Yağmurda Sürüş Tekniği

yağmurda sürüş kapak

Yağmurda Motosiklet Sürüş Tekniği Nasıl Olmalıdır?

Yağmurda motosiklet sürüş tekniği çok kısaca ifade etmek gerekirse: bildiğmiz teknikleri daha yumuşak, daha zarif uygulamaktır; olay kısaca budur.

Kısa kısa notlarımızı paylaşalım:

  • Yağmurun ilk 15-20 dakikası yolların en kaygan olduğu anlardır.
yağmurda motosiklet sürüş tekniği teker su atarken
  • İlk ipuçlarını gözleriniz verecektir tabi bakmayı ve gördüğünüzü değerlendirmeyi biliyorsanız. Yağ lekesi, bazen zift yaması, kum değişik yüzey malzemesi, mazot neredeyse görülmez ufak bir parıltı gibi görülebilir (lakin bakarsanız görürsünüz).
  • Gölgeler tehlikeli bir engeli saklıyor olabilir, daha kötüsü yaratabilir. Çiğ yağan bir gecenin sabahı gölgede kalan bölümler henüz kurumamış olabilir ve güneş henüz üzerine düşmediği için parlayıp sizi ikaz etmesi de mümkün değildir.
  • Tecrübe size görünmeyen bölümlerde ki olası tehlikelerin varlığı hakkında bilgi verecektir.
    • Polarize güneş gözlüklerinden sakınınız bunlar parıltıları yok ederek sizin ikaz almanızı engelleyeceklerdir.
    • Koku almaya çalışınız.
    • Bilhassa mazot aşırı kaygan bir malzemedir. Mümkünse etrafından dolaşınız. Eğer üzerinden geçerseniz mümkün olduğunca dik ve yavaş geçiniz ve geçtikten sonra ihtiyatlı olunuz çünkü lastiklere sıvanan atık geçtikten sonra da bir müddet daha yol tutuşunuzu olumsuz yönde etkilemeye devam edecektir.
yağmurda motosiklet sürüş tekniği - teker.ıslak.2

Kaygan Alanlara Dikkat!

  • Mazgal kapakları ve mazgal delikleri ıslandıklarında çok kaygandırlar.
  • Yol işaret boyaları birçok kereler boyandıkları için yükselerek neredeyse plastik gibi olurlar ve kaçınılması gereken kaygan alanlardır. Bilhassa ıslanınca çok kaygan olurlar.
  • Asfalt çatlaklarına dikkat ediniz. Bunlar bilhassa zift yamaları ile doldurulduğunda koyu siyah renkte bir iz yaparlar ki kaçınılması gereken yüzeylerdir. Bu yüzeyler bilhassa ıslakken dik geçilmeli üzerlerinde kıvırma, yatma yapmaktan ve sert gaz vermelerden kaçınılmalıdır.
  • Ön tekeriniz bir yol çukuruna düştüğünde o an ön frene dokunmaktan kaçınınız. Bu durumda ön teker bir miktar yanlayacağı için (negatif trail) ön freni sıkmak kazaya sebep olabilir.
  • Kum döküntüleri ve bilhassa killi çamurlarda kamyon ve diğer vasıtaların yaptıkları kaygan izler (oluklar) çok tehlikelidir. Bu izler lastiği adeta ters tarafa teperler. Buralarda da yavaşlayınız, motoru önceden dik konuma getiriniz ve mecbur olduğunuzdan fazla bir gaz verme işlemi yapmayınız.
  • Genellikle kavşaklar yağ döküntülerinin fazla olduğu yerlerdendir. Yine araçların yavaşlayıp sıra bekledikleri köprü, araba vapuru, fast food, benzin istasyonları bu tip yerlerdir. Ayrıca dönemeçlerin dış tarafları yağ ve lastik birikintilerinin fazla olduğu yerlerdir. Buralarda her an kaygan bir alana girebileceğinizi bilerek ona göre ihtiyatlı yaklaşılmalıdır. İhtiyattan kast edilen yumuşak gazlama ve fren, kıvırma ve kontra hareketlerinden kaçınma, motorun hızını kontrol edilebilir seviyelerde tutarak dik konum da sürüş yapmaktır. Tabi birde takip mesafenizi iki misline çıkarınız. Yine kaygan zeminlerin varlığını yeterince önceden görebilmek için ileriye bakış tekniğini uygulayınız ve gazı erken kesiniz. Yine kaygan zeminlerden geçerken elleriniz elcikler üzerinde rahat bir durumda tutuş yapmalıdır.

