Triumph Scrambler 1200 XC 10 bin km. uzun dönem test

Yazar: Bora TANIK

Triumph, Scrambler 1200 XCmodeli ile retro motosiklet segmentini tekrar canlandırmayı başardı. 2000’li yılların ortasından itibaren hayatımıza giren ikonik bir model retro’lar. Bu yıllardan itibaren dünyada retro-modern motosiklet furyası başlamış oldu. Ve beraberinde bu motosikletlerin modifikasyonu ile birlikte yeni markalar ve akımlar ortaya çıktı.

Retro motosiklet, “eskiye öykünen” demek. Eski motosikletler gibi görünen ama teknolojiyi ihmal etmeyen modeller bunlar.

Triumph Scrambler 1200 XC ile tanışmam

İlk kullandığım scrambler karbüratörlü 900 cm olan versiyondu ve çok canlı bir motora sahipti. Yakın bir arkadaşım yüklü olarak eşi ile birlikte o motosikletle Bodrum’dan Cape Town’a yolculuk yaptı. Hiç arıza yaşamadı ve yolda kalan bir çok dev enduro motorun aksine, hedefe ulaştı. Taş gibi hissettiren ve hem yolda hem arazide ilerleyebilen bir motosiklet bu. Bu sebeple enduronun atası olarak da sayabiliriz. Karakteristik olarak yükseltilmiş ve yana alınmış süperpoze tüfek şeklinde egzozları var. Ve binek motora göre uzun süspansiyon salınımı sayesinde birçok engeli aşabilen bir motosiklet türü scrambler.

Günümüzde hem 900 hem de 1200 cc. olarak Euro 5 uyumlu enjeksiyonlu motorlarla üretilen model yüksek satış rakamlarına ulaşmayı da başardı. Sahibi olduğum XC diğer 1200 cc. olan XE modeline göre biraz daha yol odaklı. Yine de 21 inç ön jant ve enduro lastiklerle geliyor. Klasik görünümünü korurken teknolojik tüm yenilikleri içinde barındıran modelde yok yok adeta. Hız sabitleme, elcik ısıtma,

Bluetooth bağlantısı ile telefon kontrolü, navigasyon, elektronik sürüş modları ve bunun gibi tüm kolaylıklar mevcut.

Her iki modelinde de standart olarak arkada ful ayarlı çift Öhlins amortisör mevcut. Ön tarafta ayarlı ters teleskopik Showa amortisörler görev yapıyor. XE modelinde ön süspansiyon salınım yüksekliği biraz daha fazla. Dolayısı ile biraz daha zor arazi şartlarına da girebiliyor. Her iki modelde de önde çift diskli Brembo Stylema fren sistemi var. Arkada yine Brembo tek diskli fren sistemi ve Brembo Mastercylinder fren maneti ile geliyor. Görüntü ve tarzından beklenmeyecek bir fren performansı VAR Scrambler’da. Adeta üst sınıf enduro motosikletler gibi yol tutuş ve duruşa sahip yani. Retro motosiklet hakkını veriyor. Klasik görünümü en üst sistem teknoloji ile birleştiriyor.

Sürüş modları

Sahibi olduğum XC modelinde Yağmur, Yol, Spor, Sürücü ve Macera (Arazi/Adventure) sürüş modları mevcut. XE modelinde ilave olarak Enduro Pro sürüş modu da var. Bu mod, arazi performansında artış sağlıyor. Rider modunda ayarları kendinize göre yaparak motosikletin kullanımının kişiselleştirebiliyorsunuz.

Sele ve konfor

Sele uzun yollar için yeterince alan sunarken, artçılı sürüş için de yeterince konfor sağlıyor. Eşimle yaptığımız sürüşlerde 2 saat durmadan bindiğimizde bile sıkıntı yaşamadık. Bacağın iç tarafından geçen egsoz sistemi de sıkıntı yaratmadı. Yüksek egzozlar sadece yazın bacağın iç tarafını rahatsız ediyor. Ama o da çok değil.B u arada ülkemizde bu motorları modifiye eden Bunker Custom bu sorun için bir heat shield ( sıcaklık kalkanı ) geliştirmiş, tek bir vida ile montajı yapılabiliyor ve bu etkiyi oldukça azaltıyor.

