Elektronik sürüş destekleri ne işe yarıyor?

KTM - C-ABS - VİRAJDA DURUŞ KONUMU KARŞILAŞTIRMA

Motosiklet sürüş desteklerinin mantığı

Motosiklet sürüş destekleri ile giderek bütünleşiyor, bunu hepimiz görüyoruz. ABS en bilineni olmakla birlikte artık eskid. Hatta Avrupa Birliği sağolsun kaç-kaçlarda (scooter) bile standart hale geldi.

Fakat özellikle son bir kaç senede, elektronik sürüş destekleri çeşitlendi ve gelişti. Bu da tam olarak ne işe yaradığını bilmediğimiz kısaltmaları getirdi hayatımıza 🙂

Bu yazıda motosiklet sürüş desteklerini açıklayacak ve ne işe yaradıklarını göstereceğiz.

Güncel durum: Sensor fusion, algılayıcıların bütünleşmesi

Elektronik sürüş destekleri MSC (KTM), SIRS (Suzuki) gibi değişik adları olsa da bu sistemlerin ortak bir özelliği var: algılayıcıların birleşik çalışması mantığı (sensor fusion system). Günümüz motosikletlerinde bir çok algılayıcı var.

Üst sistem bunların her birisinden gelen veriyi anlamlandırarak genel bir durum farkındalığı yaratıyor (bir resim oluşturuyor). Ve her bilgiyi o an oluşturduğu tabloya göre anlamlandırıyor.

Her marka kendi sistemine sahip olsa da teknoloji ve özellikler ortak

Bildiğiniz gibi motorlu araçlar için dünya üzerinde elektronik sistemler sunan çok fazla firma yok. BOSCH ise bu üreticilerin en önde gelenlerinden ve genelde Avrupa’lı üreticilerin tercihi oluyor. Elektronik özelliklerin her biri bir sistem olmak üzere çalışıyor. Değişik sistemlerin birbirleriyle uyumlu çalışması için bir zemin (platform) gerekli. BOSCH gibi firmalar uzun zamandır ateşleme, ABS gibi sistemler için ürettikleri platformları güncelleyerek yeni özellikleri (sistemleri) platforma dahil ediyorlar.

Şimdi sürüş destek sistemlerini teker teker değerlendirelim ve ne işe yaradıklarını öğrenelim.

Yeni elektronik sürüş destekleri hangileri?

Yokuş kayma desteği (Hill Hold Control System)

Arabalardan biliyorduk ama şimdi motosikletlere de geldi. Yokuştayken otomatik olarak fren uygulayarak kaymanızı engelliyor. Gaz verince de otomatik olarak bırakıyor freni. Ben 790 Duke Adventure ile yokuş yukarı yavaşça kalkmaya çalışırken fark ettim ilk olarak. Bir şey motosikleti tutuyordu 🙂

Örneğin fren yapıldığında bir mi yoksa iki sürücü mü (ağırlık), motosiklet düz mü yoksa belirli bir açıda mı (viraj ABS’si) gibi bir çok bileşeni değerlendiriyor sistem. Sonuç olarak da fren gücünü ve ABS’yi ona göre ayarlıyor.

İndim baktım tekeri tutan bir şey yok, sonra sahibine bağırdım: “Bunda yokuş destek mi var?” o da gülerek: “Evet!” dedi.

Sürüş kipleri (Sürüş modları)

Geniş bir kavram. Sürüş kipleri bir çok şeye etki eden ayarlar bütünü. Mesela spor kipe alınca ne oluyor? Gaz tepkisinden amortisörlere, ABS’den çekiş kontrole kadar etki eden ayar değişiklikleri oluyor. Fakat aynı motosiklet yağmur modunda bambaşka bir sürüşe ve tepkilere sahip oluyor.

