Aprilia uzun bir aradan sonra orta sınıf adventure sınıfına dönüş yaptı
Aprilia Tuareg 660 ile bu sınıfa etkileyeci şekilde geri döndü. Bu geri dönüşte Yamaha’nın T7 ile yakaladığı satış rakamlarının etkisi var. Ayrıca KTM 790 /890, Triumph Tiger, Husqvarna Norden gibi modellerin piyasayı canlandırmasının payı olduğunu düşünüyorum. Diğer yandan motosiklet kullanıcılarının da çoğalması ve premium adventure motosikletlerin fiyatlarının ciddi rakamlara ulaşması sebebiyle yine premium ama daha küçük hacimli, doğa ve arazi sürüşlerine de daha uygun ve ekonomik motosikletlere de ihtiyaç artıyor.
Butik sayılabilecek bir üretici olarak düşündüğüm Aprilia’nın motosikletleri her zaman teknoloji ve üretim kalitesi anlamında çıtayı zorlamıştır. Büyük enduro sınıfına kattıkları Capanord mesela. Bundan yıllar önce ayarlarını yol ve sürüş şartlarına göre yapabilen otomatik APRC süspansiyon sistemiyle ülkemize gelmişti. Birkaç uzun sürüş yapma fırsatı bulduğum motor harika özelliklere ve konfora sahipti ama Aprilia ülkemizde marka imajı hala çok güçlü olmadığı için ikinci eldeki satış kaygıları sebebiyle pazar payını büyütmeyi başaramadı.
Bu yıl çok mutlu olduğum Triumph Tiger 800XC motorumu sorunsuz 120bin km. kullandıktan sonra yenilemeye karar verdim. Bolca arazi sürüşü de yaptığım için Tiger 900’den daha kompakt bir model bakarken Tuareg’e rastladım. Bolca araştırma yaptıktan sonra tüm beklentilerime uygun olduğuna kanaat getirerek motoru görmeden satın aldım.
Satın alma sürecimi çok kolaylaştıran ve yardımcı olan Sayın Serkan Özdemir ve Motorall Fethiye bayiine ve ekibine teşekkür ederim. Teslim almaya gittiğimde motor tamamen hazırdı…
motorhikayesi.com 2022 model Aprilia Tuareg 660 için daha önce de bir değerlendirme çevirisi yayınlamıştı. Okumak isterseniz bağlantısına tıklayabilirsiniz.
Tuareg nedir?
Tuaregler çölde yaşıyan savaşçı bir kabile. Tuaregler göçebe. Zor şartların inatçı ve dayanıklı yaptığı bir halk. Çölde yaşıyor olmaları, doğanın zorluklarına galip gelmeleri sebebiyle ünlüler. Daha fazla bilgiyi buradan alabilirsiniz.
Sürüş karakteri
Anahtarı çevirip yandaki benzinciye gitmek için manevra yaptığımda şu oldu: ilk kez üzerine oturduğum bir motorla ilk defa gidon tam kapalı tam dönüş yapıp yürüdüm.
Tuareg 660 ergonomi, ağırlık merkezi, koltuk yüksekliği ve gidon genişliği tam bana göre yapılmış gibiydi.
İlk 1000 km. rodaj süresince gazı gerekli devirler içerisinde tutmak için kırmızı ikaz lambası var. Bu sayede belirli aralıklarla artarak deviri yükseltebiliyorsunuz.
Eksozdan ve hava filtresinden gelen hırıltı insanı çok tahrik ediyor. Gazı açmamak zor oluyor 🙂 Aprilia mühendisleri ses için baya çaba sarfetmiş olmalılar. Yolda geçerken çevredeki insanlar da motora imrenerek bakıyorlardı.
LED farlar
Led gündüz farları çok karakteristik olmuş. 2 adet birbirine dönük ok ucu gibi bir görüntü sunuyorlar. Farları gündüze aldığınızda da sportif bir görünüşe kavuşuyor. Gece sürüşlerinde aydınlatma gayet başarılı. Yine de virajlı gece sürüşleri için (viraj içleri) ilave sis farı tercih edilebilir.
LED sinyaller arazide kolay yere temas edip kırılmayacak şekilde konumlandırılmışlar ve fark edilebilirlikleri oldukça başarılı.
LED Stop lambası özel bir tasarıma sahip hem çok şık. Hem de çok korunaklı olmasına rağmen aydınlatma ve fark edilirliği de yüksek. Far kontrolleri tek bir düğme ile yapılabiliyor ve kullanması kolay.
