Motosiklet güvenliği hakkında için rengimiz çok önemlidir.Farlardan sonra, motosiklet kıyafeti renk olarak birinci önlemimizdir. Güvenlik hakkında konuşacaksak önce şunu okuyunuz:
Çünkü sizi gösterir. Siyah en kötü renklerden biridir.
Siyah rengin gece de gündüz de görünmez olduğunu hiç unutmayın.
Motosikletimize binerken hangi renk en iyisi?
Karanlıkta fark edilirlik genel rengimize göre değişir. Yani giydiğimizin rengi görünürlüğümüzü azaltır ya da arttırır. Aşağıdaki görselde görünürlük -yani fark edilme katsayımız- var. Yeşil öne çıkıyor gördüğünüz gibi. Bu ilginç zira yeşil renk tercih eden pek yok. Özellikle gece sürüşlerinde yeşil kullanmak tercihimiz olmalı.
Güvenlik, görünmek demektir
Mercedes firmasının güvenlikle ilgili sloganı: “Gör ve görün” olarak formüle edilmiştir. Aynı tavrı, motosiklet eğitiminde de görüyoruz. Hatırlayalım: Bakış asıldır. Görüş için bakarız. Konumlanmamızı hem bizim görebileceğimiz, hem de diğerlerinin bizi görebileceği konuma geçiyoruz.
Aynı zamanda sinyal, selektör, el işaretleri gibi görsel iletişim unsurları da eğitimlerde yer bulur. Bu tür hareketler de görünürlüğümüzü arttırmak içindir.
Önemli bir konu: yansıtıcı (reflektif) alanlar
Tabii ki gece sürüşlerinde asıl önemli olan yansıtıcı şeritler (reflektif). Zira reflektifler gelen aracın farını geri yansıtarak daha fazla dikkat çeker.
Honda sürücü güvenliği için yeni patentler aldı. Motosiklet sürüşünde, otomatik sistemler devreye girdiğinde sürücüyü bilgilendirmek, karmaşık bir iş. Bunun sebebi sürücünün dikkatini ve dengesini bozmadan yapmak. Motosikletler için radar ve kamera tabanlı güvenlik çözümlerinin halihazırda geldi. İş şimdi gidona müdahele edecek sistemlere kadar geldi. Gidona yapılacak her etki, doğrudan sürüşü ve motosikletin dengesini etkiliyor. Bu nedenle sürücülerin motosikletin kendileri yerine ne yaptığından haberdar etmek çok önemli.
Hareketli gövde parçaları, müdahelenin aktif olarak çalıştığını haber veriyor
Honda’nın bu soruna çözümü, sürücünün bacak içlerine baskı yapan hareketli gövde bölümleri kullanmak
Fikir şu: bu hareketli parçalar sürücüyü uyarmakla kalmaz. Aynı zamanda motosiklet üzerinde doğru konumu almasına da yardımcı olur.
Sürücülerin pek müdahale istemediği ortada ama
O halde Honda bunu neden yapmak istiyor? İstiyor çünkü Honda bu son adımı zaten üzerinde çalıştığı bir dizi sürücü destek sistemi üzerine getirmeyi hedefliyor. Honda motosikletler gidon yardımcısı ve şerit takip yardımcısının yanı sıra tamamen kendi kendine gidebilen motosiklet hedefi taşıyor. Bu plana uygun olarak motosikletin radar ve kamera sistemleri ile yolun ve trafiğin farkında olması için de projeleri var.
Bunların hepsi birleşince ve teknoloji yeni özellikleri mümkün kıldıkça sürücüyü bilgilendirme aşamasına da gelmiş olduk. Sonuçta, motosikletin frenleme ve direksiyonuna müdahale edebilen bir güvenlik sisteminde, sürücünün hazırlıksız yakalanması ve motosikletin kendi kendine yaptığı hareketlerle dengesini kaybedip düşmesi tehlikesinin ortadan kaldırılması lazım.
Haber vermekle kalmıyor, ne yapacağınızı da söylüyor
İşte Honda patentinin güzelliği burada devreye giriyor. Bacak içlerini iten paneller sadece uyarı vermiyor. Size o an için gerekli oturuş konumuna du işaret ediyor.
Burada amaç, etkin direksiyon sistemi devreye girdiğinde, sürücüyü motosikletin yapacağı harekete uygun hareketleri için bilgilendirmek. Sol ya da sağ parça dışarı çıkarak, aynı zamanda sürücünün bedenini de uygun tepki verdiriyor. Mesele motosiklet eride dönmeye kara verdiyse, ve bunun için sola yönelirse, sol taraftaki ped dışa doğru çıkıyor. Bu, sürücünün, deponun o tarafındaki tutuşunu artırır. Aynı zamanda ağırlık merkezini bir miktar değiştirmek için bacağını sola doğru iterek o manevraya yardımcı olur.
Aynı sistem, sürücünün virajlarda ağırlığını konumlandırmayı öğrenmesine yardımcı olarak eğitici de olabilir. Birçok sürücü ne yazık ki gerken anlarda depoya dizleriyle sarılmıyor.
Radar veya kamera tabanlı uyarlanabilir hız kontrolü veya kaza hafifletme sistemi dereye girdiğinde de bu sistemin işi var. Motosiklet kendi kendine fren yaptığında parçaların her ikisi de birlikte dışarı itiliyor. Sürücünün tehlikeyi fark etmediğini düşünelim. Fren yapılmaya başlandığında öne gidecektir değil mi? İşte çıkan parçalar bu anlamda da işe yarar. Her iki parçanın dışarı çıkmasıyla, sürücünün depoya tutunuşu artar çünkü. Fren kritik bir eylem, bunun için Honda, fren yapınca, dokunsal bir uyarı da vermeyi amaçlıyor. Patentler sistemin otomatik frenleme sırasında yanıp sönen dörtlü flaşörleri de içerdiğini gösteriyor. Kısacası bu işler, çok sayıda destek ve uyarı sistemini herkes için amaçlıyor.
Honda’nın amacı 2050 yılına kadar motosiklet ve otomobillerinin karıştığı trafik çarpışmalarında ölümleri sona erdirmek demjiştim. Sürücü kötü karar verdiğinde ya da dikkatsiz olduğunda müdahale edebilen motosikletler bu amaçla kaçınılmaz bir adım gibi görünüyor.