Islak Zeminde Sürüş Prensipleri

Bir çok sürücü için kaygan zeminde sürüşlerde büyük problem:

  • Lastiklerinin Tutunma Sınırlarını Bilememeleri ve
  • Frenleri Ne Kadar Sert Sıkabilecekleri Hakkında Kesin Bir Kanıya Sahip Olmamalarıdır.

Bir çoğu hızını gereksiz oranda azaltır. Halbuki yolun yüzeyi düzgündür ve tutunma yağışın başladığı ilk dakikalardan sonra iyileşmiştir ayrıca trafik yoktur, görüş iyidir.

Yağmurun yarattığı ıslak zeminlerde de olsa makul bir ilerleme hızı emniyet için gereklidir. Belki kuru zemindeki ilerlemeler kadar hızlı değil ama çok da yavaş değil. Trafikte diğer sürücülerle birlikte akmazsanız onlar sizi sıkıştırarak zor durumda bırakacaktır. Tabi uygun frenleme mesafesi bırakmayı ve ileriye dönük plan yapmayı ihmal etmemelidir. Islak zeminde önlem iyidir ama öbür sürücülere yük olmamak kaydıyla. Eğer yağmurda sürüşün limitlerini ve tehlikelerini biliyorsanız aslında çok zevkli bir sürüş olabilir.

Tutunmayı Araştırma

Yol tutuşu ıslak zeminde nasıl etkilenir?

Sağ duyunuzu kullanın. Yol yüzeyine bakın, yağmur uzun zamandır mı yağıyor?

Islak zeminler elbette kuru zeminlerden daha az tutunmaya imkan verir. Bu yüzden yatış açınızı azaltmak ve frenleme mesafenizi artırmak zorundasınız. Ama yol yüzeyini yıkayan yağmur, yüzey düzgünse ve lastiklerinizde iyi ise yoldaki yağlanma, asfalt gözeneklerin aşınmış lastik partikülleri ile kapanması gibi tehlikeleri de yıkayıp atacağı için size yol tutuşu açısından bir artı faktörde de sunar.

Yağmurda motosiklet sürüş tekniği sadece yavaşlamayı içermez. Aksine fark etmede, değerlendirmede hızlanmayı söyler.
Daha çok bakın, daha çok görmeye çalışın; yol yüzeyine ayrıca dikkat edin.

Problem yüzey düzgün değilse ve kirliyse başlar. Yol yüzeyi konusunda sizin yapabileceğiniz bir şey yoktur. Olduğu gibi sürmek zorundasınızdır. Yol yüzey kalitesi bu günlerde kötüleşmekte ve düzgün yüzey bulmak neredeyse hayal durumunu almaktadır. Bozuk yüzeyler artık genelleşmekte sanki bir kural olmaktadır.

İleriye bakın. Yol yüzeyinin üzerine doğru ve ileri. Yüzey değişmelerini önceden fark edin ve gerekli önlemleri alın, reaksiyonlarınızı uyarlayın. Yol ortasındaki çatlaklar tehlike işaretidir. Renk değişmeleri yamalar veya derin çukurlar olabilirler. Bunlar tehlikelerdir. Parlak zeminler ıslak yamalardır genelde ve çok kaygandırlar.

Motorunuzun bazı yüzeyler üzerinde diğerlerinden daha fazla kaydığını göreceksiniz. Kuru olduklarında iyi bir sürüşe imkan veren bazı yüzeyler ıslanınca sürüşe hiç izin vermeyebilirler. Bazı yüzeyler ıslak yada kuru vasat bir tutunma sunarlar bazıları ise yarış pisti kalitesinde olabilirler. Zor duruma düşmeden önce hangisinin ne sunduğunu bilmek gereklidir.

Hangi Yüzeyler Islak Olunca Kaygandır?

Yağmurda motosiklet sürüş tekniği, aşağıdaki noktalarda daha da dikkatli olmamız gerektiğini özellikle vurgular. Altın kural: daha zarif, daha yumuşak komutlar verin.