Triumph Scrambler 1200 XC için üretim ve parça kalitesi çok yüksek. Tüm kontrol düğmeleri alttan aydınlatmalı. Göstergeler çok okunaklı ve ışığa duyarlı. Deri koltuk, çelik fren hortumları, aluminyum komponentler derken baştan aşağı birinci sınıf bir motosiklet sahibi oluyorsunuz.

Yol tutuş ve sürüş konforu

Triumph Scrambler 1200 XC, mavi, ön taraf, sağ taraftan

Yol tutuşu sınıfındaki diğer uzun şasesi motorlara göre oldukça başarılı. Uzun amortisör salınımına rağmen dalma yapmıyor. Geniş gidon sayesinde kombine virajlarda motorun ağırlığını hissetmeden sağdan sola, soldan sağa kolayca yatırabiliyorsunuz. Ben sık sık Bodrum-Fethiye yapıyorum. Bu yolda tali, virajlı yolları tercih ediyorum. Daracık yollarda bile büyük keyif alıyorum.

1200 cc. olmasına rağmen 90 beygir civarı bir güç sunan motosiklet 110 Nm’yi aşan torku’yla etkileyici. Alt devirlerde bile çok güzel ve heyecanlı bir çekiş ve ivmelenme var. Viraj çıkışlarında ise yüzünüzde gülümseme bırakıyor.

Egsoz sesi müthiş.

Egzoz yüksekliği çok iyi ayarlandığı için standart halde hem kimseyi rahatsız etmiyor. Ama görüntüsüyle de tüm kafaları size çevirtiyor. Sürücü için ise tam bir senfoni diyebilirim. Gerçek bir motosiklet sürdüğünüzü hem gerçekçi hem de sportif şekilde hissettiriyor.

İki silindirli motor, el uyuşturacak bir titreşim yaratmıyor. Beklentilerin aksine uzun süre keyifle kullanmak mümknü bu motosikelti. Elcik ısıtmanın düğmesi de manetin kenarında çok kibar bir şekilde konumlandırılmış. Kullanımı çok pratik ve aynı zamanda 3 kademe ile yeterli ısı konforunu sağlıyor.

Tüketim

Benzin tüketimim on bin kilometre ortalamasında 4.95 litre/100 km. olarak yansıdı. Sürüş olarak çok yüksek süratleri tercih etmiyorum , geniş şehirlerarası yollarda 120-130 civarı kullanmayı tercih ediyorum, sollamalarda gerekli sürate yükselip tekrar aynı ortalamalara dönüyorum. Bu sürüş için makul bir yakıt tüketimi olan motosiklet ortalama 300 km. menzil sunuyor.

Tarz olarak çıplak bir motosiklet olduğu için rüzgar koruma için extra yolculuk camı vs takılabilir ama ben motorun tarzına yakıştıramadığım ve rüzgardan rahatsız olmadığım için küçük bir alüminyum deflektör ekledim aksesuar olarak.

Fabrika verilerine göre tüketim ise 100 km.’de 4,6 litre.

Arazi sürüşü nasıl?

Triumph Scrambler 1200 XC, yeşil, önden

Bir kaç kez arazide de sürüş yaptım. Taktığım dişli lastiklerle çok rahat bir şekilde enduro kullanan arkadaşlarımın geçtiği yollarda onlara eşlik ettim Triumph Scrambler 1200 XC ile.

Hatta bazı noktalarda motor bloğunun yere yakın olmasından dolayı sağladığı extra denge avantajıyla bazı geçitleri daha rahat aştım.

Büyük motor bloğu en aşağıda konumda. Ağır olmasına rağmen yüksek bir denge sunan motosikleti kullanmak oldukça kolay.

Ben sadece motosiklet kullanıyorum. Sıkça motosiklet de değiştiiyorum. Buna rağmen bu motoru satmamaya karar verdim ve Bunker Custom sayesinde güzel aksesuarlar ile kişiselleştirmeye başladım ve şimdi daha da çok keyif alıyorum.

Özellikle Triumph marka ve retro bir motosikletiniz varsa komple ve parça parça da olsa kişiselleştirme için kendilerini tavsiye ederim.

Sonuç

İstek ve beğenileriniz klasik görünen modern bir motosikletten yana ise: Triumph scrambler bunun için en iyi seçenek olabilir. 900 ve 1200 cc .seçenkleri ile hem bütçe hem de boyut olarak geniş bir yelpaze sunan marka, bu kategoride dünya çapında da yakaladığı büyük başarının tesadüf olmadığını gösteriyor.

Teknik özellikler

  • SCRAMBLER 1200 XC (MY23)
Motor ve Aktarım
TürSıvı soğutmalı, 8 kapaklı, üstten tek egzantrikli,270° krank açılı, paralel ikiz motor
Hacim1200 cc.
Sıkıştırma11.0:1
Azami güç90PS/ 89 beygir (66.2kW) @7,250 devir/dakika
Azami Tork EC110 Nm @ 4500 devir/dakika
BeslemeÇok noktalı, sıralı, elektronik yakıt püskürtme
EgzozBrushed 2 into 2 exhaust system with brushed high level silencers
AktarımX ring zincir
DebriyajIslak tip, çok plakalı, kaydırmalı debriyaj
Vites6 oranlı
BOYUTLAR & AĞIRLIKLAR
Gidon Genişliği840 mm.
Aynalar hariç yükseklik1200 mm.
Sele yüksekliği840 mm.
Teker aralığı1530 mm.
Çatal açısı25.8 º
İz121 mm.
Depo16 litre
Islak ağırlık230 kg.
Özellikler
Motor1200cc iki silindir motor Euro5
SüpansiyonTam ayarlı Showa ters çatal. Öhlins uzun yollu arka süspansiyonlar
FrenlerBrembo M50, değiştirilir ABS modları
DebriyajTork yönetimli (kaydırmalı) debriyaj
Sürüş Modları5 sürüş modu: Road, Rain, Sport, Sürücü ayarı, Off-Road özellikli
Çekiş KontrolElektronik gaz kolu. Seçimli çekiş kontrol.
GöstergelerÇok işlevli gösterge paneli. Kişiselleştirilebilir TFT ekran
BağlantıMy Triumph Bağlantı Sistemi (ekstra)
Servis aralığı16’000 km / 12 ay
Anahtar sistemiAnahtarsız çalıştırma, tek düğmeli cruise control, sele altı USB şarj, aydınlatılmış düğmeler

Bu yazı Motosiklet Tanıtım kategorisinde yayınlanmıştır; kategorinin diğer yazıları için buraya tıklayabilirsiniz.

Ducati Scrambler Desert Sled

DUCATI DESERT SLED kapak

Desert Sled EICMA 2018’de Yeni Boya Şeması İle Görüldü

Ducati, Scrambler serisinin Desert Sled modelinde araziye çıkmıştı. 75 beygir civarı ile yeterli güç, güncel ve araziye uygun yapı, şehir içinde de göz alıcı görünüşü ile değişiklik arayanlar için iyi bir seçenekti.

bell desert sled kask
Bell marka Desert Sled kaskı

#EICMA2018’deki Ducati Desert’de yenilik yoktu ama yeni boya şeması bu modeli yine öne çıkardı. Bell kasklarının tarzındaki renk seçimleri ve genel hava, Desert Sled’in beyaz-kırmızı renklerle sahip olamadığı bir havayı getirmiş.

Ducati Scrambler Çöl Kızağı Rengi

Genelde yeni renk şeması çok da önemli değildir (tabii ki arada Tiger800’ün efsane yeşim rengi gibi renkler müstesna). Yine de söylemek lazım ki Ducati, EICMA gibi fuarlara yakışır bir lezzet yakalamış bu siyah-sarı renk tercihi ile.

Ducati Scrambler Çöl Kızağı Rengi

Seçilen renkler tanıdık birleşime sahip ve o kadar da 80’ler ki aslında 🙂 Tabii ki genç okuyucular seksenleri görmediği için yabancı kalabilirler bu lafıma ama “Ben bir yerden biliyorum bu renkleri?” diyeceklerdir yaşı otuzun üzerinde olan takipçiler…. Ben de aynı hisle: “Çok tanıdık, nereden biliyorum acaba?” derken yabancı #motosiklet sitelerinden birinde Desert Sled yazısında aşağıdaki videoyu paylaştıklarını gördüm ve dedim ki: “İşte bu! Bu renkler Magnum’dan bildiğimiz renkler… (Magnum, eskilerin dizisi idi ve baş roldeki Tom Selleck pek ünlüydü o zamanlar. Aşağıdaki videoda helikopterin renk şeması Desert Sled ile aynı 🙂

Gelelim Desert Sled Tanıtımına

Ducati Scrambler Desert Sled, modelin tam adı bu. Scrambler serisinden araziye uygun çizgileri ve özellikleri olan sürüm (versiyon).

Teknik Özellikler

Ducati Desert Sled L Tip-Çift Silindir, Desmodromic motora sahip. 803 cc.’lik makine hava soğutmalı ve 73 beygir gücünü (54 kW) 8250 dakika/devir gibi düşük bir seviyede veriyor.Tork daha da erken zirveye ulaşıyor: 67 Nm @ 5750 devir. Çelik son egzoz, aluminyum borular ile arazi karakterli bir motor olumş. Yakıt tüketimi ise İtalyanların güçlü olduğu bir konu değil ama 5,1 l/100 km. değeri de iyidir.

Telli ön jant 19″, ön lastik Pirelli SCORPION RALLY STR 120/70 R19
Arka tekerde ise 17″ jantlar üzerinde yine SCORPION’lar var: RALLY STR 170/60 R17. Bu seçim arazi kabiliyetini etkilemeden şehir için de yeterli tutuşu sağlayan iyi bir tercih.

Çelik depo değişebilir yan panellere sahip. Depo 13,5 litre alıyor. Ne uzun ne de kısa bir menzil ama şıklı uğruna arazi karakterinden biraz ödün verilmiş. Sonuçta şehir içinde daha fazla kullanılacak (hayaller dağlar, gerçekler asfalt 🙂

ducati desert sled - kafa

Ön far camdan, DRL ve LED, koruması da çıkarılabilir; arka ve sinyal farları da LED. Ağırlık: 209 kg. Sele yükseliği 860 mm. Sele altında USB girişi de hazır.

ABS dönüş destekli yeni nesil ve motor da siyaha boyanmış (teknik özellik olmasa da hoşuma gitti), sele de bu modele özel, tıpkı çatal korumalar ve yüksek plaka yeri gibi kendine özel uyarlamaları var #DesertSled modelinin.

ducati desert sled - gösterge

Gösterge LCD ekran şeklinde. Ducati Multimedia System altyapısı da hazır.

Etiketler: #EICMA 2018 #Ducati, #DucatiScrambler #DesertSled #scrambler #arazimotosikleti

Proje Nasıl Yapılır (Teknik İşler)?

proje nasıl yapılır kapak görseli

Bu yazımızda BikeExif yazısını çevirerek dikkatinize sunuyoruz. Yazıyı: Mule Motosikletleri’nden Richard Pollock yazmış.
Arada ülkemiz için gerekli bilgileri de ekleyerek ek fayda yaratmaya çalıştık. Faydalı olması umuduyla.

Building a cafe racer: Yamaha

1. Doğru Motosikleti Seçin

Özel yapım motosiklet için doğru seçenek çoğu zaman eski ve artık kimsenin hatırlamadığı modellerdir. Bu modelleri çoğu kişi yolda görmez ama eskinin lezzeti ve zerafeti her zaman doğru başlangıçtır. Çoğu zaman bu modeller eski Japonlardır: Honda CB’ler mesela; 300 cc.’den başlayıp 750 cc.’ye hatta daha büyüğüne ucuza ulaşmak mümkün. Ya da Yamaha’lar; aynı şekilde Virago dahil bir çok eski ve uygun model var Yamaha’da. Kawa’da da EN gibi, ER gibi seriler uygun ama Z bulursanız girin 🙂 Suzuki’de ise az model var ülkemizde ama GS ve GN’ler bulunabiliyor piyasada.

Eğer bulabilirseniz eski 400 cc. dört silindirlileri çok ama çok şiddetle tavsiye ederiz.

Building a cafe racer: Mule Motorcycles XS650

2. Kronik Sıkıntıları Nedir Öğrenin

Building a cafe racer Triumph

Bu araçlar sonuçta eski araçlar. Eski oldukları için de sorunları biliniyor. Sorunları için forumlar bakın, ustalarla konuşun, kullanıcılara mesaj atın. Buralardan her şeyini her derdini ve devasını öğrenirsiniz.

Ve unutmayın, eski araçlarda motor gücü olsa da şimdiki gibi yol tutuşu ve fren gücü yoktur. O yüzden alacağınız modele nasıl geliştirme yapacağınızı da planlamış ya da öğrenmiş olursunuz. Bu konuda da yabancı forumlar çok çok iyi kaynak olacaktır. En başından uyumlu amortisör, fren diski, hidrolik merkezi olanaklarını da araştırın.

Parça konusunda da yurt dışı kaynaklara bakmanızı tavsiye ederiz. E-bay Almanya ve İngiltere mesela, her parçayı bulabileceğiniz yerlerdir.

3. Gerçekçi Olun

Eski bir motosiklet saihibiyiz, bunu kabul edin. Görünüş ve çekicilik olarak çok iyi olsa da hafta sonunda arkadaşlarınızla gazladığınızda geride kalmanız normaldir. Teknoloji illa fark yaratır çünkü.

Peki ne yapabilirsiniz? Tabii ki biraz ilave güç iyi olacaktır ama burada da beklentinizi gerçekçi tutun ve kabullenin:

Eski kulağı kesiklerden birisini sürüyorsunuz, 2018 Fireblade değil 🙂

  • Jantları telli yerine döküme çevirmek yol tutuşu arttırır.
  • Ön çatallar komple daha teni bir modelle değişebilir.
  • Yayları değiştirmek çoğu zaman en uygun çözümdür.
  • O yüzden siz, yol tutuş ve hafifliğe oynayın.
Yamaha XS650 cafe racer by Mule

4. Plan Yapın

Building a cafe racer: Streetmaster

En baştan hesabınızı kitabınızı yapın. Hem mali olarak hem de parçalar bakımından.
Ve ta en baştan motosikletin bitince nasıl görüneceğini, aşağı yukarı kaç bey beygir olacağını, nasıl yol tutacağını belirleyin.

5. İşe Başlayın

Şasi ilk işiniz. Yaşlı olması bir yana, şaside çatlak, kopuk, ezik olamaz. Böyle alanlar varsa tamirin yanında güçlendirme de yapın.

  • Keçeleri hiç düşünmeden yenileyin. Hidrolik sıvılarını da mutlaka değiştirin.
  • Salıncak burcuna da bakın. Plastik burç varsa artık bitik haldedir; bulabiliyorsanız yenileyin ya da tornacıdan metal burç yaptırıp kökten çözün.
  • Dikkat edin, eski modellerde (arka) salıncakta boşluk olması büyük derttir, boşluk varsa en önce onu çözmeye bakın.
Building a cafe racer: upgrade your shocks

6. Süspansiyona Harcayacağınız Paraya Asla Acımayın!

Amortisör alın. Ne kadar fark edecek inanamazsınız. Fakat motosikletin kilosuna ve sürüş tarzınıza uygun sekme ve geri sekme özelliklerine de bakın. Ve de bu anlattıklarımızdan korkmayın, azıcık okuma ile hepsini halledersiniz.

Yabancı sitelerde Racetech ve Works marka süspansiyonları çok öneriyorlar. İnternetten bakmanız ve sipariş etmeniz mümkündür.
Yine e-Bay’den ikinci el ters çatal da bakabilirsiniz, eski motosikletleri olan ustalarda da sürprizler bulabilirsiniz. Bir markanın aynı yıllardaki başla modellerinin birbirlerine uygun olduğunu da hatırlatalım. Birinden alıp diğerine takılabilir parçalardan bahsediyoruz.

Yine de not etmiş olalım, son yıllarda teknolojinin en büyük fark yarattığı alan süspansiyon. O zamanların süspansiyonlarına göre çok daha iyi süspanyonlardır bugünküler; vereceğiniz her kuruşa değer…

7. Hafifletin!

Building a cafe racer: tires

Daha hızlı gitmenin bir yolu da hafiflemektir. Hafiflik sürati, duruş mesafesini, sürüş hissini kısacası her şeyi olumlu etkiler.

Daha ufak fren disklerinden grenajın gereksiz parçalarına, yeni ve daha ufak bir aküye kadar, daha ufak-hafif marş motoruna kadar yapacağınız her değişiklikte daha hafif alternatiflere bakın (jantlardan daha önce bahsetmiştik).

8. Lastikler

Eski motosikletlerin lastikleri incedir bilirsiniz. Bir tık geniş lastik yol tutuş ve frenleme anlamında işinize yarayacaktır. Tabii ki jant değiştiriyorsanız daha geniş (ama illaki birbirine uyumlu ön ve arka jant genişliği içerisinde kalın) jant da iyi bir alternatiftir.

Jant çapını büyütmenin bir artı etkisi vardır: daha fazla merkez kaç kuvveti ve daha kararlı, daha kolay bir sürüş. Yine de eklemek gerekir ki jantı hem büyütmek hem de genişletmek çevikliği biraz azaltabilir. Sonuçta nasıl sürmek istediğinize göre ayar gerekecektir.

9. Frenler

İsterseniz başka bir modelden fren merkezi hatta bir yerine çift diskli bir fren sistemi takabilirsiniz (hatta aynı markadan olması bile şart değildir). Fakat çoğu zaman biraz daha büyük bir fren diski işinizi görecektir.

Arka tarafı kampana bırakmamaya özen gösterin deriz yine de. Gerçi kampanadan diske geçiş biraz dertli olabilir ama karar sizin, bizce değer…

10. Yol Tutuş ve Gidiş Karakteri

Building a cafe racer: big bore kits

Üst taraftaki mesnet ve kafanın açısı da sürüş hissini ve karakterini doğrudan etkiler.
Fakat bunları değiştirmemenizi tavsiye ederim. Ön lastiğin motosikletle yaptığı açı (rake açısı) bütün sürüş karakterini ve dinamiğini belirler. Şaside ve çatallardaki ek yükü de iyi hesaplamak gerekir.
Yapılabilir ama gerekli mi, tartışılır?

11. Motor İyileştirmeleri

Motor konusunda ise yapılacaklar bellidir. Daha iyi emiş, daha büyük karbüratörler, daha serbest akışlı egzost.
Daha ileri değişiklikler hem zordur, hem de parça ve üst düzey usta bilgisi isterler.

Fakat motorun sıkıştırmasında (kompresyon) yaşlılıktan gelen zayıflama varsa bunu hazır her şey dağılmışken çözün. Çok maliyetli değildir ama çok fark yaratır.

Building a cafe racer: Keihin CR carbs

Projenizde başarılar!

BikeExif’de diğer Mule Motorcycles yazıları için kırmızı metne tıklayınız (ingilizce).

RICHARD POLLOCK tarafından yazılmıştır. Çeviri: motorhikayesi

DUCATI SCRAMBLER 1100, EICMA-Milan

‘Scrambler’ etiketi taşıyan en güçlü Ducati!

EICMA, Monster’ın 1100’lük L-Çift silindir motoru ile hafif şaşi, şık görünümlü ‘Scrambler’ı birleştirdi ve piyasa sundu.

Scrambler, Scrambler Special ve Scrambler Sport olarak sunulacak bu hacim büyütme, beklenen bir adımdı.

Basın açıklaması metninden

Resmi açıklamalar böyle. Bize göre 1100’e terfi ettirilmiş bir Scrambler sadece. Seri tamamlanıyor.

Yeni bir şey yok yani 🙂

Ha, Scrambler zaten sevilen ve şık olmakla ünlü bir modeldi ama 1100’lük çok lazım mıydı? Değildi tabii ki. Sportif bir performans da beklenen bir şey değildi bu seri için ama:

Sürücüler her zaman daha büyüğü ve hızlısı için hazır; e elinizde hazır altyapı, hazır motor varken neden yapılmasın ki? İşte yapıldı…

Ducati Scrambler 1100 siyah sağ yan profil
Scrambler adına yeni bir şey yok; yine de şık ve göz alıcı tabii ki bu Ducati.
Ducati Scrambler 1100 şehirde
Scrambler 1100 gerçek ortamında: şehir
Ducati Scrambler 1100 siyah önden görünüş
2018 Ducati Scrambler 1100

Donanım, Özellikler

Scrambler 1100 Viraj ABS’si, çekiş kontrol, üç sürüş modu (Aktif, Günlük ve Şehir olmak üzere) ve koltuk altında USB girişi ile birlikte geliyor.

Ducati, diğer modellerinde de olduğu gibi Scrambler 1100 modeli için de deri, tekstil ceket ve açık kasktan oluşan ve Roland Sands işbirliğiyle hazırlanan ürün (aksesuar olarak geçiyor) serisini de hazırlamış.

1100, Mart 2018’den itibaren satışa sunulacak. Yurtdışı fiyatları 10’000 ila 13’000 € aralığında olacakmış; buradaki fiyatlarını tabii ki bilmiyoruz ama tahmin edebiliyoruz 🙂

Ducati Scrambler 1100 ikinci el fiyatlarına bakmak isterseniz Sahibinden sayfası burada: https://www.sahibinden.com/kategori/motosiklet-ducati