2018 Süper Motosiklet Testi (2) – APRILIA RSV4 RF

2018 Model 1000 cc. Süper Motosiklet Testi Yazısının 2. Kısmıdır, İlk yazı için buraya tıklayınız

1000 cc test-2018 Hepiciği

RR olarak bilinen 1000 cc. süper motosiklet 2018 testi Aprilia RSV4 RF ile devam ediyor. Bakalım Aprilia nasılmış?

APRILIA RSV4 RF

1000 cc test-2018 Aprilia 06

Alfabetik sıralamaya koyduğumuz için Aprilia başta yer aldı. Fakat şu da bir gerçek ki 2009’da çıktığından beri RSV4 zaten başa güreşiyor. Roma’daki tanıtımda bulunmuştum ve Mille’den sonra RSV gerçekten büyük bir adımdı. Şimdi ise olgunlaşmış halini test ediyoruz…

Aprilia devasa Piaggio Grup parçası olsa da, rakipleriyle kıyaslandığında hayli ufak bir marka. Ducati bile -butik bir marka olmasına rağmen- model çeşitliliği ya da bayii-servis ağı olarak Aprilia’dan bir üst ligde. Honda falan gibi büyük bir marka ile kıyaslamak ise mümkün bile değil.

Görünüşü Cezbedici

Dolayısıyla zorunlu baskı var mühendislerin üzerinde. Ve onlar bu sayede RSV4 gibi inanılmaz bir motosiklet yapmışlar… Deneme sürüşlerinden evvel, önce RSV4’ü şehir içinde kullandım. Lastiklerini yenilemek için bir gün evvel teslim aldım çünkü. Söylemeliyim ki insanı özel hissettirmeyi başaran bir model RSV4. Uzaktan bakınca bile açılı kabuğu (grenaj), çarpıcı boyası ve yarış seviyesindeki elmas gibi görünen çerçevesiyle sıradışı duruyor. Lamborghini ya da Koenigsegg gibi. Hatta Aprilia markasının içinde bile görünüşü çok farklı. Bu zaman zaman rahatsız edici bile olabiliyor. Kırmızı ışıkta dururken, bir kafe önüne park ettiğinizde herkesin bakışlarını üzerinize toplama huyu var, ki sesi de başları döndürüp ayrıca baktırıyor bilin 🙂

1000 cc test-2018 Aprilia

Rölantide bile normal bir motosiklete göre daha hızlı çalışan motor, yüksek sıkıştırma oranı ile egzoz sesini daha gür ve çekici hale getiriyor.

Öne çıkan noktalardan birisi kolay kullanımlı gösterge bölümünden (renkli sayısal ekran alanı) yapılan sürücü tercihleri bölümü (ayarlar da diyebiliriz). Sol elcikte bulunan ufak bir çubuk ve yukarı/aşağı düğmeleri vasıtasıyla kısa sürede çekiş, tekere kalkma, vites yönetimi (quickshifter) ve diğer ayarın içinden çıkabiliyorsunuz. Bu işler tabii ki zamanla daha da kolay hale gelecektir ama ilk seferde bile Aprilia’nın ayarlarına hakim olmak mümkün. Bu iyi bir şey çünkü diğer markaların ayarlar menüsü programlama yapmak gibi zor. RSV4’ünkiler tabletinizdeki Netflix uygulaması gibi kolay ve kısa sürüyor.

Sadece pit hızı sınırlandırıcısına dikkat edin, gaz açıkken düğmeyi bırakırsanız birden hızlanıyorsunuz! 🙂

Boyunuz uzun olmadıkça sorun yaşamazsınız. Normal ve biraz üstü boylardaki herkes RSV4'de rahat edecektir, sınırdaki sürüş hareketlerinde bile.
Boyunuz uzun olmadıkça sorun yaşamazsınız. Normal ve biraz üstü boylardaki herkes RSV4’de rahat edecektir, sınırdaki sürüş hareketlerinde bile.

Piste Çıkış

Aprilia RSV4 RF

İyi bir pist motorunun alameti -seviyeniz düşük olsa da- her şeyi kolayca yapmanızı sağlamasıdır. Ben uzun zamandır Donington’a çıkmamış birisi olarak RSV4’ü aldım. Ve daha ilk turumda her şey kendiliğinden halloldu. Tabii ki işin çok büyük kısmını RSV4 halletti). Motor gerçekten çok iyi, alt devirlerde de çekiş var ve oralardan 6binlere istekle çıkıyor. 6binden sonrası ise inanılmaz keyif verici bir sesle birden kırmızı bölgeye çıkıyor. Benzeri olmayan bir tekniğe sahip bu motor. 65 derecelik V-4 motorun hissi ve sesi etrafınızda tam gaz açık bir sürü süper motosiklet varken bile bambaşka. Üstelik bunları hissettirirken tüketimi de fazla değil… Pistin Melbourne bölümü meydan okuma bölgesi gibi. Buna rağmen RSV4 keskin gidonu ve ipeksi zerafetteki gaz kontrolü ile orada da evinde gibi rahattı.