  • Metal mazgal kapakları
  • Kedi gözleri (yola gömülen metal tiptekiler)
  • Beyaz boyalarla yada sarı boyalarla çizilmiş yol işaretleri
  • Katran dikişleri
  • Cilalı ve aşınmış yol yüzeyleri
  • Yapraklar ve diğer serpintiler
  • Yağlı ve mazotlu yüzeyler (kuru iken de kaygan olan bu yerler ıslanınca daha da kaygan olurlar. Gökkuşağının renkleri verirler).

Tüm yukarıda sayılanlar ıslanınca parlarlar. Bu sebeple genel olarak denebilir ki parlayan yüzeylerden kaçınınız. Bilhassa mazot yağmurda gök kuşağı renklerini verir ve çok tehlikelidir. Mazot döküntüsü dönüş yapan bir motorcu için büyük oranda kaza riski yaratır. Bu yüzden üzerinden geçilmemeli, bu mümkün olamayacaksa çok yavaş ve dik konumda geçilmeye çalışılmalıdır.

  • Trafik ışıklarının yada dur işaretinin olduğu alanlarda ki teker izleri arasında kalan bölgeler
  • Benzin istasyonu, sanayi çarşısı gibi alanlar ve bunların giriş çıkışları
  • Ağır vasıta trafiğinin yoğun olduğu yollar
  • Kavşak dönüşlerinde savrulmanın aksi yönündeki alanlar
  • Göbekli kavşaklar
  • Paralı geçiş gişeleri

Yağ ve mazot birikimlerinin çok olduğu aşağıdaki alanlardan olabildiğince sakınınız:

Tehlike asfalttaki mazottur. Avrupa Sürücüler Organizasyonu FEMA’nın yayınlarına göre motosiklet kazalarının %10 unun sebebi yola dökülen mazotlardır. Burnunuzu kullanın ve gök kuşağı renklerini yansıtan ıslak zeminlerden sakınınız.

Genelde yollar kısa bir yaz sağanağının ardından çok kayganlaşırlar. Kuru havalarda yoldaki yağ döküntüleri, aşınmış lastik partikülleri zemini zaten kaygan bir hale getirir. Kısa süren yaz yağmurları ise bu malzemeyi adeta sabunsu bir kıvama getirirler. Halbuki uzun süreli yağışlar bunları yıkayarak yüzeyi temizler ve yol tutuşunu artırır.

Yüzeylerdeki normalden fazla su miktarlarına dikkat ediniz.

Sel gelmesi yada aquaplaning denen ıslak kayma yada su üzerinde aracın yükselerek kendi gövdesi üzerinde kızaklaması olayı ile karşılaşabilirsiniz. Tepelerden ve vadilerden geçerken suyun yola getireceği çamur, çakıl gibi döküntülerin varlığını ön görünüz, bu size sürpriz olmamalıdır. Yoğun yağışların hemen sonrasında inişlerde yolların dip kısımları derin sularla dolmuş olabilir. Siz bu noktalara çok hızlı girerseniz kontrolü kaybedebilirsiniz. Bunun için direklere, yol işaretlerine hatta posta kutularına bakarak yollardaki su derinliklerini tahmin etmeye çalışınız. Topraklaşmış kil zeminler derin bir çukuru saklıyor olabilir, uzak durunuz.

Yoğun Yağmur Altında Sürüş

Yoğun yağmurda da motosiklet sürüş tekniği aynıdır, farkı daha da zarif, daha da yumuşak olmaktır; özellikle verdiğimiz komutlarda.

Görüş yoksa sürüş durmalı; görüş mesafesi düşmüşse tehlike çok yakında demektir. Sağa çekin, mola verin; sizden değerli bir sürüş olamaz…

Yağmur sürüşünün anahtarı düzgün sürüştür. Yumuşak hareketlerle sürüş yapılmalıdır. Ani yön ve hız değişimlerinden kaçınılmalıdır. Yumuşak düz sürüş yapmak, en az sayıdaki kumanda hareketleri ile sonuca ulaşmaya çalışmak en iyisidir.

Hızınızı düşürünüz. Sert frenlemelerden kaçınınız. Sürüş esnasında arka freni öncelikle kullanınız. Ön freni arka frenden sonra kademeli devreye sokunuz. Normal havalardakine kıyasla daha öne doğru oturarak ağırlığınızı ön tekere aktarınız. Bu lastiğin yere temas alanını büyüterek düz sürüş dengesine olumlu katkı yapar.

