Motosiklet Tanıtım Yazıları kategorisinde merak edilen motosiklet modelleri ve az bulunan hatta bilinmeyen motosikletlerin tanıtıldığı bölüm.
Türkiye motosiklet modeli zenginliğinin olmadığı bir ülke. Yamaha, Honda gibi markaların bile bir çok modeli ülkemize gelmiyor ve biz gördüğümüz kadarını motosiklet evreninin bütünü sanıyoruz…
Oysa bu kategoride göreceğiniz gibi inanılmaz ve çok farklı modeller mevcut…
Benelli Leoncino EICMA Motosiklet Fuarı’nda ortaya çıktı. Benelli’nin Leoncino (aslan yavrusu demekmiş) model ismi olarak markanın geç mişinden ilham alıyor. Leoncino aslında Benelli’nin 1950 yıllarından bir model ismi. Benelli günümüzdeki sahibi bir Çin firması olabilir evet, hatta İtalyanların elinden çıktıktan sonra saygınlığını kaybetmiş de olabilir. Fakat (8500 devirde) 47 beygir gücünde çift silindirli motoruyla değil (ki bu güç birimi yine aynı markanın yine EICMA’da tanıttığı TRK 502 modelinde de kullanılıyor) şıklığı ve çizgileriyle dikkat çekiyor.
Scrambler tutkunları şimdiden beğendi.
Scrambler’lar hafif, kullanışlı modeller, ve Leoncino’da öyle. 47 beygir az değil ve bu haliyle hem güzel görünen hem de güzel giden bir motosiklet olsa gerek Leoncino. Çelik boru tipi trellis şasisi, LED farları, ters süspansiyonları, önde 19 arkada ise 17 inç tel jantlı tekerlekler, önde çift 320 mm. fren diskleri 4 kaliper falan derken oldukça iyi görünüyor ve yine umut veren bir paket izlenimini hoş ve dikkat çekici tasarımla birleştiriyor Leoncino. Üstelik scrambler felsefesine uygun tel jant ve dişli lastikler hafif arazi sürüşü üçün de umut vermekte (lastik ölçüleri: 110/80-ZR19 ön ve 150/70-ZR17 arka). ABS standart olarak geliyor, unutmadan söyleyelim…
Kısacası uyandırdığı düşünce ve his: “Yahu bu alet alınır be aslında!”
Not: bu arada Benelli markası resmi olarak ülkemizde var; buradan takip edebilirsiniz: Benelli Türkiye
EICMA 2015 Suzuki’nin VanVan 200’ü tanıttığı yer oldu. İlk VanVan 70’lerde üretilmişti ve Suzuki bir kaç yıl önce VanVan’ı tekrar canlandırmaya karar vermişti. Tabii ki bunda Ducati Scrambler’ın büyümüş VanVan’a benzemesi ve satışlarının hayli iyi olması da etken.
Motor
Şimdi de motoru 125 cc.’den 200’e çıkararak bir üst seviyeye geçiyorlar. Tek silindirli ve hava soğutmalı motoru ile hafif scrambler serisine giriş yapan bir model artık VanVan. Kim bilir ileride belki daha da çeşitlenebilir ama 200’lük güç birimi şehir içi günlük kullanım için yeterli gücü sunacak, orası kesin.
Stil, tarz, görünüş
VanVan 200 görünüşü bizim hoşumuza gitti zira retro (geçmişe öykünen, temel alan) motosikletleri seviyoruz. VanVan’da da göstergesi, çamurlukları ve lastikleri o havada. Renkleri de bu anlayışla seçilmiş. Asil ve sade bir havası var ve bizce bu hoş.
Açıklamalara göre keskin gaz tepkisi ve düşük devir torku için ayarlanmış yapısıyla VanVan atak, hafif kilosuyla birleşince de çevik bir motosiklet olacak.
Ağırlık ve ölçüler
Ağırlık demişken Suzuki VanVan 128 kilo ve selesi de 770 milimetrede. Yani hafif kişiler için de cazip bir seçenek. Hem hafif, hem de selesi alçak (bayanlara gün doğdu desek yanlış olmaz herhalde). Önde 18, arkada 14 inçlik (1 inç = 2,5 cm. civarı, ilginçtir ama İngiliz kraliçesinin başparmak uzunluğundan geliyor).
