Moto Tanıtım – Triumph Thunderbird

Triumph Thunderbird alt kısım sağ taraf

Triupmh Thunderbird tanıtım yazımız önemli çünkü ülkemizde az sayıda olmasına rağmen çok keyifli ve özel bir model Thunderbird. Sahibinden.com‘da ara ara bulunabiliyor; sahipleri pek satmak istemiyor Thunderbird’ü 🙂

Triumph efsane marka. Thunderbird ise en lezzetli ve klasik olmuş, üretimi hala devam eden bir model. Bu yazıda kendisiyle tanışıyoruz :

Triumph Thunderbird tanıtım - sol yan
Yeni desen yeni değil, eski desen eski değil? İşte klasik o demek zaten…

Ülkemizde pek bilinmeyen bir model olsa da uzun zamandır üretilen ve hayranı çok olan bir motosiklet Thunderbird.

Thunderbird, iddialı sürüşlerden çok keyifli geziler için çok uygun. Uzun yolda da şaşırtıcı derecede keyifli. 

Kısa tarihine bakacak olursak ilk Thunderbird 1949 yılında üretilmiş. Zaman içerisinde kasa değiştirerek bir kez daha üretime girmiş. Size tanıttığımız 1994-2003 arasında üretilmiş üçüncü nesil Thunderbird. Sürdüğümüz ise 1997 model, yani (2014 itibarı ile) 17 yaşında bir motosiklet.

Triumph Thunderbird tanıtım - seleden depo

Güç birimi (motor) 885 cc. ve bir Triumph olarak tabii ki üç silindir. Motor daha çok alt devir torku üretecek şekilde ayarlanmış. Bu bloğun gücü diğer modellerde 98 beygire kadar çıkabiliyorken bu kasada 69 beygire (51 kW) kadar çekilmiş. Tabiidir ki 69 bg. yine iyi bir değer. Tork ile birleşince de güç sorunu yaşanmıdığını belirtelim. Hoş bu kasada 98 beygir de istemezdiniz, onu da söyleyelim 🙂

Teknik özelliklere bakacak olursak en fazla beygir gücü 8,000 d/d’da, en fazla tork 70 Nm 4,000 d/d.’de ve 5- ileri vitesi var. Ağırlık 220 kg. 15 litre depo hacmi var.

Son derece keyifli bir sürüşü var. Sele tek parça ve çok rahat; hem sürücü hem de artçı için hem de. Sesi pek güzel. Nasıl desek ne çapır gibi (chopper) ne de dört; güçlü ama devir sesi de belli oluyor ve yüksek sesli. Selesi 79 cm, bir çok motosikletten daha düşük bir sele yüksekliği var.

Triumph Thunderbird tanıtım - depo ve göstergeler

Başarım (performans) derseniz, yeterlinin üzerinde. Bizimki yaşlı olsa da (17 yaş hiç de az değil) motoru son derece diri, atak. Gazı zorlamadık zira Thunderbird sizi keyifli sürüşlere iten bir model, gaz açasınız pek gelmiyor desek yeridir. Yine de bir iki sollamada gaz açtık ve diyebiliriz ki çapırlardan daha seri. Sonuçta altınızda 900 cc’lik bir makine var, açtınız mı atılıyor.

Sesinden bahsetmemiz lazım:

Sesi çok güzel! Egzozları kendi egzozu ve çok güzel bir sesi var. Kalın, hırıltılı, üst devirlerde de güçlü ve etkileyici. Buyurun dinleyin:

Dönüşlerde herhangi bir sıkıntı yok, hatta kendinden beklenmeyecek kadar iyi diyebiliriz. Yine de büyük ön teker + telli jant seri virajlara, fazla yatırmaya uygun olmayan bir yapıda olduğunu unutmayalım. Düşük hız ve dar alan dönüşlerinde de hiç sıkıntı yok.

Bizim kullandığımızda Tomacelli gidon vardı, dolayısıyla biraz daha geniş olduğu için daha rahat manevrası vardı diyebiliriz ama her halükarda hakim olunması ve yönlendirmesi rahat bir motosiklet Thunderbird.

Triumph Thunderbird tanıtım - sağ yan, motor bölümü

Thunderbird’ün şehir içi sürüşü de sorunsuz. Kıvrak ve efendi bir yapısı var. Ağırlığına göre de rahat manevra ve itme çekme de kolay.

Sakinliği ve oturuşu, sesi, gidişi ile çevrenize daha hakim oluyor, daha çok şey görüyor ve seyrede seyrede gidiyorsunuz etrafı. Böyle bir etkisi var. Eski amerikan arabaları gibi sanki 🙂

Dikkatimizi çeken bir huyu var, artçınızla konuşa konuşa gidebiliyorsunuz, hatta sohbet ede ede sürüş yapıyorsunuz bu alet ile.

Çevreden aldığınız bildirimler de öyle. Gülümseyen, sesiyle tipini birleştiremeyip anlamak için bakan; ama size bakıp gülümsemelerini sağlayan bir motosiklet bu Thunderbird.

Triumph Thunderbird tanıtım - sol arka yan
Thunderbird

Tamam yarış motosikletleri gibi gıpta etmiyorlar, dönüp bakmıyorlar ama daha bir sevimli ve keyifli olduğunu diğer insanların da anladığını fark ediyorsunuz bu aracın üzerindeyken.

Ayaklıklar da konforlu. Özellikle artçı söz konusu olduğunda tam olması gerektiği gibi diyebiliriz.

Rahat rahat oturup sakin sakin, seyrede seyrede gittiğini söylemek abartmak olmayacaktır. Sevgiliye daha bir uygun gibi sanki. Garip oldu değil mi, ama öyle hissettiriyor 🙂

Neyse, sanırım hissettirdiklerini siz de anlamışsınızdır artık.

Bir yerlerde sürme şansınız olursa mutlaka sürün; olmadı artçı olarak binin. Ülkemizde az bilinen bir modelin farkını hemen anlayacaksınız!

Sitedeki tüm Triumph yazılarını görmek isterseniz buraya tıklayabilirsiniz.