Yanlış yerde yanlış sürat yada yakın takip kötü bir fikirdir. Islak zeminlerde frenleme mesafeniz iki mislini çıkar bunu hiç unutmayınız. Fren yapmak yumuşak ve kademeli bir tarzda olmalıdır. Takip mesafesi iki misline çıkarılmalıdır. Süspansiyonlarınızı dengede tutmak yol tutuşunu olumlu yönde etkiler. Bunun derecesi sizi şaşırtacaktır. Ani ve sarsıntılı kullanışlardan kaçınınız.

Gaz verirken yumuşak olun ve vites yükseltmelerini erken yapın. Bu arkanın fazla gaz verilerek patinaja girme riskini önler ancak motor devrini de çok fazla düşürmeyin. Bazı motorların devri düştükten sonra tekrar canlanması zordur yüksek gaz oranı ister ki bu da motorunuzun spin atmasına(dönmesine) sebep olabilir. Bilhassa yol yamasına lastiği vurursanız ve arka teker boşta dönmeye başlarsa verdiğiniz bu ekstra gaz motoru ve tekeri beklenmedik şekilde sert bir şekilde döndürerek yamanın uzak kenarında dahi yol tutuşunun gerçekleşmesini engelleyebilir. Motoru, ıslak zeminlerde kendi uygun devir aralığının üst seviyesinde değil alt seviyesinde tutunuz. Mutlaka motor süratinizi yol süratinize uygun hale getiriniz. Bunun için vites küçültürken motor devrinizin farkında olunuz.

Islak Zeminde Dönüş

Doğru viraj tekniği kuru zeminde olduğu gibidir fakat bu tekniği doğru uygulamak yağışlı havalardaki ıslak zeminlerde daha bir önem kazanır. Tüm frenlemenizi düz bir hatta tamamlayınız, frenleri bırakınız, süspansiyonların yerleşmesine izin veriniz, yumuşak bir tarzda dönünüz, hafif gaz vermeyi unutmayınız. Bu gazlama düzgün olarak tüm dönüş boyunca sürmelidir, bu hareketiniz aynı zamanda dönüş sırasında geciktirilmiş dönüşe(yatışa) başlamak demektir. Bu durum arka tekeri yükleyerek ön tekerin döndürme işlevini yapmasına izin verir.

Debriyajı ve frenleri tamamen bırakmadan dönüşe başlamayınız. Dönüşlerde motoru fazla yatırmayınız. Bir üst vitesle kullanın ve takip mesafenizi artırınız. Sert, ani hareketlerden kaçının çünkü kaygan zemindesiniz. Motor freni yapmaktan kaçınınız. Ön freni sert kavramak onu bloke etmektir. Daha yumuşak bir sürüşle viraja girmenin en iyi yolu frenler ve debriyaj tam bırakılmış, ağırlığınız arkaya aktarılmış ve hafif bir gazlamayla beraber yapılan giriştir.

Yatmış durumda iken çok yumuşak ve düzgün bir şekilde gaz verin, motorun boşta gezinti yapar durumuna girmesini engelleyecek kadar. Çıkışta motoru dik konuma getirdikten sonra biraz daha fazla gaz verebilirsiniz. Dik konumda düz hatta giderken patinaja giren lastik kontrol edilebilir ama yatmış durumda bu aşırma düşüş(high-side) kazası demektir. Kuru zeminlerdeki dönemeçlere yavaş girip hızlı çıkmak tekniği ıslak zeminlerde geçerli değildir.

Tahmininizden fazla yatabilirsiniz. Ancak ani ve sarsıntılı hareketlerden kaçınmak gereklidir. Dönüş tekniği kuru zeminlerdeki gibidir sadece hattınızı daha geniş seçin ve hareketleriniz yumuşak olsun.