İnce depo 6,5 litre sığalı (kapasiteli), ne çok ne de az, ama yeterli bir menzil sunacak orası kesin; zaten VanVan da uzun yol motosikleti değil.
Bildiğiniz gibi motosiklet modelleri devamlı güçlü hale geliyor. Anlamsızca güçlenen bu modeller için gelin ilk on listesi yapalım. En güçlü 10 naked motosiklet hangileri? Ek bilgi: bu sayfa 2016 Ocak ayında yazılmıştır. Ayrıca liste bütün modellerin Amerikan sürümleri ile oluşmuş.
10. Kawasaki Z1000 – 142.8 beygir
Z1000 142.8 beygirlik gücüyle listeye en alt sıradan giriyor 🙂
Yakın zamanda (2016 içerisinde) ZX-10R’nin ardından daha da güçleneceği kesin ama bu haliyle bile ilk on içerisinde yer alıyor Z1000.
9. Suzuki GSX-S1000 – 146.8 beygir
Elektronik desteklerden yoksun ama diğerlerine göre gerçekten düşük fiyata sahip Suzuki yine çarpıcı bir model ile listemizde.
Saf güç, sürücü kontrolü arayanlar için bire bir bir Suzuki.
8. Triumph Rocket III – 146.8 beygir
“Triumph bir gezi (cruiser) motosikletine neden 147 beygir koydu?” sorusunun cevabı yok. Bu araçla viraj yapmak zaten imkansız tamam ama 334 kiloluk “kuru” ağırlığıyla pek performans amaçlı olmadığı da ortada zaten.
Her halükarda bu kadar güç “en güçlü on motosiklet” listesinde yer bulmasını sağlıyor…
7. Ducati Diavel – 154.9 beygir
Diavel aslında 161.8 beygir üretse de listede Amerikan EPA değerleri temel alındığı için 154,9 beygiri ile listede 7. sırada.
Diavel listede beygirini en çok hak eden motosikletlerden biri. Zira şov amaçlı ve etkileyici olmak için yapılan bir makinede bu beygir normal diye düşünüyoruz.
6. MV Agusta Brutale 1090 RR – 157.7 beygir
MV Agusta’nın BMW S1000R gibi sınıf liderlerine kafa tutabilen gücünü çoğu zaman es geçiyoruz. Lakin Agusta bu gücü spor bir sürüşle birleştirebilecek ender üreticilerden biri ve Brutale saf hissi ve sürüş özellikleriyle insanı etkileyen bir model.
Tabii ki her Agusta gibi hayran olunacak ayrıntıları ve görünüşü de cabası…
5. BMW K1300R – 160.4 beygir
K1300R? Çirkinliğiyle ünlü ama sürüşü ve gücüyle sıradışı bir BMW. Yıllardır var olan K1300 2016’da da var olmaya devam ediyor ve asıl etkileyici tarafı tork-beygir gücü ayarında ve dengesinde gizli.
Süper sporları dövmeye yeterli değil ama her zaman hazır güç ve hissi K1300R’nin asıl etkileyici yönü.
4. BMW S1000R – 160.4 beygir
S1000RR’ı soy, olsun sana S1000R. BMW tabii ki biraz daha unsuru kırparak S1000R’ı satıyor ama hala şaşırtıcı derecede hızlı, iyi giden, yola sağlam tutunan, konforu biraz daha fazla bir model ile karşı karşıyayız.
1000RR’dan aldığı mirası başarıyla taşıyan bu model fiyatıyla da S1000RR’a alternatif olmayı başarıyor.
3. KTM 1290 Super Duke R – 172.6 beygir
Konsept olarak tanıtıldığında 1290 Super Duke R 200 bg’lik makinelerden birisine sahip olacak diye konuşuyorduk. O sebeple olsa gerek, 170 beygir neredeyse az geliyor kulağımıza 🙂
Şaşırtıcı olan ise bu 172 beygir gibi abuk bir rakamın vahşi, zincir vurulmaz değil, son derece sürücü dostu, yumuşak gaz tepkili, usta işi şasiye sahip olması. Üstüne üstlük gerçekten çok beğenilen iyi ayarlanmış elektronik destekleriyle keyfi öne çıkarması. Bu nedenle de KTM adının hakkını veriyor (her ne kadar fiyatı için yüksek tanımlasına biz de katılsak da…).
