıltı gibi görülebilir (lakin bakarsanız görürsünüz).
- Gölgeler tehlikeli bir engeli saklıyor olabilir, daha kötüsü yaratabilir. Çiğ yağan bir gecenin sabahı gölgede kalan bölümler henüz kurumamış olabilir ve güneş henüz üzerine düşmediği için parlayıp sizi ikaz etmesi de mümkün değildir.
- Tecrübe size görünmeyen bölümlerde ki olası tehlikelerin varlığı hakkında bilgi verecektir.
- Polarize güneş gözlüklerinden sakınınız bunlar parıltıları yok ederek sizin ikaz almanızı engelleyeceklerdir.
- Koku almaya çalışınız.
- Bilhassa mazot aşırı kaygan bir malzemedir. Mümkünse etrafından dolaşınız. Eğer üzerinden geçerseniz mümkün olduğunca dik ve yavaş geçiniz ve geçtikten sonra ihtiyatlı olunuz çünkü lastiklere sıvanan atık geçtikten sonra da bir müddet daha yol tutuşunuzu olumsuz yönde etkilemeye devam edecektir.
Kaygan Alanlara Dikkat!
- Mazgal kapakları ve mazgal delikleri ıslandıklarında çok kaygandırlar.
- Yol işaret boyaları birçok kereler boyandıkları için yükselerek neredeyse plastik gibi olurlar ve kaçınılması gereken kaygan alanlardır. Bilhassa ıslanınca çok kaygan olurlar.
- Asfalt çatlaklarına dikkat ediniz. Bunlar bilhassa zift yamaları ile doldurulduğunda koyu siyah renkte bir iz yaparlar ki kaçınılması gereken yüzeylerdir. Bu yüzeyler bilhassa ıslakken dik geçilmeli üzerlerinde kıvırma, yatma yapmaktan ve sert gaz vermelerden kaçınılmalıdır.
- Ön tekeriniz bir yol çukuruna düştüğünde o an ön frene dokunmaktan kaçınınız. Bu durumda ön teker bir miktar yanlayacağı için (negatif trail) ön freni sıkmak kazaya sebep olabilir.
- Kum döküntüleri ve bilhassa killi çamurlarda kamyon ve diğer vasıtaların yaptıkları kaygan izler (oluklar) çok tehlikelidir. Bu izler lastiği adeta ters tarafa teperler. Buralarda da yavaşlayınız, motoru önceden dik konuma getiriniz ve mecbur olduğunuzdan fazla bir gaz verme işlemi yapmayınız.
- Genellikle kavşaklar yağ döküntülerinin fazla olduğu yerlerdendir. Yine araçların yavaşlayıp sıra bekledikleri köprü, araba vapuru, fast food, benzin istasyonları bu tip yerlerdir. Ayrıca dönemeçlerin dış tarafları yağ ve lastik birikintilerinin fazla olduğu yerlerdir. Buralarda her an kaygan bir alana girebileceğinizi bilerek ona göre ihtiyatlı yaklaşılmalıdır. İhtiyattan kast edilen yumuşak gazlama ve fren, kıvırma ve kontra hareketlerinden kaçınma, motorun hızını kontrol edilebilir seviyelerde tutarak dik konum da sürüş yapmaktır. Tabi birde takip mesafenizi iki misline çıkarınız. Yine kaygan zeminlerin varlığını yeterince önceden görebilmek için ileriye bakış tekniğini uygulayınız ve gazı erken kesiniz. Yine kaygan zeminlerden geçerken elleriniz elcikler üzerinde rahat bir durumda tutuş yapmalıdır.
Islak Zeminde Sürüş Prensipleri
Bir çok sürücü için kaygan zeminde sürüşlerde büyük problem:
- Lastiklerinin Tutunma Sınırlarını Bilememeleri ve
- Frenleri Ne Kadar Sert Sıkabilecekleri Hakkında Kesin Bir Kanıya Sahip Olmamalarıdır.
Bir çoğu hızını gereksiz oranda azaltır. Halbuki yolun yüzeyi düzgündür ve tutunma yağışın başladığı ilk dakikalardan sonra iyileşmiştir ayrıca trafik yoktur, görüş iyidir.