Tuareg 660 donanım özellikleri
- Motor üzerinde hız sabitleme sistemi de standart donanım olarak geliyor (cruise control). Üstelik -bir çok premium motorda olmayan- hızı düğmeden artırıp azaltabilmemiz özelliği de mevcut. Bu sayede uzun sürüşlerde konfor seviyesi yükseliyor.
- Dört adet sürüş modu mevcut ve bazı ayarları modifiye etmek mümkün. Ayrıca sürücüye de kendine bir konfigürasyon yapması için bir mod bırakılmış.
- Tuareg’de TFT yüksek çözünürlüklü güzel bir ekran mevcut. Sınıfına ve fiyatına göre oldukça etkileyici bir tasarıma ve kullanışlılığa sahip ekrandan tüm özelliklere kolayca ulaşım sağlanabiliyor.
- Motor freni, ABS müdahalesi, Çekiş kontrolü müdahalesi, dörder seviye aylara sahip. Ayarlar değiştiğinde motosikletin kontağını kapatsanız bile herşey bıraktığınız gibi kalıyor. Bu özelliği ekstra çok sevdim. Diğer motorlarda devamlı her aç kapa yaptığımda başa dönmek çok sinir bozucu oluyordu. Aprilia’da ise mod değiştirmek için durmak da gerekmiyor. Değiştikçe sıfırlanma da yok ve gerçekten çok konforlu oluyormuş. Beraber gezdiğim arkadaşlarım Tenere’de ABS açıp kapatmak vs. için durmak zorunda kalıyorlar ve bu motoru T7’den daha ucuza aldığıma inanamıyorum. Zaten yurtdışında bu motor T7’den heryerde %15 civarı daha pahalı. Sadece bizim ülkemizde daha ucuzdu sıfır fiyatı.
- Off-Road modunda ABS otomatik kapansa da önde etkin kalmaya devam ediyor. Sadece arka tamamen kapanıyor. Bu sayede arazideki yüksek süratli sürüşlerde de duruş çok kolay oluyor. Bunu sunan motorlar hem az hem de oldukça daha pahalı.
- Çekiş kontrolü tamamen kapattığınızda motor çok kolay bir şekilde tekere kalkıyor ama herşey çok dozunda ve kolay kontrol edilebilir seviyede. Dolayısıyla motoru arazide sürmek de oldukça kolay.
Tuareg 660 araziye uygunluk
172 cm. birisi olarak off road motorlarda genelde yere basmakta zorlanırım. Ama Aprilia Tuareg 660 selenin altını tamamen boşaltarak T7 ile aynı yerden yüksekliği daha alçak bir sele ile halletmiş. Ayrıca benzin deposu da en üstte görünmesine rağmen ortada başlıyor ve seleye doğru iniyor. En üstte hava filtresi var. Olabilecek en iyi kombinasyonu yaratmışlar. Hem ağırlık merkezi aşağıda hem de hava filtresi suyla en son temas edecek yere çekilmiş. Bu sayede derin su ve nehir geçişlerinde motor devrilse bile hava filtresinden su alma ihtimali az. Benim gibi macera sever ve çoğunlukla arazi sürüşü yapan her sürücü için harika çözümler sunmuşlar özetle.
Lastikler
Tuareg 660 üzerinde gelen STR RALLY lastik kramponlu görüntüsüne rağmen asfalt sürüşlerinde beklentilerimin oldukça üzerinde bir yol tutuş ve sessizlik sağlıyor. Az arazi ama yoğunluklu yol yapıyorsanız ve dişli görünümlü bir lastik arıyorsanız performansları çok iyi. Ben 5000 km. sonra arazi ağırlığımı artırıp derin kum ve çamura girmeye başlayınca diş derinliği yetersiz kaldığı için STR RALLY’leri çıkarıp Anlaş CapraX lastikleri taktım. Daha önce de kullandığım ve fiyat/performans oranını çok beğendiğim CapraX ler ile ağır şartlarda arazi sürüşleri yapma fırsatım oldu ve Aprilia beni her seferinde gülümsetmeye başardı.