Belki de yakında, kendi modlarımızı yazıp internette paylaşabilir hale geleceğiz. Ayrıca her özelliğin elektronik olarak yönetilebilmesi/ayarlanabilmesi mümkün artık. Bu da bize fazlasıyla farklı özelliği ayar imkanı veriyor. Modlar bu farklı ayarlarınızı kayıt etmek ve istediğinizde devreye almak için de kullanılabilir.

Çekiş kontrol desteği (Traction Control)

Arka lastiğin dönüş hızını gözlem altında tutar. Ön teker ile kıyaslayarak arka tekerin patinaja düştüğünü anladığı anda devreye girer. Arka tekere giden gücü azaltarak (sen kısmasan da gazı kısarak) gücün fazlasını budar. Fazla güç olmayınca lastiğin en yüksek çekişle yani o an için geçerli en yüksek gazla kullanmanı sağlar.

Kablo üzerinden sürüş (Ride by wire)

Kabaca söylemek gerekirse motosikletle doğrudan bağlantızın kopması 🙂

Gaz kolu normalde doğrudan motora bağlıdır değil mi? Oysa bu sistemlerde her komut değer olarak belirlenip (gazı onda iki açtı gibi) beyne gönderilir. Beyinde değerlendirilerek ilgili birime gönderilir.

Sizin verdiğiniz komut ne olursa olsun sistem tarafından değerlendirilir ve eyleme sistem tarafından karar verilir. Mesela siz gazı köklersiniz ama çekiş az ise ve arka tekerlek patinaja düşecekse on üzerinden dört aktarır. Kısacası siz değil beyin yönetir komutlarınızı.

İlk anda hoşumuza gitmese dahi hatalı tüm komutları engelleyen ve güvenlik sınırları içinde kalmamızı sağlayan kablolu sürüş, bizim faydamıza çalışan ve bizi koruyan bir sistem.

Atalet ölçüm birimi (IMU)

Atalet, hareketsizlik demek. Jiroskop ise bunu ölçtüğümüz aygıt. Daha doğrusu bir cismin hareketsiz bir nesneye/konuma göre hareketini ölçen ve tanımlayan aygıt. Normalde mekanik ve büyük cihazlardı bunlar. Günümüzde ise teknolojinin gelişmesi ile son derece ufak ve elektronik şekilde çözebiliyoruz artık bu işi.

IMU, inertial measurement unit’in kısaltması, motosikletin konumunu, açısını ve daha bir çok değişkeni ölçüp tanımlıyor. Bu birim, bilgi işlemin merkezinde görev yapıyor. Her komut, kablolu sürüş sayesinde değerlendiriliyor demiştik. İşte bu değerlendirme IMU’dan gelen bilgi temelinde kıymetleniyor.

Günümüzde üç eksenli ve altı yönlü ölçüm yapılıyor. Eksen sayısı hareketin tanımı için üç eksende ölçüm yapıldığını anlatıyor. Her eksenin iki yönü de toplam yön sayısını belirtiyor.

Viraj ABS’si

KTM - ABS - AÇIK KAPALI VİRAJDA KONUM

Normal şartlarda ve motosiklet eğitiminde söylendiği üzere: virajda fren yapılmaz. Fakat hayat kuralları esnetmemizi istiyor bazen, viraj ABS’si de bunun için icat edildi 🙂

Öncelikle ABS ile yapılan frenlemeyi görüyoruz. Evet, karşı şeride geçilmedi ama dönüş çizgimiz bozuldu ve dönemecin dışına doğru açıldık.

KTM - C-ABS - VİRAJDA DURUŞ KONUMU

Demek ki ABS işe yarıyor ama hala güvenli şekilde fren yapamıyoruz. İşte Dönüş ABS’si burada devreye giriyor.

Viraj ABS’si dönerken fren yapmamıza izin vermekle kalmıyor, bunu çizgimizi çok daha az bozarak yapabilmemizi sağlıyor.