Yağmurun yarattığı ıslak zeminlerde de olsa makul bir ilerleme hızı emniyet için gereklidir. Belki kuru zemindeki ilerlemeler kadar hızlı değil ama çok da yavaş değil. Trafikte diğer sürücülerle birlikte akmazsanız onlar sizi sıkıştırarak zor durumda bırakacaktır. Tabi uygun frenleme mesafesi bırakmayı ve ileriye dönük plan yapmayı ihmal etmemelidir. Islak zeminde önlem iyidir ama öbür sürücülere yük olmamak kaydıyla. Eğer yağmurda sürüşün limitlerini ve tehlikelerini biliyorsanız aslında çok zevkli bir sürüş olabilir.
Tutunmayı Araştırma
Yol tutuşu ıslak zeminde nasıl etkilenir?
Sağ duyunuzu kullanın. Yol yüzeyine bakın, yağmur uzun zamandır mı yağıyor?
Islak zeminler elbette kuru zeminlerden daha az tutunmaya imkan verir. Bu yüzden yatış açınızı azaltmak ve frenleme mesafenizi artırmak zorundasınız. Ama yol yüzeyini yıkayan yağmur, yüzey düzgünse ve lastiklerinizde iyi ise yoldaki yağlanma, asfalt gözeneklerin aşınmış lastik partikülleri ile kapanması gibi tehlikeleri de yıkayıp atacağı için size yol tutuşu açısından bir artı faktörde de sunar.
Yağmurda motosiklet sürüş tekniği sadece yavaşlamayı içermez. Aksine fark etmede, değerlendirmede hızlanmayı söyler.
Daha çok bakın, daha çok görmeye çalışın; yol yüzeyine ayrıca dikkat edin.
Problem yüzey düzgün değilse ve kirliyse başlar. Yol yüzeyi konusunda sizin yapabileceğiniz bir şey yoktur. Olduğu gibi sürmek zorundasınızdır. Yol yüzey kalitesi bu günlerde kötüleşmekte ve düzgün yüzey bulmak neredeyse hayal durumunu almaktadır. Bozuk yüzeyler artık genelleşmekte sanki bir kural olmaktadır.
İleriye bakın. Yol yüzeyinin üzerine doğru ve ileri. Yüzey değişmelerini önceden fark edin ve gerekli önlemleri alın, reaksiyonlarınızı uyarlayın. Yol ortasındaki çatlaklar tehlike işaretidir. Renk değişmeleri yamalar veya derin çukurlar olabilirler. Bunlar tehlikelerdir. Parlak zeminler ıslak yamalardır genelde ve çok kaygandırlar.
Motorunuzun bazı yüzeyler üzerinde diğerlerinden daha fazla kaydığını göreceksiniz. Kuru olduklarında iyi bir sürüşe imkan veren bazı yüzeyler ıslanınca sürüşe hiç izin vermeyebilirler. Bazı yüzeyler ıslak yada kuru vasat bir tutunma sunarlar bazıları ise yarış pisti kalitesinde olabilirler. Zor duruma düşmeden önce hangisinin ne sunduğunu bilmek gereklidir.
Hangi Yüzeyler Islak Olunca Kaygandır?
Yağmurda motosiklet sürüş tekniği, aşağıdaki noktalarda daha da dikkatli olmamız gerektiğini özellikle vurgular. Altın kural: daha zarif, daha yumuşak komutlar verin.
- Metal mazgal kapakları
- Kedi gözleri (yola gömülen metal tiptekiler)
- Beyaz boyalarla yada sarı boyalarla çizilmiş yol işaretleri
- Katran dikişleri
- Cilalı ve aşınmış yol yüzeyleri
- Yapraklar ve diğer serpintiler
- Yağlı ve mazotlu yüzeyler (kuru iken de kaygan olan bu yerler ıslanınca daha da kaygan olurlar. Gökkuşağının renkleri verirler).
Tüm yukarıda sayılanlar ıslanınca parlarlar. Bu sebeple genel olarak denebilir ki parlayan yüzeylerden kaçınınız. Bilhassa mazot yağmurda gök kuşağı renklerini verir ve çok tehlikelidir. Mazot döküntüsü dönüş yapan bir motorcu için büyük oranda kaza riski yaratır. Bu yüzden üzerinden geçilmemeli, bu mümkün olamayacaksa çok yavaş ve dik konumda geçilmeye çalışılmalıdır.