Sönümleme (süspansiyon) rakiplerine göre basit kalıyor olabilir. Sadece kaliteli Öhlins marka parçalar var; elektronik destekler ya da yarı etkin işlevler yok. Gelecekte ekleneceği kesin ama şu anda eksikliği hiç de hissedilmiyor RSV4’de. Frenler de zirvede. Ve Pirelli Supercorsa SP lastiklerin üstün tutuşu ile her şeyi yapabilecek gibi hissediyorsunuz.

Ne Kadar İyi?

RSV4 ucuz bir makine değil orası kesin. Buna karşılık o paraya aldıklarınızın karşılığı çok. Arka tekerde net 180 beygir güç. + Bir sürü işe yarayan elektronik destek. + Dövme jantlar, çok iyi Öhlins ve Brembo setleri. Ve belki de en önemlisi, tüm bu çok başarılı motosiklet özellikleri haricinde çarpıcı bir görünüm. Pist motosikleti arıyorsanız RSV4 kesinlikle listenin en tepesi için güreşir.

Aprilia RSV4 RF

Diğer Görüşler

“Çok çok iyi bir pist motosikleti ve şaşırtıcı şekilde yolda da çok iyi (biraz fazla sert yapısına rağmen). Elektronik destekler gerçekten çok iyi ayarlanmış ve çok işe yarıyorlar. İnanılmaz bir motoru var hem çok güçlü, hem de rüya gibi bir güç aktarımı var. Sönümleme de çok iyi, özellikle pist için. ABS pist için çok iyi değildi ama kötü de değil.

Rob Hoyle

“Aprilia’yı çok beğendim, kesinlikle yıldız motosikletlerimden biri. Büyük güçlü ve yüksek sesli V4 motorun ses tonuna hayran kalmamak mümkün değil, çok iyi yönlendirmesi var, neşter gibi. Tüm elektronik zırvalara rağmen hala mekanik hissettiriyor ve en iyi görünen motosiklet olduğunu da söyleyebilirim.”

Chris Moss

Sonraki Yazı: BMW S1000RR

600’lük SüperSpor Sınıfı Öldü Mü?

5942


Uzun zaman boyunca 600RR’lar piyasanın en çok satanı olarak tahtlarında hüküm sürdüler.  Herkes onlara hayrandı ve peynir ekmek gibi satılırken herkes memnundu üstelik…
Sonra satışlarda büyük düşüşler oldu. Bir tek ülkemizden de bahsetmiyoruz, tüm Avrupa’da da Süperspor sınıfı neredeyse yok oldu!
Peki neden böyle? Kısaca ana sebep:

Salınım (emisyon) kuralları.

Avrupa piyasasında geçerli sert çevre koruma kuralları yüksek teknolojili motorlar demek. Oysa bu sınıfta ana hedef 600’lük makinelerden mümkünce çok beygir çıkarmak idi. Dolayısıyla yüksek başarım (performans) için yüksek devirler ve yüksek teknolojiler kullanılıyordu. Üzerine bir de sert rekabeti ekleyin. Adet satışı için tane bazında karlılıktan vazgeçen markalar piyasanın büyüklüğü sayesinde para kazanabiliyorlardı.
Sonra Euro4 salınım kuralları geldi. “Daha da az zararlı gaz” olarak özetlenebilecek bu kural RR makinelerin ya da süperspor sınıfının doğasına ters. Motorun ürettiği gücü düşürmek çevreye salınan zararlı gazları düşürmek için iyi ama bu sınıfın ruhuna uygun değildi tabii ki…
Ya da yeni teknolojiler kullanılabilir ama bu defa da rekabet sebebiyle düşük olan karlılık iyice azalır. Fazladan bir de ilave ağırlık demek bu katalizör gibi parçalar.
Yani çözümsüz bir güncelleme ile karşı karşıyayız bu defa. Peki sonuç:

Hiç bir büyük üretici yenilik ya da iyileştirme sunmuyor 600’ların RR dünyasında.
Bu sınıf azalarak bitiyor; ta ki eldeki stoklar bitene kadar.

Evet, bir zamanların hızlı, yakışıklı, almak için yeni modelleri iple çekilen, konuşulan 600 süpersporları piyasanın acımasız kurallarına yenik düştü…
Durum o kadar net ki dünya yarışmalarında da bu sınıfın iptal edileceği konuşulur oldu ciddi ciddi…
O parıltılı ve hızlı günler geride kaldı, devir dev gibi ama az yakan, çok gitmeyen 🙂 hava-poz sahibi develerin devri 🙂

İlave: Bu yazı büyük oranda Visordown’da okuduğum bir makaleden yola çıkarak yazılmıştır.