2. Aprilia Tuono V4R 1100 – 175.4 beygir
Aprilia Tuono V4R 1100 ile neredeyse imkansızı başarmış: 1100 cc.’lik bu makine grenajları çıkartılmış gerçek bir süper-motosiklet (super bike).
İnanılmaz gidiyor, çok iyi duruyor ve hissi muhteşem. Güç/ağırlık oranı çok iyi ve şasisi sanat eseri gibi… En güçlü motosiklet unvanını yakalayamasa da gerçek bir mücevher diyebiliriz…
1. Yamaha V-Max – 200.1 beygir
İşte öyle… V-Max, her zaman şıradışı… 200.1 beygirlik gücü ile (bu sadece 200 beygiri geçsin diye sanırım) çıplak motosikletlerin kıralı olmaya hak kazanıyor Yamaha V-Max.
Baştan uyaralım V-Max bir Aprilia ya da KTM sürüşüne sahip değil. Virajı da çok sevmiyor. Zaten karakteri daha çok gezi motosikletine sahip.
Fakat amaç etkilemek ve yüksek güç ise Yamaha V-Max işe yarıyor, ne yalan söyleyelim 🙂
Kapamadan önce tekrar not edelim: en güçlü 10 naked motosiklet yazısı 2016 yılının motosikletlerini kapsıyor.
2016 VERSYS 1000, V-STROM 1000, FJ 09 karşılaştırması yapılırsa ne olur? (değerlendirme 2016 yılı içindir, sürücü düşünceleri en altta)
Üçüncü: Suzuki V-Strom 1000 ABS
cam en aşağıda ve en yukarıda
İkinci: Yamaha FJ-09
cam en aşağıda ve en yukarıda
Birinci: Kawasaki Versys 1000 LT
cam en aşağıda ve en yukarıda
En iyisi neden Versys 1000?
FJ eğlenceli bir FZ-09 uyarlaması olmuş evet ama sadece sürüp frenler ve süspansiyonunu görünceye kadar ne kadar ucuz diyorsunuz. Eğlenceli (heyecanlı) bir spor-gezi motosiklet istiyorsanız seçiminiz Yamaha olmalı evet lakin V-Strom, bütün gün emrinize itirazsız itaat etmesiyle insanı daha çok etkiliyor, ki onda da eğlence yok. Evet Suzuki en iyi arazi kabiliyetine de sahip ama eğlenceden çok fazla sakin bir dost gibi.
Kawasaki’nin Versys 1000’i ise en iyi tarafları dengeleyen bir model. Sakin, gün sonunda bile konforlu. Ayrıca çantaları açık ara üçü arasındaki en iyi çantalar. Torku ve spor kabiliyetleri iyi, Ninja 1000 ile aynı temeli paylaştıkları belli, sürerken net şekilde sporcu temeli belli oluyor. Büyük ve ağır olduğu doğru ama üçü arasındaki en iyi rüzgar koruması ve yüksek hız rahatlığı da onda.
Motorcyclist Magazine dergisinin değerlendirmesine göre 2015 Yılı’nın değerlendirmesi
Yılın Motosikleti YAMAHA YZF-R1 “Superbike’ı Yeniden Tanımlamak” Yamaha’nın 2015 R1 modeli superbike tanımını baştan yazıyor.