- Trafik ışıklarının yada dur işaretinin olduğu alanlarda ki teker izleri arasında kalan bölgeler
- Benzin istasyonu, sanayi çarşısı gibi alanlar ve bunların giriş çıkışları
- Ağır vasıta trafiğinin yoğun olduğu yollar
- Kavşak dönüşlerinde savrulmanın aksi yönündeki alanlar
- Göbekli kavşaklar
- Paralı geçiş gişeleri
Yağ ve mazot birikimlerinin çok olduğu aşağıdaki alanlardan olabildiğince sakınınız:
Tehlike asfalttaki mazottur. Avrupa Sürücüler Organizasyonu FEMA’nın yayınlarına göre motosiklet kazalarının %10 unun sebebi yola dökülen mazotlardır. Burnunuzu kullanın ve gök kuşağı renklerini yansıtan ıslak zeminlerden sakınınız.
Genelde yollar kısa bir yaz sağanağının ardından çok kayganlaşırlar. Kuru havalarda yoldaki yağ döküntüleri, aşınmış lastik partikülleri zemini zaten kaygan bir hale getirir. Kısa süren yaz yağmurları ise bu malzemeyi adeta sabunsu bir kıvama getirirler. Halbuki uzun süreli yağışlar bunları yıkayarak yüzeyi temizler ve yol tutuşunu artırır.
Yüzeylerdeki normalden fazla su miktarlarına dikkat ediniz.
Sel gelmesi yada aquaplaning denen ıslak kayma yada su üzerinde aracın yükselerek kendi gövdesi üzerinde kızaklaması olayı ile karşılaşabilirsiniz. Tepelerden ve vadilerden geçerken suyun yola getireceği çamur, çakıl gibi döküntülerin varlığını ön görünüz, bu size sürpriz olmamalıdır. Yoğun yağışların hemen sonrasında inişlerde yolların dip kısımları derin sularla dolmuş olabilir. Siz bu noktalara çok hızlı girerseniz kontrolü kaybedebilirsiniz. Bunun için direklere, yol işaretlerine hatta posta kutularına bakarak yollardaki su derinliklerini tahmin etmeye çalışınız. Topraklaşmış kil zeminler derin bir çukuru saklıyor olabilir, uzak durunuz.
Yoğun Yağmur Altında Sürüş
Yoğun yağmurda da motosiklet sürüş tekniği aynıdır, farkı daha da zarif, daha da yumuşak olmaktır; özellikle verdiğimiz komutlarda.
Görüş yoksa sürüş durmalı; görüş mesafesi düşmüşse tehlike çok yakında demektir. Sağa çekin, mola verin; sizden değerli bir sürüş olamaz…
Yağmur sürüşünün anahtarı düzgün sürüştür. Yumuşak hareketlerle sürüş yapılmalıdır. Ani yön ve hız değişimlerinden kaçınılmalıdır. Yumuşak düz sürüş yapmak, en az sayıdaki kumanda hareketleri ile sonuca ulaşmaya çalışmak en iyisidir.
Hızınızı düşürünüz. Sert frenlemelerden kaçınınız. Sürüş esnasında arka freni öncelikle kullanınız. Ön freni arka frenden sonra kademeli devreye sokunuz. Normal havalardakine kıyasla daha öne doğru oturarak ağırlığınızı ön tekere aktarınız. Bu lastiğin yere temas alanını büyüterek düz sürüş dengesine olumlu katkı yapar.
Yanlış yerde yanlış sürat yada yakın takip kötü bir fikirdir. Islak zeminlerde frenleme mesafeniz iki mislini çıkar bunu hiç unutmayınız. Fren yapmak yumuşak ve kademeli bir tarzda olmalıdır. Takip mesafesi iki misline çıkarılmalıdır. Süspansiyonlarınızı dengede tutmak yol tutuşunu olumlu yönde etkiler. Bunun derecesi sizi şaşırtacaktır. Ani ve sarsıntılı kullanışlardan kaçınınız.
Gaz verirken yumuşak olun ve vites yükseltmelerini erken yapın. Bu arkanın fazla gaz verilerek patinaja girme riskini önler ancak motor devrini de çok fazla düşürmeyin. Bazı motorların devri düştükten sonra tekrar canlanması zordur yüksek gaz oranı ister ki bu da motorunuzun spin atmasına(dönmesine) sebep olabilir. Bilhassa yol yamasına lastiği vurursanız ve arka teker boşta dönmeye başlarsa verdiğiniz bu ekstra gaz motoru ve tekeri beklenmedik şekilde sert bir şekilde döndürerek yamanın uzak kenarında dahi yol tutuşunun gerçekleşmesini engelleyebilir. Motoru, ıslak zeminlerde kendi uygun devir aralığının üst seviyesinde değil alt seviyesinde tutunuz. Mutlaka motor süratinizi yol süratinize uygun hale getiriniz. Bunun için vites küçültürken motor devrinizin farkında olunuz.
