Honda Pan European ülkemizde piyasası yüksek bir motosiklet. Bir süredir ithal edilmiyor olsa da aranılan bir model. Türk kullanıcılar bir şekilde heybetli motosiklet sevdikleri için olsa gerek, Honda artık getirmese de iyi prim yapıyor ve fiyatları düşeceğine artıyor 🙂

Kulüpte bir çok arkadaşımızda var; dolayısıyla gerek kullanım, gerek sarfiyat, gerekse uzun dönem değerlendirmelerini rahatça yapabileceğim bir motosiklet, o halde hadi başlayalım.
Önce iyi yanları ile başlayalım:
- Konforlu,
- Güçlü,
- Sakin
Pan, uzun yol ve özellikle artçı ile sürüş yapılacaksa çok ideal bir motosiklet. Her şeyden önce bir klasik olmuş Honda kalitesi, dayanıklılığı ve frenleri var. Bunlar büyük artılar ve dolayısıyla piyasada da “koşan” bir model. Alımı ve satımı her zaman canlı ve kolay. Tabii bir de insanımızın çok sevdiği “heybet” meselesi var. Pan heybetli, Pan büyük, Pan güzel; yani bize uygun, bizden biri.
Peki o parayı eder mi? Her halükarda eder, zira piyasası o. Mantıklı fiyatlara aldığınız sürece satarken zarar etmeyeceğiniz bir model Pan*.
* Yazı 2014 yılında yazılmıştı, yıl oldu 2020 ve Honda Pan European eskisi kadar tutulan bir model değil çünkü yaşlandı artık. Yine de seveni çok. Fakat özellikle yeni motosikletlerin ekonomisi ile öne çıktığı dönemde yavaş yavaş dinazora doğru gidiyor gibi sanki 🙂



Pan biraz hantal bir makine. Kilosunun haricinde biraz da ataleti fazla, hızlı viraj yapmak isteyeceğiniz bir günde viraj çıkışlarında falan biraz fazla işçilik isteyen bir model. Bu bir eksi yön değil, turing ayarı olan bir aletten viraj isteyerek bizim abartmamız ama ne yapalım, biz sürücüler her zaman fazlasını istiyoruz.
Diğer yönden bakarsak da gezi uzun yol turing için yaratılmış bir makine için hem son sürati, hem de hızlı virajlara gelebilmesi artı bir özellik. Yine de hafta sonları yapılacak eğlence – viraj turları için çok uygun değil.
Yakış
Yakışı kütlesine ve gidişine göre güzel sayılır. Tepesine binmediğiniz sürece mantıklı yakan, uzun yolda ise sizi üzmeyen bir yakıt sarfiyatı var. Kısaca söylemek gerekirse, aşırı yakmıyor diyebiliriz fakat yine de kilosunun getirdiği ek yük sarfiyatta hissediliyor.
Sağlamlık, Servis
Kronik sorunu yok. Yurt dışında hala bir önceki nesil Pan’ları kullanan bir dünya adam var ve değiştirmiyorlar. 250binleri deviren çok Pan var mesela, bu dayanıklılık ve sorunsuzluk bir sonraki modele de geçmiş (fotoğraflarda görülen kasa). Dört silindirli 1300 cc.’lik motoru olsun, diğer mekanik aksamı olsun sorunsuz ve yüksek kalitede.
Şaft aktarmalı oluşu sayesinde dertsiz tasasız bir kullanımı olduğunu ekleyelim. Yine de alırken ustanız şafta baksın, boşluğu olan, ses yapan şaft pahalı bir parça.
Bir diğer nokta da ekstraları. Piyasada, eğer tercih şansınız varsa, arka çantada bel desteği olan, grenaj yanlarında kauçuk destekleri olan modeller daha konforlu modeller olarak öne çıkıyor.

Peki Alternatifleri Ne?
Bu tür kullanım arayanlar için Yamaha FJR bir seçenek olabilir. Aynı şekilde daha önce yazısını yazdığımız BMW R1200 RT (yazıya gitmek için tıkla) aynı fiyat aralığında yol konforu ve heybet sunan modeller olarak öne çıkıyorlar. Bir de GTR1400 Kawasaki var tabii ki 🙂
Not: Pan-wave dedikleri bir hadise var. Pan Salınımı dersek yanlış olmaz sanırım. Bütün Pan-European’larda yüz kırk ile yüz altmış kilometre civarında bir salınım başlıyor. Bunun çaresi gaza oturmak (gazı yavaşça ve sabitçe açmak). Aksi takdirde ender olmakla beraber, yanlış tepkilerle birleşince bu salınım artabiliyor. Pan kullanıcıları buna alışıklar ve sorun etmiyorlar lakin bilmeyenleri korkutabilen bir durum bu Pan Salınımı.
Sportif sürüş, performans aramayanlara, yol konforu isteyenlere, artçılı sürüş yapacaklara rahatlıkla tavsiye edebiliriz.
Yere sağlam basan, başı-arkası oynamayan ağır abi isteyenlere çok uygun.
Pan, uzun yol motosikleti. Artçı dahil olmak üzere uzun yol (+300 km. mesela) yapacaklar için biçilmiş kaftan.
Ağır motosiklet isteyenlere, az yaksın diyenlere, şehir içinde süreceklere, acemilere, ufak boylulara, çevik motosiklet isteyenlere uygun değil. Bu kişiler NT700 Deauville baksalar daha mutlu olurlar.
– Şehir içi için hantal, hadi ağır demeyelim 🙂
– Performans sürüşü için uygun değil.
– Çeviklik arayanlar için uygun değil.
– Biraz fazla yakıyor.
Hayır, aksine Honda’nın en başarılı motosikletlerinden birisidir. Yine de artık eski model olduğu için iyi bir usta görmeden almayın.