Yılın Spor Motosikleti 2015: BMW S1000RR “Vahşi Güç, Power, Mükemmel Uyumluluk” Eşi benzeri olmayan başarımı (performansı) hedefleyen sınıfta, S1000RR nerede her konuda mükemmeli yakalamış. Diğer Seçenek: APRILIA RSV4
Yılın Rüya Motosikleti 2015: Kawasaki H2R
“Aramızda 300 Beygir Sipariş Eden Var Mı?” 998cc hacimli düz dört silindir aşırı beslemeli güç santrali özgün iki zamanlı üç silindir makinenin gizemine sahip olamasa da hala bizleri rüyaya sokacak çok fazla gücü var. Diğer Seçenek: KGTR1
Yılın En İyi Yeni Teknolojisi 2015: Ducati DVT Her İki Tarafın En İyi Yönleri Bir sonraki devrim kapakçık (valf – sübap) zamanlamasında olacak, Ducati’nin DVT—Desmodromic Variable Timing ile attığı adım bunu başarıyor. Diğer Seçenek: IMU (Inertial Measurement Unit)
Yılın Çıplak (Naked) Motosikleti 2015: KTM 1290 Super Duke R “100% Tork, 100% Neşe “Parçalarının toplamından daha fazla” sözü artık sıkmış olabilir lakin KTM 1290 için cuk oturan ifade budur! Diğer Seçenek: YAMAHA FZ-09
Yılın Macera Motosikleti 2015: BMW R1200GS Adventure “Motosiklet Şaheseri” BMW’nin R1200GS Adventure modeli arazi yeteneği, günlük sürüş uyumluluğu ve spor sürüş kabiliyetinin üzerine bir de uzun yol rahatlığını ekliyor. Diğer Seçenek: KAWASAKI KLR650
Yılın Gezinti Motosikleti 2015: Indian Scout “Gezinti motosikleti nasıl olur?” Sorumuzun cevabını değiştiren motosiklet: Indian Scout Diğer Seçenek: STAR BOLT
Yılın İkili Spor (Dual Sport) Motosikleti: Husqvarna FE 501S “Yol Ehliyetli Orman Devriyesi” Ve ödül Husqvarna FE 501S’e gidiyor. Diğer Seçenek: HONDA CRF250L
Yılın Gezi Motosikleti 2015 BMW R1200RT Hala etkileyici ve rakiplerini bekliyor. Diğer Seçenek: KAWASAKI VERSYS 650 LT
Derbi Etx 150, 2014, 8.200 km. Siyah 8.750 TL Ankara, Keçiören
Derbi Etx 150, 2016, 15.000 km. Kırmızı 5.250 TL Manisa, Turgutlu
Kullanıcı yorumlarını görmek isterseniz Motosiklet.net sayfası burada Derbi ETX150.
Artıları
Malzeme kalitesi iyi
Az yakıyor
80 ila 100 km. arasında sürecekler için çok keyifli
Titreşim yok ya da çok az
Kaldırımdan atlama falan çok kolay
Eksileri
Hız: 100, bilemediniz 105’den sonra keyifli gitmiyor.
Sonuç
Derbi’yi, Türkiye’de hak ettiği yeri bulamamış bir marka olarak görüyorum. Kaliteli, ucuz ama tanıtım eksiği yüzünden piyasada kendisine yer bulamamış bir İspanyol Derbi.
ETX150 ise yıllar geçtikten sonra hala çekici ve üstelik şimdi çok da ucuz.
Sıklıkla sıra dışı modeller görüyoruz evet. Lakin bu defa pek de sık ratlanmayacak bir harika ile karşı karşıyayız (ki “harika” kelimesini pek ender kullanırım).
Arete Americana Ducati 999 CF için çok uğraşmış. Neler yapıldığına bakılınca gösterilen özeni daha iyi anlıyor insan:
Ducati Superbike 999R şasi
Brembo RCS masters kaliperler
HP yarış fren diskleri
32/36 billet machined tek parça (monoblok) kaliperler
özel yapılmış ve 34mm.’lik, makinede tek parçadan işlenmiş dayanıklı arka kaliper
TOBY gidon amortisörü
Ohlins FGRT210 30mm ön süspansiyon
DP ayarlayıcı ile birlikte takılmış Ohlins 1098s arka amortisör
Desteksiz (kendini taşıyan) karbon kuyruk (0.9 kilogram)
Deri ile işlenmiş karbon sele ve süetten yapılan koltuk
E bu kadar uğraşınca da sonuç işte böyle oluyor:
Motosiklet hakkında ilginç bilgiler ise şöyle:
Kaliper, Troy Bayliss’in 2008 WSBK Şampiyonasını kazanan 1198r’ının çıkma parçası…
Motosikletin ıslak ağırlığı 167,3 kilogram (bir litre benzin ile). Bu değer 1199S’in kuru ağırlığından 900 gram ağır ve standart 999’dan 45.8 kilogram daha hafif…
Eksoz kısa tutulmuş, dolayısıyla güç üretimine katkıda bulunmuyor fakat yine de arka tekerlekte 111 beygirlik güç var, ki bu rakam iyi ayarlanmış bir 999 ile aynı seviyede (tabii ki 45.8 kg.’lık hafiflik unutulmamalı).