Bir çok sürücü yatışı erken yapar buda onların virajın ortasında hattan çıkmamak için fren yapmalarını icap ettirir. Doğru yatışa(dönüşe) başlama noktasına yaklaşırken psikolojik olarak geç kalınıyor gibi bir hisse kapılan sürücü panikle motoru doğru dönüşe başlama noktasından önce yatırarak dönüşe erken girer. Bu hareket ıslak zeminde kuru zemine kıyasla çok daha tehlikeli bir durumdur. Erken dönüşe başlamak yolun yarısından itibaren dönüş hattından sapmalara sebep olur. Islak zeminde yavaş gir hızlı çık kuralı geçerli değildir. Yatışa başladıktan sonra tekrar kalkışa kadar başka kumanda vermek durumunda kalmamak sizi bu iki nokta arasında tam bir doğru üzerinde tutar. Yatışla tekrar kalkış noktası arasında tekrar kumandalarla dönüşe müdahale zorunluluğu sizin iki nokta arasındaki gidiş yönünüzün doğrultusunu kırarak, müdahale noktasında itibaren gidiş hattınıza bel verdirir. Islak zeminde bu çok tehlikelidir.

Islak zeminde dönüş yaparken fren yapmak zorunda kalırsanız arka freni hafifçe kullanın ve ön frenle çok dikkatli olun. Ön fren daha fazla tutuş sağlayabilir ama kilitlerseniz kaza demektir. Arka ıslak zeminde kilitlenirse genellikle freni bırakıp debriyajı çekmede yeterince hızlı olabilirseniz motor hafif sarsılır ama high-side olmazsınız.

Açıklamalar

  • Apeks noktası: Dönüşün tam orta noktası. Çıkışın görüldüğü nokta. Apekslemek: Motoru yatmış durumdan dik duruma ve dik durumdan yatmış duruma getirmek.
  • Aquaplaning yada hidroplaning denen aracın su birikintisine girmesiyle yerden kesilmesi olayını tetikleyen başlıca faktörler şunlardır:1. Lastiklerin genişliği, 2. Lastik diş derinliğinin azlığı, 3. Düşük lastik havaları, 4. Motosikletin hızı, 5. Suyun derinliği
  • Not: Bu durumda frenlere dokunmadan gaz tamamen kesilerek lastikler tekrar yerle temas edeceği alana girinceye kadar motosiklet yere dik konumda tutulmaya çalışılmalıdır.

Özgün bağlantıya gitmek için tıklayınız.

Diğer kış yazıları için tıklayınız

ART Teori, Uğur Ertekin Eğitimi

art moto akademi logo

Bu yazı 2011 tarihlidir. Bu günlüğü motosiklet almadan ve sıfır bilgiyle açmıştım; ta o zamanlardan kalma bir yazıdır.
Zaman içerisinde İzmir Motosiklet Derneği’nde yönetim kurulu eğitim sorumluluğu görevinde bulunmak da dahil olmak üzere çok fazla bilgi biriktirdim ve zamanla her şey değişti, ne mutlu ki gelişti de.

Günümüzde ücretsiz teori eğitimleri hala devam ediyor ve ART haricinde OMM’nin ve daha bir çok kurumun eğitimleri de var. Bunlara google aramasıyla rahatça ulaşabilirsiniz.

Eğer bu sayfaya motosiklete başlamak için geldiyseniz sizi hemen bu sayfaya alalım: Ben Daha Hiçbir Şey Bilmiyorum

Art Moto Akademi her seviyede motosiklet sürüşü eğitimi veren bir kurum imiş. Sahibi Uğur Ertekin, ulusal ve uluslararası sertifikaları olan bir eğitmenmiş.

İlk adım olan ART TEORİ, ücretsiz ve Uğur Bey paralı eğitimler için gittiği illerde ilk adım olarak ücretsiz kurs düzenliyor.

ART Teori, pratik yani sürüş içermeyen teorik bir eğitim. Slayt sunusu şeklinde, içerik olarak çok ama çok iyi çalışılmış bir sunum yapıyor Uğur Bey.

Bizim gittiğimiz dün (12/03/2011 tarihinde) Jolly Joker Saloon’daydı. Normalde saat yedi buçukta olması gereken eğitim sekiz gibi başladı ve üç molayla saat on bir gibi bitti.

Tavsiyemiz herkesin gitmesi. Ücretsiz oluşu, temel düzeyden ileri düzeye, farkındalığı arttırıcı tüyoların verilmesi itibarı ile gidilmesi görülmesi gereken bir eğitim.

Şehrinizde varsa kaçırmayınız!

ps. http://www.artmotoakademi.com/akademi-tr/ adresinde ART web sitesine, http://www.artmotoakademi.com/akademi-tr/page-Egitim-Takvimi.php adresinden ise eğitim takvimine ulaşabilirsiniz.