Burada dikkat etmemiz gereken nokta fizik kurallarını esnetiyor olduğumuz. Viraj ABS’si çok büyük avantaj sağlasa da çok güvenmemek gerek. Viraja: “Nasıl olsa fren yaparım.” diyerek çok hızlı dalmamak şart…

Fark burada: #virajabs yatışı çok bozmadan fren yapıyor

ABS yoksa düşüş,
ABS ile dikelme
ve dışarı taşma

Honda Acil Durum Fren Desteği

Honda - acil durum arka freni

Honda Türkiye web sitesinde, CB650R sayfasında görmüştüm ve: “Ne ola ki?” diye sormuştum kendime. İşten güçten fırsat bulana kadar sayfadan kaldırmışlar ama ne olduğunu buldum 🙂

Honda Web Sitesinde şöyle bir bilgi var:

Acil Durum Fren Desteği / Emergency Brake Assist

Honda’nın Acil Durum Fren Desteği, sürücünün kazadan kaçınma durumlarında tam fren basıncı uygulamasını sağlar. Bu amaçla bir mikroişlemci sürekli analiz yaparak sürücünün normal fren alışkanlıklarını “öğrenir”. İzleme, sürücünün normal şartlarda uyguladığı fren basınç oranı ve fren sistemine uyguladığı toplam basınç için yapılır.

Neyse, işin teknik kısmını yazının sonuna bırakıp konuya girelim ama yok ben doğrudan teknik kısmını istiyorum derseniz tıklayın, doğrudan teknik bölüme geçin. Fren hakkındaki yazılarımız için ise buraya tıklayın.

Honda “Kontrollü Fren” Sistemi

Özgün ismi Brake By Wire, buradaki “wire” sanılanın aksine kablo ya da bağlantı değil, yönetim, kontrol anlamına geliyor; yanlış çevirilere kanmayınız 🙂 Her şeyle birlikte fren konusunda da ilerleme var, Honda küçük ama akıllı bir adım atmış.

Elektronik destek yeni bir şey değil, örneğin 2008 Kawasaki ZX-10R çekiş/denge yönetim sistemine sahip ve son (2019) Yamaha R1 ve R6’ların Merkezi İşlemci Birimi (ECU) verdiğiniz gazı motora iletmeden önce yazılımına göre yorumluyor ve “uygun” bulduğu şekilde (yani kısarak) iletiyor. ABS ise artık standart hale geldi ve Honda’nın Kombine Fren sistemi veya CBS’si, sadece bir fren sıkılsa bile ön ve arka tekerlekleri arasında frenleme gücünü (hem de uzun süredir) otomatik olarak dağıtıyordu zaten.

Honda’nın mevcut ABS ve CBS’nin üzerine, arka tekerleğin kilitlenmesini engellemek amacıyla, ağırlık aktarımını elektronik olarak yöneten bir özellik eklemiş. ABS+CBS ile Honda spor motosikletler zaten iyi durmalarıyla ünlü; üstelik bunu dengeli şekilde yapıyorlar. Bu yeni sistemle ise, kilitlenmeleri önleyen(ABS), arka frenlemenin aşırı kullanımını düzelten (CBS) ve bunu sokak yarışçısı motosiklet modellerindeki ön teker hassasiyetini bozmadan yapan (işte burası yeni) güven verici elektronik sistem desteği getiriyor.

Honda, aslında bu yeniliği, VFR800 ve CBR1100XX’lerden bildiğimiz Honda Kombine Fren Sisteminine, bilgisayar kontrolü ekleyerek yaptı. Ön ya da arka, fren komutu beyinde (ECU’de) analiz ediliyor ve daha sonra, sert veya acil frenleme yapıldıysa, “teker yükseltme” (ağır frende arka tekerin havalanması) olmaması için gerekli düzeltmeler yapılıyor. Bu öne yığılma hareketi normalde sürücüleri rahatsız eder ve gerektiğinde maksimum frenleme kuvveti uygulamalarını önler(di), şimdi bu hissi yok eden sistem ile daha fazla fren yapmamızın önü açılmış oluyor.

Honda bu yeni fren sistemini ilk olarak süper spor sınıfına dahil edecek gibi görünüyor. Yakın gelecekte CBR1000RR ve CBR600RR modellerinde göreceğiz demek ki 🙂

Nasıl Bir Teknik Gelişme?

Demiştik ki:

Acil Durum Fren Desteği / Emergency Brake Assist
Honda’nın Acil Durum Fren Desteği, sürücünün kazadan kaçınma durumlarında tam fren basıncı uygulamasını sağlar. Bu amaçla bir mikroişlemci sürekli analiz yaparak sürücünün normal fren alışkanlıklarını “öğrenir”. İzleme, sürücünün normal şartlarda uyguladığı fren basınç oranı ve fren sistemine uyguladığı toplam basınç için yapılır.

Bu basın açıklaması dilini de ayrıca garip buluyorum. “Kazadan kaçınma durumları” tamam, İngilizceden çeviriyorsun da, Türkçeyi de mi bilmiyorsun 🙂

Neyse, bu yeni özellik, acil durumlarda korkup freni tam sıkmadık mı devreye girip kendi kendine daha güçlü fren yapıyormuş.

Sürücü alışılmış sürüş şartlarının dışında ani fren yaparsa, Acil Durum Fren Desteği, VSA modülatöründe bulunan pompayı aktive eder ve aracın mümkün olan en kısa mesafede durmasını sağlayacak kadar yüksek fren sistemi basıncı oluşturur. Mikroişlemci, sadece fren pedal hızı veya fren basınç eşik değerlerine ulaşıldığında fren desteğinin devreye girmesini sağlar.

Yani diyor ki: Acil durum olduğunu anlarsa, sistem, tam güçle fren yapar.

Acil Durum Fren Desteği, acil durumlarda tam fren performansı sağlamak için sürücüye yardımcı olur. Sürücü, fren pedalı üzerindeki basıncı serbest bıraktıktan sonra, Acil Durum Fren Desteği devre dışı kalır.

“Yani birden bire fren yapmıyoruz, siz ayakla ya da elle fren yaptığımız sürece çalışıyor bu fren desteği.” diyorlar.

Ama fark yarattığı kesin. Aşağıdaki örnek yine Honda web sitesinden fakat arabalar için. Görüldüğü üzere arada ciddi fark var. Motosiklette bu kadar büyük fark olur mu bilemeyiz ama bu hayatla ölüm arasındaki fark olacaktır…

Honda fren desteği

Fakat burada bir şey daha var: sürücünün kontrolü dışında birden devreye giren bir etkiden bahsediyoruz: bu sürücüyü rahatsız edip paniğe sürükleyebilir.

Sistem çarpışma ihtimalini algılarsa, sürücünün fren yapıp yapmadığını kontrol eder. Sürücü fren yapıyorsa, sistem mümkün olan en üst noktaya kadar fren basıncını arttırır, yani ABS izin verdiği ölçüde en güçlü freni yapar. Başka bir deyişle:

Frenleri köküne kadar sıkar.

Sürücü fren uygulamamışsa, sistem ön tarafın çöküp dalmasını önlemek için ilk önce arka freni etkinleştiriyor. Daha sonra uygun frenleme gücünü yolun durumuna göre hesaplıyor, arka teker kilitlenecek fren gücüne ulaşırsa, bu defa da ön fren yapmaya başlıyor. Taa ki motosiklet durana ya da engel yeterince uzakta olana kadar.

Uzakta olma diyor, demek ki radar gibi bir şey var çünkü öndeki nesneyi bir şekilde fark etmesi lazım değil mi?

Son Söz

Bu konuda yeni haber geldi mi paylaşacağız ama şurası kesin: Honda yenilik peşinde koşmaktan vazgeçmiyor ve bu iyi bir şey. Zira Honda tutucu bir marka olarak bilinir, demek ki Honda bu özelliği getirirse, olabilecek en iyi şekilde bize sunar.

Aferin Honda, gaz açmaya devam! 🙂