Bu yapılanlar sonucunda Hammberbeast (hemmırbiist)’in 999’u her iki dünyanın da iyi taraflarını almış. 749/999’un şasisi ve geometrisi (ayarları) fakat 1199’un hafifliği, sesi ve tek parça kuyruklu bir GP motosikletinin keskinliği / sertliğini aynı makinede bulmak çok zor iş, ki bunu başarmışlar.
“Bu motosikletteki sadece ilave parçaların değeri 45 bin dolar olmakla birlikte işçilik, kaplamalar ve boya hesaplanmadı, göz karartıp inatla yapıldı.” diyorlar…
Ben ise lezzetine hayran oldum. Görüntüsü ile yapabileceklerini anlatabilen, “Benimle şunu yapabilirsin” ifadesini doğru olarak verebilen çok az model ve özel iş var ve Hammerbeast bunu başarmış. Bu yönüyle bana Green Piece/CF02‘yi hatırlattı. Bakınca ne için yapıldığı anlaşılan motosikletler her ikisi de.
Kalan fotoğrafları da sunalım ve soralım: “Sizce de bu alet hakikaten bir başka güzel olmamış mı?”
X132 Hellcat Speedster, teknik özellikleri, 65’000 dolarlık etiketi ve sadece 65 adet üretilecek olmasıyla her yönüyle sıra dışı bir makine….
Güzel görünüyor değil mi?
Özellikler
The X132 Hellcat Speedster özel bir model ve üst seviye malzemeler ve işçilik ile üretilmiş. Örnek olarak üç inçlik (yaklaşık 7.5 santim) 120 endüstri kodlu sert çelikten (mesela emniyet-para kasaları bu çelikten üretilir) üretilmesini ve parçaların el işçiliği ile, argon kaynağı kullanılarak kaynaklanıp bir araya getirilmesini gösterebiliriz.
Ya da Confederate firması patenti kendine ait olan X-Kasa (X-Vault) şasisini de bu özel üretim sürecine kanıt olarak gösterebiliriz… Bu şasi CNC ile 6061 havacılık standartındaki alüminyumdan yapılıyor. Ayrıca tek parçadan üretilmiş krank gibi yüksek nitelikli parçalardan oluşan bir tasarım, malzeme ve başarım (performans) özellikleri mevcut.
2163cc.’lik “X132” kodlu 56 derecelik V-İki motoru ise: 121 beygir güç üretiyor. 2136 cc.’lik bir motorun tork değerini siz tahmin edersiniz sanırım 🙂 (190 Nm tork var!) Bu güç arka tekere 5 oranlı bir kalkış yarışı (drag racing) vites kutusu ile aktarılıyor.
Jantlar 18 inçlik ve arka taraftaki genişlik gerçekten sıra dışı. Bunca gücü kaldırmaya bu kadar geniş bir lastik anca zaten. Bazılarınız viraj peki ya viraj diyebilir ama unutmamalı ki bu bir kakış motosikleti.
Kısacası Confederate X132 Hellcat Speedster motosiklet standart üretimle alakası olmayan, son derece özel bir motosikletten bahsetmek kaçınılmaz oluyor…
Özel Üretim Zira Efsanenin Mirasçısı
Zaten kendileri de Confederate X132 Hellcat Speedster motosiklet ile “Hellcat” efsanesine ve geleneğine dönüşü amaçladıklarını söylüyorlar. Hellcat modeli Amerikan tarihinde önemli bir yeri olan bir araç ne de olsa.
Not: “Hot Rod Motosiklet” (abartılmış güç ve teknik özellikleri olan gösteri, keyif, sportiflik özelliklerini bir araya getiren modeller/değiştirilmiş araçlar. Kısaca amerikan usülü: “Daha Büyük, Daha Güçlü, Daha İyi!” felsefesi 🙂 )
Oturuş ise geleneksel amerikan sürüş tarzında. Ayaklar önde gidon biraz fazla açık. Toplam ağırlık ise 227 kg. Çok da kötü sayılmaz, ağır ama beklediğimizden de hafif açıkçası. Bunun sebebi kullanılan alüminyum, kaliteli çelik gibi parçaların dayanıklı ama hafif olması tabii ki.
Peki Ya Fiyatı?
Öncelikle X132 Hellcat Speedster sadece 65 adet üretilecek. Ki bu da onu doğrudan koleksiyonluk (toplamalık/saklamalık) bir model haline getiriyor. Bu sebeple 65’000 dolarlık fiyatını da normal görmek lazım.