Süspansiyonlar
Standart süspansiyonların ayarı kiloma göre harika çalışıyor. Engebeli sürüşlerde, atlama zıplamalarda, asfaltta hiç ayar değişikliği ihtiyacı duymadan konforlu bir şekilde sürüşe olanak sağlayacak şekilde ayarlı. İlaveten her iki tarafta elle ayarlama imkanı da var. Buna rağmen ben değiştirme ihtiyacı duymadım.
Ben sık sık Fethiye -bodrum arası sürüş yapıyorum. Gerek virajlı köy yolları, dağdan geçtiğim kestirmeler, harika asfaltlı Sakar Geçidi gerekse dağ tırmanışları hep keyifle gerçekleşiyor. Tuareg 660 asfaltta da keyifli bir motosiklet.
Motorun asfalt viraj kabiliyeti de şaşırtıcı şekilde başarılı. Lastiklerin izin verdiği yere kadar güven kaybı olmadan yatırıp kaldırmak oldukça kolay gerçekleşiyor.
Geniş gidonlu bir enduro için peş peşe gelen hızlı ve ters virajlar normalde zorlayıcıdır. Buna karşılık Tuareg alçak ağırlık merkezi ve ideal süspansiyon ayarı sayesinde rahat. Sanki yıllardır üzerindeymişim gibi hissettiriyor her sürüşte.
Frenler
Brembo frenler harika çalışıyor ve dozlama oldukça başarılı. Rakip markalara göre daha büyük diskler ve kaliperler var. Hem asfaltta hem de arazide çok yeterli performans sunuyorlar.
Tuareg 660 eksiler
Tabii ki her şey mükemmel değil. Diğer her motosiklet modeli gibi Aprilia da alfa model olmasından dolayı bazı detayları atlamış.
- Standart ekipman olarak gelen 2 parçalı karter koruma arazide taş vs. çarpmasına karşı yeterince dayanıklı değil. Daha ikinci çarpmamda içeriye göçtü. Dolayısı ile benim tarzım kullanan sürücülerin başka bir markadan daha sağlam bir krater korunma almasını tavsiye ederim. Ben SW MOTECH tercih ettim siyah renkli ve gayet memnunum.
- Aprilia marka koruma ekipmanları oldukça fiyatlı ve ülkemizdeki vergi mevzuatı da eklenince aşırı pahalı olmuş. Ben de yine başka markalardan tedarik ettim motor koruma, kuyruk ve çanta demirlerini. Montajı kendim yapabildim ve sorunsuz olarak çalışıyorlar. Kalite olarak da gayet dayanıklı ürünleri yine bir İtalyan markası olan GİVİ’den aldım.
- Ön camın ayarlı olmasını tercih ederdim. Standart cam benim gibi rüzgar severler için yeterli oluyor. Uzun yolyapmayı sevenler için rüzgar koruma az gelecektir. Bunun sebebi omuzların ve kaskın büyük oranda açıkta kalması. Ön cam yükselebilseydi bir miktar daha kullanışlı olurdu.
Sonuç
Sonuç olarak Aprilia Tuareg maceraperest motosiklet kullanan, orta sınıf bir enduro arayan sürücülerin hepsini gerek özellikleriyle gerekse fiyatıyla fazlasıyla tatmin edecektir.
Birçok farklı motosiklet kullanmama rağmen en kısa sürede uyumlandığım ve rahat ettiğim motosiklet Tuareg oldu. Her geçen gün daha da fazla keyif alıyorum, bunu da ilave etmeliyim.
Fiyat/Fayda konusunda sınıfının lideri olduğunu düşünüyorum. Umarım Aprilia bu modeli uzun yıllar geliştirerek üretmeye devam eder.
Keyifli sürüşler…
Eğer ilginizi çektiyse ve daha fazla bilgi almak isterseniz buraya tıklayarak Aprilia resmi dağıtımcısı web sitesine gidebilirsiniz.
Yazar hakkında bilgi
Bora benim ortaokuldan beri arkadaşım. Biz, iki kişi önceden planladığımız şekilde otuz beş yaşında motosiklet sürmeye başladık (şimdilerde elli yaşına yakınız).
Bora’nın yirmiden fazla motosikleti oldu. K 1200 GT’den arazi lastikli CRF’ye kadar türlü türlü motosiklet modelleri sürdü.
İran, Kuzey Afrika dahil çok noktayı da motosikleti ile gördü.
İyi eğitimli, eğitimini sürüşüne katan ve çok kilometresi olan bir kişidir. Yazdıklarını ciddiye alabilirsiniz 🙂