Islak Zeminde Dönüş
Doğru viraj tekniği kuru zeminde olduğu gibidir fakat bu tekniği doğru uygulamak yağışlı havalardaki ıslak zeminlerde daha bir önem kazanır. Tüm frenlemenizi düz bir hatta tamamlayınız, frenleri bırakınız, süspansiyonların yerleşmesine izin veriniz, yumuşak bir tarzda dönünüz, hafif gaz vermeyi unutmayınız. Bu gazlama düzgün olarak tüm dönüş boyunca sürmelidir, bu hareketiniz aynı zamanda dönüş sırasında geciktirilmiş dönüşe(yatışa) başlamak demektir. Bu durum arka tekeri yükleyerek ön tekerin döndürme işlevini yapmasına izin verir.
Debriyajı ve frenleri tamamen bırakmadan dönüşe başlamayınız. Dönüşlerde motoru fazla yatırmayınız. Bir üst vitesle kullanın ve takip mesafenizi artırınız. Sert, ani hareketlerden kaçının çünkü kaygan zemindesiniz. Motor freni yapmaktan kaçınınız. Ön freni sert kavramak onu bloke etmektir. Daha yumuşak bir sürüşle viraja girmenin en iyi yolu frenler ve debriyaj tam bırakılmış, ağırlığınız arkaya aktarılmış ve hafif bir gazlamayla beraber yapılan giriştir.
Yatmış durumda iken çok yumuşak ve düzgün bir şekilde gaz verin, motorun boşta gezinti yapar durumuna girmesini engelleyecek kadar. Çıkışta motoru dik konuma getirdikten sonra biraz daha fazla gaz verebilirsiniz. Dik konumda düz hatta giderken patinaja giren lastik kontrol edilebilir ama yatmış durumda bu aşırma düşüş(high-side) kazası demektir. Kuru zeminlerdeki dönemeçlere yavaş girip hızlı çıkmak tekniği ıslak zeminlerde geçerli değildir.
Tahmininizden fazla yatabilirsiniz. Ancak ani ve sarsıntılı hareketlerden kaçınmak gereklidir. Dönüş tekniği kuru zeminlerdeki gibidir sadece hattınızı daha geniş seçin ve hareketleriniz yumuşak olsun.
Bir çok sürücü yatışı erken yapar buda onların virajın ortasında hattan çıkmamak için fren yapmalarını icap ettirir. Doğru yatışa(dönüşe) başlama noktasına yaklaşırken psikolojik olarak geç kalınıyor gibi bir hisse kapılan sürücü panikle motoru doğru dönüşe başlama noktasından önce yatırarak dönüşe erken girer. Bu hareket ıslak zeminde kuru zemine kıyasla çok daha tehlikeli bir durumdur. Erken dönüşe başlamak yolun yarısından itibaren dönüş hattından sapmalara sebep olur. Islak zeminde yavaş gir hızlı çık kuralı geçerli değildir. Yatışa başladıktan sonra tekrar kalkışa kadar başka kumanda vermek durumunda kalmamak sizi bu iki nokta arasında tam bir doğru üzerinde tutar. Yatışla tekrar kalkış noktası arasında tekrar kumandalarla dönüşe müdahale zorunluluğu sizin iki nokta arasındaki gidiş yönünüzün doğrultusunu kırarak, müdahale noktasında itibaren gidiş hattınıza bel verdirir. Islak zeminde bu çok tehlikelidir.
Islak zeminde dönüş yaparken fren yapmak zorunda kalırsanız arka freni hafifçe kullanın ve ön frenle çok dikkatli olun. Ön fren daha fazla tutuş sağlayabilir ama kilitlerseniz kaza demektir. Arka ıslak zeminde kilitlenirse genellikle freni bırakıp debriyajı çekmede yeterince hızlı olabilirseniz motor hafif sarsılır ama high-side olmazsınız.
Açıklamalar
- Apeks noktası: Dönüşün tam orta noktası. Çıkışın görüldüğü nokta. Apekslemek: Motoru yatmış durumdan dik duruma ve dik durumdan yatmış duruma getirmek.
- Aquaplaning yada hidroplaning denen aracın su birikintisine girmesiyle yerden kesilmesi olayını tetikleyen başlıca faktörler şunlardır:1. Lastiklerin genişliği, 2. Lastik diş derinliğinin azlığı, 3. Düşük lastik havaları, 4. Motosikletin hızı, 5. Suyun derinliği
- Not: Bu durumda frenlere dokunmadan gaz tamamen kesilerek lastikler tekrar yerle temas edeceği alana girinceye kadar motosiklet yere dik konumda tutulmaya çalışılmalıdır.
Özgün bağlantıya gitmek için tıklayınız.
Yağmurda Motosiklet Sürerken
Yağmurda motosiklet sürüşü yazmak gibi bir niyetim yoktu ama sıradan bir Bodrum Datça yolculuğu yapacağız derken, ağır sağanak her şeyi değiştirdi.
İşte birikenler:
- En ağır şartlardaki yağmurda bile sürüş yapmak mümkündür.
- Yazlıklarla yakalanırsanız elektronik cihazlar, cüzdan, ruhsat vb. nesneleri korumak için motosikletin bir yerinde ufacık bir poşet bulundurun; çok işe yarıyor.
- Ayaklarınız ciddi su alabilir, ilk benzinlikten, bakkaldan, bir yerden bir çift naylon poşet çok işe yarar.
- Yağmurun vuruşu kaskta çok güzel ses çıkarıyor.
- Şehirler arası yollarda yamaçlardan yola inen:
- su,
- çamur,
- taş, toprak, kayalar beklenen anormalliklerdir; unutmayın ve gözlerinizle bu tür sıra dışı olayları arayın.
Karşı şeritten gelen su akıntısına karşı dikkatli olun. Bazen karşı şeritten ters yönde yanınızdan geçen araçlar size de su perdesi atarlar. Bundan korkmayın, hazırlıklı olun.
Kask
- Kask içi buharlanmaya karşı,
- vizörünüzü bir “tık” kaldırırsanız faydasını görürsünüz,
- neopren ya da sentetik ve ağız ile burun kısmını kapayan balaklavalar, kask içi maskeler buğulanmayı arttırır.
- Kask camınız (vizörünüz) çok ıslanırsa ve ya damlalarla kaplanırsa:
- başınızı sağa ya da sola çeviriniz rüzgar yardımcı olacaktır (sürüş halinde olduğunuzu unutmayın ve yoldan kopmayın)
- motosikletin rüzgarlığının (ön camın) arkasından çıkarsanız aldığınız rüzgar artar ve gelen ek akım ile damlalar yer değiştirir / vizörden gider. Bunun için peglerin üzerinde ayağa kalkabilirsiniz.
- Kask camınız çamurlanırsa elinizle silmeyi de-ne-me-yin. çamuru dağıtarak görüşünüzü daha da kötü hale getirirsiniz. Sakince sağa çekin ve bir bez ile silin.
Eldivenlerinizi tanıyın. Bir çok motosiklet eldiveni, işaret parmağının yan tarafı temizlik için yumuşak ya da tüylü yapıya sahiptir. Öyle ise hareket halinde iken işaret parmağınızın yan (dış) tarafı ile vizör temizliği yapın.
- Bedeniniz için en işe yarar su korumasını battal boy çöp torbası ile sağlayabilirsiniz.
- Araç sollarken unutmayın:
- tam aracın (daha doğrusu tekerleklerin) yanından geçerken görüşünüzü kısıtlayacak bir su bulutundan geçeceksiniz, bu özellikle büyük araçlarda daha da etkilidir,
- sollama yapmadan önce önünüzdeki alanda su birikintisi var mı yok mu bir kez daha kontrol edin, sollama sırasında su birikintisine girmeyiniz.
- Reflektif ve neon, fosforlu (sarı ya da turuncu) yelek / kıyafet görünürlüğünüzü çok ciddi derecede arttırır, giyin.
Soğuk ve Islanma
- Islandı iseniz inat etmeyiniz. Soğuğun etkisini hafife almayın, üşümek sizi on eş dakikada zatürre başlangıcına taşıyabilir. Risk almayın.
- Üşüyorsanız inat etmeyiniz. Belki su içinize geçmedi fakat içi kuru dışı ıslak bir kıyafet yüzey ısısı düşeceğinden sizi yine de ciddi derecede üşütür.
diğer kış ve yağmur/çamur yazıları için tıkla: #motosikletkış
Kaskınız Rüzgar Aldığında
Bir çoğumuz kask alır ve kullanmaya başlarız. Oysa birçok kaskın vizörü ayarlanabilir bir şekilde tasarlanmıştır, ve kafamıza uygun bir şekilde ayarlanması gereklidir. Eğer kaskınız rüzgar alıyorsa, ve bu rüzgar hızınızla birlikte artıyorsa, vizörünüz ayarsız demektir. Kaskınız rüzgar aldığında rahat sürüş yapamazsınız. Boşluk hem esinti, hem de ses yapar; dikkatinizi dağıtır.
Hızlı çözüm: selobant
Yolda iseniz özellikle kış aylarında gözünüze ağrı sokacak kadar rahatsız olabilirsiniz. Yolda ayarla uğraşmak yerine her yerden bulabileceğiniz çözüm bant olacaktır.
Kaskınız kaskınız rüzgar aldığında en kolay çözüm, bir bant alarak vizörün etrafını bant ile dönmektir, işe yarayacaktır.
Görselde kask ile vizörün birleştiği hattı görüyorsunuz. Ayarsız kasklarda bu kısımda boşluk oluşur. Sizin kaskınızda da varsa emin olun, ayar yapmak zorundasınız.
Ayar yapmak için vizörünüzü çıkarırken dikkat edin. Bazı vizörleri zorlarsanız, kırabilirsiniz.
YouTube’da kask modelinizi “visor, windshield” kelimeleriyle birlikte aratırsanız söküm-çıkarma videsunu bulabilirsiniz.
Ama işin bir de bu yönü var: doğru teknikle çözüm.
Kask vizör ayarı
Kask masada dururken her şey iyi görünebilir ama unutmayın ki esas olarak kafanıza taktığınızda son şeklini alır. Bunun sebebi kafamızı taktığımızda bazı noktaların esnemesidir.
İşte bu yüzden kask ile vizörün birleştiği noktalarda ayar imkanı bulunur.
Vizör ayarı nasıl yapılır?
Vizör normal şartlarda kapandığında fitilin üzerine biner ve rüzgar sesini engeller. Siz de öncelikle vizör kapalı konumda iken fitilleri tam öpüp öpmediğini kontrol ediniz ve açık kalan (yani fitile basmayan) noktasını belirleyin.
Vizörünüzü dikkatlice ve kullanım talimatına uygun bir şekilde çıkarın.
Ayardan sonra vizörünüzü takıp fitile tamamıyla bir uçtan bir uca oturup oturmadığına bakın.
Not: Ayarı oturttuktan sonra çok yüklenmeden vidaları sıkmayı unutmayınız.
Ayara Rağmen Rüzgar Alıyorsak?
Bir bant alın vizörünün etrafını bant ile dönün, işe yarayacaktır.
Sonuç
Selobant ile rüzgar alan kısmı kapamak en kolay çözümdür. Sürüşünüz bitince vizörün kaska bağlandığı noktalardan* ayarını yapın. Doğru ayar vizör ile kaskın tam örtüşmesidir.
* ayar noktası görseldeki siyah kısımda bulunmaktadır.
Vizör (şeffaf kısım) ayarı olan bir parçadır ve zamanla ayarı kaçar. Bunun sonucunda kask gövdesi ile vizör (şeffaf kısım) arasında boşluk oluşur. Bu boşluk genelde üst tarafta oluşur. Dikkatli bakılırsa kaskın vizörle birleştiği yerde fitil olduğu görülür. İşte vizör bu fitile tam basacak ki sızdırmazlık sağlansın. Boşluk oluştuğunda kaskın içine hem rüzgar hem de ses alır.
Yolda başınıza geldiyse bantla geçici çözüm olur ama vizör ayarını ilk fırsatta yapıp kurtulun.
Bazı modellerde (görseldeki gibi) ayar bölümü gizli olabilir, fakat her kaskta, vizörün oturduğu kısımdan ayar yapılır.
Ayarı vizörün kaska bağlandığı noktalardan yapacaksınız. Bunun için tornavidaya ihtiyacınız olacak. Kaskın her iki tarafındaki, vizörün oturduğu parçalarda ileri-geri, yukarı-aşağı konum ayarı vardır. Doğru ayar, vizör ile kaskın, kapalı konumdayken ve kafanızdayken tam örtüşmesidir. Kaskın ayarını kafanızda değilken yapın ve özellikle üst kısmında boşluk olmayacak şekilde ayar yapın. Daha sonra giyin ve cep telefonu kameranızı kaskın üstünde tutarak kask ile vizörün, kask kafanızdayken boşluk olmadan oturduğunu kontrol edin.
* Siyah kısımdan ayar yapılır
Bu yazı Kış, Püf Noktası kategorilerinde yayınlanmıştır