Daha ayrıntılı bilgi için sizi Confederate resmi web sitesine yönlendiriyoruz: Confederate
Green Piece benim çok yakın bir arkadaşımın Café Racer (Kafe Reysır olarak okunur, ne demek öğrenmek isterseniz lütfen buraya tıklayınız) istemesiyle başlayan Green Piece (Griin Piis, Yeşil Parça) (eski adıyla CF02) nihayetlendi.
Burada bir kaç kare fotoğrafını paylaşalım ve motosiklet kültürünün ülkemizde bu tarzı da yaygınlaştıracak şekilde genişlemesini ve derinleşmesini umalım.
Güncelleme
Kahve Yarışçısı kültürü artık oluştu, giderek daha fazla sürücü özel yapım (custom) motosiklet yaptırıyor. Dolayısıyla ben de eski CF02 web sitesini elden geçirdim ve bu özel motosiklet artık MotorHikayesi’ne dahil oldu. Yeni adresi: https://caferacer02.motorhikayesi.com/
Bence yakışanı oldu 🙂
Kafe Reysır Nasıl Yapılır? Café Racer inşa ederken uyulması gereken Tasarım İlkelerini konu edinen yazı burada.
Mondial firması yeni bir enduro model getiriyor ve bu model piyasada kendine yer edinecek gibi. Bize göre bu model çok satmaya aday. Neden derseniz Türk insanının beklentilerine cevap veren bir model RX3, neden derseniz:
Doğru bir kasa (büyük, heybetli, yüksek ve yakışıklı),
300 cc.’lik (küçük değil ama büyük de değil, kararında bir motor hacmi büyüklüğü),
Pakete dahil çantalar.
Enduro model (şehiriçinde, uzun yolda, hafif arazide, yani her yerdeher zaman sürüş imkanı),
Her şeyden önce RX3 bir çok ülkede değişik markalar ve adlarla satışa sunulan bir model, daha çok bir platform. Aynı motosikleti mesela: M1nsk TRX 300i, Zongshen ZS250GY-3 (RX3), RX3 CSC, Honley Venturer, RX3 CYCLONE gibi bir çok adla değişik piyasalarda görebiliyoruz.
Bu bir artı değer, zira RX3’ün bir çok yerde satılması, ortak parçaları bir çok yerden temin edebileceğimiz anlamına da geliyor. Aynı şekilde Mondial için debir süre sonra parça bulamama sorunu olmayacak demektir bu. Yani yıllar sonra ikinci hatta üçüncü dördüncü ele düşünce de parça derdi olmayacak diyebiliriz şimdiden. Bu konu (camiada, üreticinin malının ardında durması olarak bilinen konu) sağlam piyasası olan her motosiklet modeli için temel sorun. Parçan yoksa saygınlığın da yok neticede. RX3 bu konuda da doğru bir seçenek şimdiden. Mondial bıraksa da ebay, amazon, Yunanistan derken parça bulmak mümkün olacak.
Fiyat ve Öngörüler
Gösterge paneli pek yakışıklı değil ama asgari bilgiyi de veriyor.
Ülkemize de Mondial firması getiriyor demiştik. Duyurulduğu andan itibaren forumlarda konuşulmaya başlandı ve ilgi çektiği de aşikar (ortada) RX3’ün. Bunun bir sebebi de tabii ki fiyat. Söylentilere göre sekiz bin (8’000) TL. civarında bir etiketle piyasaya girecek. Her ne kadar ayrıntılar açıklanmamış olsa da, çantaların bu fiyata dahil olduğu söyleniyor. Şubat ayında bayilere ineceği ve satışa başlanacağı da fısıltılar arasında.
Bu rekabetçi bir fiyat. Sekiz – on bin lira aralığında çok rakibi olmayan bir model RX3. Buna genel havası, boyutu gibi etmenler de eklendiğinde: “Bu fiyata bu makine satar arkadaş!” dedirtiyorşimdiye kadar edindiğimiz izlenimlere göre. Açıkçası bize göre de, piyasa bu motosikleti bu paraya alacak gibi. Bekleyen, merak eden, soran eden çok. İnsanlar bir modeli daha çıkmadan radarlarına alıyorlarsa genelde o model başarılı bir tablo çiziyor, RX3 de öyle olmanın izlerini taşıyor şimdiden.
Teknik Özellikler
RX3 tek silindirli, 249.6 cc. hacminde, karbüratörlü, 9000 devirde 18.5 kw, 7000 devirde 22 Nm. tork üreten bir motora sahip.
6 oranlı vites kutusuyla 120 km. azami sürate çıkabiliyor.
Ön ve arka frenleri disk.
Ön Lastik: 100/90 x 18, Arka Lastik: 130/90 x 15 ölçülerinde.
Yakıt Tankı:16 L. ve
Ağırlığı:163 kg.
Sürüş Özellikleri
RX3 ne hafif ne de ağır. 163 kiloluk ağırlık iyi bile diyebiliriz aslında bu fiyata aralığındaki bir motosiklet için. Biraz da bu ağır olmama durumu sebebiyle RX3 asfaltta keyif için yeterli tutuşa sahip anlatılanlara göre. Tabiidir ki bu fiyattaki bir motosikletten iyi ve başarımı (performansı) yüksek amortisörler falan beklemek yersiz olacaktır ama dinamik özelliklerinin yeterli olduğu youtube videolarından belli.
Güç yüksek olmadığı için bazen (keyif için) yetersiz olsa dahi, normal şartlarda ve yolculuklarda 120 – 130 km.’ye kadar çıkan sürat çok dert yaşatmadan uzun yolların üstesinden gelmek için de yeterli. Bu güç şehir içinde yeterli olacak hatta tam kararında bile diyebiliriz. Tabii ki bu 250cc.’lik motorun tüketimi ile de alakalı. Tahiminimiz 4 – 4.5 lt arasında yakan bir motosiklet olacağı Rx3’ün.
Şimdi de elimizdeki fotoğrafları toplu görelim. Fotoğraflar bir çok değişik siteden toplandığı için Türkiye modeli ile bire bir aynı olmayabilir. (ama unutmayın, aşağıda yazı daha devam ediyor.)
Çantalar ufak ama fiyata dahil olduktan sonra daha ne olsun?10’000 km.’lik geziden bir kare.Arazide de işe yarıyor galiba?
Gelelim Kalite ve Sağlamlık Konularına
M1insk’in sitesinde gözümüze çarpan bir tarafı daha var RX3’ün: “Uzun yol için tasarlanmış olan modelimiz, on bin (10’000) kilometrelik ve değişik yol koşullarından oluşan Brest – Duşanbe yolculuğunu başarı ile tamamladı.” diyorlar. Buna da Kanıtlanmış Dayanıklılık (Sağlamlık) diyor kendileri. Bu cümleden çıkan sonuç ise RX3’ün, asfaltın dışında hafif arazi şartlarının da denendiğini ve başarılı olduğunu anlatıyor bizlere. Tabii ki bu uzun yol meselesi biraz da Çin malı motosikletlerin kötü algısı sebepli. Üç motosikletle yapılan bu uzun yol zaten dayanıklılık konusunda bir kanıt olması için tasarlanmış. Böylelikle akıllardaki: “Ne kadar dayanıklı ki?” sorusuna sağlam bir cevap verme amacı güdülmüş. Sonuç itibarı ile elimizde en azından “dandik”, “çin işte!” ya da “kırılgan” bir motosiklet olmadığını söylemek mümkün.
10’000 km.’lik geziden bir kare.
Peki Ya Daha Da Ötesi?
Aslında RX3 biraz masraf ile (eksoz, çark ve daha fazlasını içeren müdahaleler/modifikasyonlar) biraz daha güçlendirip keyif makinesi yapmakiçin güzel bir platform. Mesela soyup supermoto yaptığınızı düşünün? 🙂 Olmaz mı?
Son Karar
Camia, piyasa için çok doğru bir adım ve fırsat. Bu sınıf ve bu fiyat aralığında ciddibir boşluk vardı. Mondial’in bu hamlesi aptalca davranılmazsa (ki sıklıkla böyle aptalca davranıyor dağıtımcılar (distibütörler)), başlı başına bir sınıf açacak ve yıllarca Mondial’in saygınlığını arttıracak bir model olabilir. Tabii ki bir kez daha tekrarlıyoruz, Mondial akıllı davranırsa…
Bir Kaç Video
Son olarak da bir kaç video sunalım sizlere ve daha etraflı bilgi almanız için seyretmenizi tavsiye edelim: