Motosiklet Kış Tavsiyeleri

“Ben bunu geç öğrendim ama çok işe yarıyormuş gerçekten !” Dediklerim

Motosiklet Kış Tavsiyeleri altın kurallardan birisini hatırlatıyor aslında: “Kötü hava yoktur, yetersiz donanım vardır.” Donanım tam ise ve biz doğru tekniklere sahipsek kışın sürüş mümkündür hatta zevklidir de. Özellikle kaska çarpan yağmur damlalarının sesini duymak ayrı bir keyiftir mesela.

Lafı uzatmadan geçelim tavsiyelere:

Kışlık eldivenler kol konçunun üzerine, yazlık edilvenler içine.
Kışın rüzgar bileğin üzerinden gitsin üşütmesin, yazın bilek (kol) konçunun içine girip üfleyerek harımızı alsın.

Kışlık montu 3/4 uzunlukta almak. Mont kısa kalıyor ama üç çeyrek dediğim kalçaları da örtüyor, oturunca da montun üzerine oturuyorsun ve çok daha az soğuk alıyorsun.

Böyle ilginç ürünler de var ama aşağıdaki kar pantalonu kadar iyi koruyamayacağı da kesin.

Motosiklet Kış Tavsiyeleri - kar pantalonu

Decathlon (bağlantı yeni sayfada kar kıyafetleri bölümünü açar) gibi görece ucuz bir yerden büyük beden kar kıyafeti alıp yazlık korumalı motosiklet pantalonunun üzerine giymek = hem koruma var, hem soğuk yok, hem de ucuza gelmiş oluyor 🙂

Bant duct tape

Altı polar, göğüse inen balaklava + boyunluk: “Boyundan ne soğuk giriyor, enseden ne çok üşüyormuşuz yahu!” dedirten ikili.

Mum spreyi ile dizleri, montu, ayakkabıları spreylemek; su girişini ucuza engellemek.

Yağmur başlar başlamaz kaskın hava girişini kapamak. Unutunca çok geç fark ediyorsunuz içine su aldığını 🙂

Kask vizörden hava alıyorsa ilk fırsatta durup selobant ile açıklığı kapamak (bir keresinde pinlock’un tutucusu düşmüş, minicik delik ama kaşımın üzerindeki çok ufak bir noktayı öyle üşütmüştü ki yüz felci olacağım sanmıştım).

Aslında en iyisi böyle sağdaki gibi güçlü bir bandı sele altında bulundurmak, her zaman lazım olabilir, illa bir gün bir işe yarar.

Motosikleti kışa hazırlamak

İşte önemli bir konu daha: motosikleti uzun süre için garaja koyacaksak neler yapmalı biliyor muyuz?

Motosikleti kapalı alanda uzun süre yatırmak

  • Depoyu full’lemek: Depoyu tamamen doldurarak paslanmasını, engelleyebilirsiniz. Ya da tamamen boşaltın ama ya tam dolu olsun ya da boş çünkü tam dolu olmayan depoda, benzindeki su ayrışır ve depoyu paslandırır. Bence tam dolu bırakın çünkü tamamen boşaltmak daha zor iş.
    Unutmadan: üç aydan daha uzun süre yatacaksa motosiklet, çalıştırmadan önce içindeki benzini boşaltmak şart…
  • Aküyü sökmek: Akü kışın üşür, bu yüzden en iyisi akünün oda sıcaklığında beklemesidir, ömrü uzar böylece. Her ay ufak şarj cihazı ile şarj ederseniz akünüzü korumuş olursunuz. Akünüzü sökmeyecekseniz kutup başlarını sökmek de iyi bir fikirdir.
  • Giriş-çıkış noktalarını kapamak: Egzoz çıkışlarını, hava filtresi girişlerini ve hava filtresi kutusu drenaj hortumunun ağzını naylon torabalar ya da bantlar ile kapayın. Bu nemin motorun iç kısımlarına girmesini ve hat boyunca yıpratıcı etkilere karşı iyi bir çözümdür.
  • Pasa karşı önlem: Yağlama. Yağlama üst kısımda ince bir katman oluşturarak hava ile teması keserve paslanmaya izin vermez. Hatta imkan olsa motosikleti naylonla kaplayıp gres yağının içine daldırıp bıraksak neredeyse hiç kış etkisi olmaz. Tabii ki grese daldırmak mümkün değil ama WD40 ya da (hiç yoktan iyidir mantığı ile) makine yağı da iş görür. Bu işi özellikle petrol ürünleri ile yapmanız gerekir fakat sonrasında temizliğini de düşünün derim 🙂
    İlave bilgi: Anahtar göbeklerini yağlamayı unutmayın
    Streç Film: Gösterge grubu, kütükler (düğmelerin, anahtarların olduğu bölüm), anahtar göbekleri; bu noktaları streç film ile kapamak iyi bir fikirdir.
  • Lastikleri korumak: doğru basınçla bırakın. Orta sehpaya alın. Yerle temasını kesin (zeminle lastik arasına bir şey koyun). Aslında en iyisi arkada ve önde askıya almaktır zira bu süspansiyon sistemlerini de rahatlatır.

Önemli Not: Kışın kısa sürelerle ÇALIŞTIRMAYIN. Bir gerek yok, iki zararı var. Uzun süre çalışmamış motoru çalıştırmanın en iyi yolu YAĞINI DEĞİŞTİRDİKTEN SONRA yola çıkartmak ve en azından yirmi dakika-yarım saat sürmektir.

Motosikleti açık alanda uzun süre yatırmak

İşte burası biraz daha zor zira iklim şartlarıyla da mücadele etmek gerekecek.

Branda motosikleti çizer!

Sıkı olmayan, motosiklete sabitlenmemiş branda rüzgarda hareket eder, boyaya sürter hatta lap-lap vurur ve çizer. Bunun bir zararı daha vardır ki rüzgar bir noktadan girip içeriyi şişirir ve yelken yapar, kısa bir süre sonra da gergi lastiklerini genişletir. Rüzgar, fırtınalı havalarda brandayı yırtacak hatta brandayı yelken gibi kullanıp motosikleti devirecek kadar güçlü olabilir.

Branda çözümü: motosiklete sabitleme ve boya koruma işleri

Boya için sürtünmeyi engellemek lazım. Bunun için depo üstü, arka çanta gibi noktaları kumaş, havlu ile örtebilirsiniz. Ben banyo havlusunu gözden çıkarıp kesip biçerek ve dört köşesine metal delik ekleterek çözmüştüm Antalya’da yaşarken. Deliklerden iple sabitlemiş, kaymalarını engellemiştim. Malum, Antalya’da aralıksız on beş gün falan yağmur yağdığı için brandasız olacak gibi değildi.

Branda sabitlemek için de gördüğüm en iddialı çözüm, sanayide kullanılan büyük streç filmi brandanın üzerine sarmaktı. Antalya merkez sanayide adamın birisi brandayı örtmüş, üzerine de streç filmi sarmış 🙂 Açıkçası hem yağmur için ikinci bir katman, hem de brandayı tayfun çıksa şişmeyecek kadar sabit hale getirmiş 🙂

Ben ise brandayı sabitlemek için daha alışıldık bir çözüm bulmuştum: gergi lastikleri. Bunlar ucuz şeyler ve değişik türleri var. Bunları kullanarak brandayı sabitlemiş ve bütün kış tekrar uğraşmak zorunda da kalmamıştım.

Metal parçalar için de dışarıda kaldıkları için ilave önlemler şart. Zincir bol bol yağlanırsa yeterli olacaktır. Egzoz çıkışları naylon torba ile kaplanmalı (tıkamaya gerek yok), dış kısımları ise WD40 ya da daha ucuz bir çözümle yağlanırsa suya ve pasa karşı korunmuş olur. Fren diskleri ve kavalları da (ön süspansiyon boruları) ihmal etmeyin. Yalnız fren diskleri yağlı haldeyken sürmeye kalkmayın.

Gösterge, kütükler için ise streç film ve naylon torba ile örtme tavsiyedir. Aküyü bence sökün ama motosikletin üzerinde kalacaksa mutlaka kutup başlarını sökün.

Motosiklet Kış Tavsiyeleri ilginizi çekti mi? Bu yazı Kış Kategorisinde yayınlanmıştır. Bunun gibi başka yazılar okumak isterseniz buraya tıklayınız.

Motosiklet Vizesi ve Plaka

vize ve plaka kapak

Bir arkadaşımız motosiklet vizesi almaya gitti ve plaka yüzünden vize alamadı, hikayeye buyurunuz:

Bu gün vize alayım dedim,
Saat 11.30 ‘dan beri uğraşıyorum.

Plakada vida var diye kabul etmediler.

Yeni plaka çıkardım bilginiz olsun, artık izin vermiyorlarmış.

Yer İzmir ama her yerde geçerlidir; sonuçta aynı kanunlara tabiyiz.

Peki Kanun Ne Diyor, Şartlar Ne?

Bu sayfadan güncel bilgi alabilirsiniz: https://www.tuvturk.com.tr/arac-muayene-fiyat-listesi.aspx

Motosiklet Muayene İstasyonları Da Var

Antalya, İstanbul, İzmir, Muğla şehirleri için motosiklete özel istasyonlar var. Bu istasyonlar sadece motosikletlere ayrıldığı için daha hızlı işlem yapar, daha az beklersiniz.

Motosiklet ile ilgili tüm masraf noktalarının güncel rakamlarını bu yazımızdfa bulabilirsiniz.

Bu yazı Püf Noktası kategorisinde yayınlanmıştır. Kategorinin diğer yazıları için buraya tıklayınız.

Zincir yağlama ve temizleme zamanı

Motor Hikayesi Motosiklet blog - Bilgi - Tavsiye - Güvenlik Görseli

Zincir yağlama ve temizleme süreleri yağışlı havalarda yapılan sürüşleri KAPSAMAZ. Zincir yağlama ve yağmur ilişkisini şöyle kurunuz: normal şartlarda yağ zincire tutunur. Fakat yolun ıslak olduğu sürüşlerde ıslanan ve ıslak çalışan zincir, yağı daha kolay atar. Su bir nevi temizlik malzemesi gibi yağı sıyırır ve zincirden uzaklaştırır.

Yağmur motosikletin zincir yağını sıyıracağı için gün sonunda zincirinizin hala yağlı olup olmadığını kontrol ediniz!

yağmurda motosiklet sürüşü, ıslak asfaltta sola dönen yatık motosiklet

Bu görselde her şey açıkça görünüyor.

Arka tarafta yoğunlaşan suya dikkat ediniz. Bu su, sürat arttıkça daha basınçlı hale geliyor ve tabii ki zincire de çarpıyor.

Tabii ki çarpan su zincirdeki yağı sıyırıyor. Zincir yağlama ve yağmur ilişkisi bu kadar basit.

Hatırlatma: normal şartlarda genel kural, her iki depoda bir yağlama, her dört depodan sonra temizlik ve yağlama yapılmasıdır.

İlgili yazılar

Hep ihmal edilen ve ayarlaması yapılmayan: Zincir Gerginliği yazısını mutlaka okumanızı tavsiye ederim.

Dişli Hesaplayıcı (Oran Değişikliği Yapmak)

Motosiklet dişli hesaplayıcı ne işe yarar? Daha önce duymuşsunuzdur illa ki: “Dişli değiştirince motosiklet daha seri hale geliyormuş!”

Bu işlem çark değiştirmek, dişli sayısını arttırmak, dişli azaltmak diye de geçer. Kimisi hızını arttırır iyi olur der, kimisi ise hızın düşer ama alt devirlerde rahatlarsın der.

Peki Bu İşlemi Neden Yapıyoruz?

Motosikletimizin ürettiği gücü, arka tarafa nasıl ve hangi oranlarda aktaracağımızı çark ve dişli ikilisi belirliyor. Tıpkı bisikletlerdeki vites sistemi gibi hız ya da güç arasında tercih yapmaya yarayan bu değişiklik ile:

Ya alt viteslerdeki ataklığı arttırıyor, ya da son süratimizi yükseltiyoruz
(ataklık artıyorsa son hız düşer, son hız artıyorsa ataklık azalır).

Güç aynı olduğu için arkaya aktarım şekli değişiyor kısacası, daha seri demek son süratin düşmesi, daha hızlı demek ataklıktan vazgeçmek demek. Vermeden almak olmuyor kısacası 🙂

Ama #CRF250L biraz daha hızlı olsun, bana zaten serilik lazım değil, son hız istiyorum diyorsanız da yapmanız gereken bu.

İşte aşağıdaki site bu sorulara net sonuçlar veriyor. Hızınız ne kadar etkilenir, büyüttüğünüzde ne olur azalttığınızda ne sonuç olur; motosikletiniz nasıl etkilenir?

Motosiklet Dişli Hesaplayıcı Nasıl Kullanılır?

Bir alttaki görselde hesaplayıcıyı nasıl kullanacağınız gösterilmiş durumda.

  1. Önce mevcut çark değerlerinizi giriyorsunuz (fabrika değerlenizi bilmiyorsanız 4. adıma atlayın)
  2. Sonraki adım (bir alt satır) yeni çarkınızı seçiyorsunuz
  3. Mavi renk ile işaretlenmiş alanda yeni değerleri ve değişikliği tablo halinde göreceksiniz.
  4. Turuncu geniş bölgede (en alttaki bölüm) ise motosikletinizin fabrika çıkış değerlerini sorgulatabilirsiniz.
motosiklet dişli hesaplayıcı sayfa tanıtımı

Çark hesaplayıcı sitesine gitmek için tılayınız:
Çark Hesaplayıcı – Kolay Ön ve Arka Dişli Hesaplayıcı

Bu yazı Püf Noktası ve Tamir-Bakım kategorilerinde yer almaktadır.

Proje Nasıl Yapılır (Teknik İşler)?

proje nasıl yapılır kapak görseli

Bu yazımızda BikeExif yazısını çevirerek dikkatinize sunuyoruz. Yazıyı: Mule Motosikletleri’nden Richard Pollock yazmış.
Arada ülkemiz için gerekli bilgileri de ekleyerek ek fayda yaratmaya çalıştık. Faydalı olması umuduyla.

Building a cafe racer: Yamaha

1. Doğru Motosikleti Seçin

Özel yapım motosiklet için doğru seçenek çoğu zaman eski ve artık kimsenin hatırlamadığı modellerdir. Bu modelleri çoğu kişi yolda görmez ama eskinin lezzeti ve zerafeti her zaman doğru başlangıçtır. Çoğu zaman bu modeller eski Japonlardır: Honda CB’ler mesela; 300 cc.’den başlayıp 750 cc.’ye hatta daha büyüğüne ucuza ulaşmak mümkün. Ya da Yamaha’lar; aynı şekilde Virago dahil bir çok eski ve uygun model var Yamaha’da. Kawa’da da EN gibi, ER gibi seriler uygun ama Z bulursanız girin 🙂 Suzuki’de ise az model var ülkemizde ama GS ve GN’ler bulunabiliyor piyasada.

Eğer bulabilirseniz eski 400 cc. dört silindirlileri çok ama çok şiddetle tavsiye ederiz.

Building a cafe racer: Mule Motorcycles XS650

2. Kronik Sıkıntıları Nedir Öğrenin

Building a cafe racer Triumph

Bu araçlar sonuçta eski araçlar. Eski oldukları için de sorunları biliniyor. Sorunları için forumlar bakın, ustalarla konuşun, kullanıcılara mesaj atın. Buralardan her şeyini her derdini ve devasını öğrenirsiniz.

Ve unutmayın, eski araçlarda motor gücü olsa da şimdiki gibi yol tutuşu ve fren gücü yoktur. O yüzden alacağınız modele nasıl geliştirme yapacağınızı da planlamış ya da öğrenmiş olursunuz. Bu konuda da yabancı forumlar çok çok iyi kaynak olacaktır. En başından uyumlu amortisör, fren diski, hidrolik merkezi olanaklarını da araştırın.

Parça konusunda da yurt dışı kaynaklara bakmanızı tavsiye ederiz. E-bay Almanya ve İngiltere mesela, her parçayı bulabileceğiniz yerlerdir.

3. Gerçekçi Olun

Eski bir motosiklet saihibiyiz, bunu kabul edin. Görünüş ve çekicilik olarak çok iyi olsa da hafta sonunda arkadaşlarınızla gazladığınızda geride kalmanız normaldir. Teknoloji illa fark yaratır çünkü.

Peki ne yapabilirsiniz? Tabii ki biraz ilave güç iyi olacaktır ama burada da beklentinizi gerçekçi tutun ve kabullenin:

Eski kulağı kesiklerden birisini sürüyorsunuz, 2018 Fireblade değil 🙂

  • Jantları telli yerine döküme çevirmek yol tutuşu arttırır.
  • Ön çatallar komple daha teni bir modelle değişebilir.
  • Yayları değiştirmek çoğu zaman en uygun çözümdür.
  • O yüzden siz, yol tutuş ve hafifliğe oynayın.
Yamaha XS650 cafe racer by Mule

4. Plan Yapın

Building a cafe racer: Streetmaster

En baştan hesabınızı kitabınızı yapın. Hem mali olarak hem de parçalar bakımından.
Ve ta en baştan motosikletin bitince nasıl görüneceğini, aşağı yukarı kaç bey beygir olacağını, nasıl yol tutacağını belirleyin.

5. İşe Başlayın

Şasi ilk işiniz. Yaşlı olması bir yana, şaside çatlak, kopuk, ezik olamaz. Böyle alanlar varsa tamirin yanında güçlendirme de yapın.

  • Keçeleri hiç düşünmeden yenileyin. Hidrolik sıvılarını da mutlaka değiştirin.
  • Salıncak burcuna da bakın. Plastik burç varsa artık bitik haldedir; bulabiliyorsanız yenileyin ya da tornacıdan metal burç yaptırıp kökten çözün.
  • Dikkat edin, eski modellerde (arka) salıncakta boşluk olması büyük derttir, boşluk varsa en önce onu çözmeye bakın.
Building a cafe racer: upgrade your shocks

6. Süspansiyona Harcayacağınız Paraya Asla Acımayın!

Amortisör alın. Ne kadar fark edecek inanamazsınız. Fakat motosikletin kilosuna ve sürüş tarzınıza uygun sekme ve geri sekme özelliklerine de bakın. Ve de bu anlattıklarımızdan korkmayın, azıcık okuma ile hepsini halledersiniz.

Yabancı sitelerde Racetech ve Works marka süspansiyonları çok öneriyorlar. İnternetten bakmanız ve sipariş etmeniz mümkündür.
Yine e-Bay’den ikinci el ters çatal da bakabilirsiniz, eski motosikletleri olan ustalarda da sürprizler bulabilirsiniz. Bir markanın aynı yıllardaki başla modellerinin birbirlerine uygun olduğunu da hatırlatalım. Birinden alıp diğerine takılabilir parçalardan bahsediyoruz.

Yine de not etmiş olalım, son yıllarda teknolojinin en büyük fark yarattığı alan süspansiyon. O zamanların süspansiyonlarına göre çok daha iyi süspanyonlardır bugünküler; vereceğiniz her kuruşa değer…

7. Hafifletin!

Building a cafe racer: tires

Daha hızlı gitmenin bir yolu da hafiflemektir. Hafiflik sürati, duruş mesafesini, sürüş hissini kısacası her şeyi olumlu etkiler.

Daha ufak fren disklerinden grenajın gereksiz parçalarına, yeni ve daha ufak bir aküye kadar, daha ufak-hafif marş motoruna kadar yapacağınız her değişiklikte daha hafif alternatiflere bakın (jantlardan daha önce bahsetmiştik).

8. Lastikler

Eski motosikletlerin lastikleri incedir bilirsiniz. Bir tık geniş lastik yol tutuş ve frenleme anlamında işinize yarayacaktır. Tabii ki jant değiştiriyorsanız daha geniş (ama illaki birbirine uyumlu ön ve arka jant genişliği içerisinde kalın) jant da iyi bir alternatiftir.

Jant çapını büyütmenin bir artı etkisi vardır: daha fazla merkez kaç kuvveti ve daha kararlı, daha kolay bir sürüş. Yine de eklemek gerekir ki jantı hem büyütmek hem de genişletmek çevikliği biraz azaltabilir. Sonuçta nasıl sürmek istediğinize göre ayar gerekecektir.

9. Frenler

İsterseniz başka bir modelden fren merkezi hatta bir yerine çift diskli bir fren sistemi takabilirsiniz (hatta aynı markadan olması bile şart değildir). Fakat çoğu zaman biraz daha büyük bir fren diski işinizi görecektir.

Arka tarafı kampana bırakmamaya özen gösterin deriz yine de. Gerçi kampanadan diske geçiş biraz dertli olabilir ama karar sizin, bizce değer…

10. Yol Tutuş ve Gidiş Karakteri

Building a cafe racer: big bore kits

Üst taraftaki mesnet ve kafanın açısı da sürüş hissini ve karakterini doğrudan etkiler.
Fakat bunları değiştirmemenizi tavsiye ederim. Ön lastiğin motosikletle yaptığı açı (rake açısı) bütün sürüş karakterini ve dinamiğini belirler. Şaside ve çatallardaki ek yükü de iyi hesaplamak gerekir.
Yapılabilir ama gerekli mi, tartışılır?

11. Motor İyileştirmeleri

Motor konusunda ise yapılacaklar bellidir. Daha iyi emiş, daha büyük karbüratörler, daha serbest akışlı egzost.
Daha ileri değişiklikler hem zordur, hem de parça ve üst düzey usta bilgisi isterler.

Fakat motorun sıkıştırmasında (kompresyon) yaşlılıktan gelen zayıflama varsa bunu hazır her şey dağılmışken çözün. Çok maliyetli değildir ama çok fark yaratır.

Building a cafe racer: Keihin CR carbs

Projenizde başarılar!

BikeExif’de diğer Mule Motorcycles yazıları için kırmızı metne tıklayınız (ingilizce).

RICHARD POLLOCK tarafından yazılmıştır. Çeviri: motorhikayesi

En Güvenilir (Sorunsuz) Motosikletler – 2015

ilir (Sorunsuz) Motosikletler - kapak
“Kısa özet: En güvenilir (dayanıklı, sorunsuz) motosikletler Japon’lardan çıkarken, Victory ve Harley sahipleri en motosikletlerinden en mutlu olan sürücüler olarak öne çıktılar (kaynak: Amerika Tüketici Hakları Derneği tüketici raporu).”

En sorunsuz motosikletler hangileri, hangi marka en çok sorun yaşatmış, türlere göre memnuniyet nerelerde? 2015 yılından bir rapor

Her yıl yayınlanan Amerikan motosiklet sürücüleri (tüketicileri) arasındaki en iyi 10 marka araştırması geçen sene olduğu gibi Japon markalarının güvenilirlik (sorunsuzluk/bozulmazlık) konusunda başı çektiğini gösterdi. 4 yaşındaki motosikletler arasında yapılan araştırmada, Yamaha %11 ile en düşük sorun çıkaran motosiklet olurken, onu % 12 ile Suzuki ve Honda ve %15 ile Kawasaki takip ettiler.

Amerikan markaları Victory (17% sorunlu araç) ve Harley-­Davidson (26% sorunlu araç) listenin ortalarında yer aldı ve bu markaları Triumph (29%), Ducati (33%), BMW (40%), ve Can-Am (42%) sorun yaşamaya en yakın araçlar olarak listede yer aldılar.

“Ben Yine De Mutluyum”

Fakat bir de şu var ki, söz memnuniyete ya da “Valla ben seviyorum.” demeye gelince 80% mutluluk oranıyla Victory kullanıcıları (sürücüleri) mutlaka yine bir Victory alırım dediler. Harley-­Davidson’da da yine Victory’ye yakın bir oran olan 72% memnuniyetle ve bir daha alırım kararı vardı. Bu oran Honda’da 70% olurken tüm diğer markalar memnuniyet oranında %70’in altında kaldılar.

“Rapora konu olan bilgiler 2008 ile 2014 model yılı arasındaki 12’300 sürücünün bildirimlerine göre oluşturuldu. “

Konfor / Rahatlık Puanları

Değerlendirme sonucunda görüldü ki memnuniyet ve tatmin konularında asıl belirleyici olan “rahat etme” ve “konfor” hissi. İncelemeye alınan on marka içerisinde sadece Victory markası en yüksek konfor puanını aldı. Bunun yanı sıra Victory neredeyse her konu başlığında en üst sıralarda yer aldı.

En “konforsuz” olanlar ise Ducati, Kawasaki, Suzuki, ve Triumph olarak sıralandılar.

Hızlanma, keyif / eğlence (fun) ve tip (şekil şemal – dış görünüş) gibi kriterlerde ise markalar birbirine yakın puanlar aldılar. 

Tamir Maliyetleri

Tamir masraflarına gelince %15 arıza oranıyla çapırlar (chopper / cruiser dediklerimiz) dört yıllık kullanım sonunda birinci geldiler (en sorunsuz tür oldular). En sorunsuz tür sıralamasında sırasıyla dual-sport’lar, turingler, spor turingler ve spor (arıza oranı %23) motosikletler listede yerlerini aldılar. 

Fakat hiç bir marka diğerlerinden açık ara kötü ya da iyi olarak öne çıkmadı.

Üç tekerlekliler (ön iki arka tek teker) (Can-Am Spyder gibi), neredeyse iki kat fazla teknik sorun yaşadılar. Bu sınıf aynı zamanda da kullanım ve sürüş yönlendirmesi (handling) konusunda yine açık ara en kötü puanı aldılar. 

Can Am Spyder M3 2015

Tamire ihtiyaç duyan motosikletlerin %45’inde masraf çıkmamış. Bu da sürücülerin ya bu sorunları kendileri tamir ettikleri, ya da garantiden yaptırdıkları anlamına gelmekte. 

Sorun Yaşanan Noktalar 

Bozulan Parçalar%’lik Oran
Elektrik sistemi24%
Aksesuarlar19%
Fren18%
Yakıt sistemi13%
Debriyaj

8%
Gövde Parçaları (grenaj) 6%
Ön süspansiyon 5%

Diğer oranlar: Soğutma sistemi: 4%, Piston: 4%, Vites 4%

Sonuç

“Japonlar en sorunsuz (güvenilir) markalar.

BMW en sorunlu motosiklet üreticisi.

En mutlu kullanıcılar çapırlar (chopper) ve gezinti motosikleti kullananlar.”

Elektriksel İlaveler

Elektrik ilaveleri kapak görseli

Motosiklete aksesuar takmak istiyoruz ama elektrik sorunu yaşayabileceğimizi biliyor muyuz?

Motosikletimize; elcik ısıtmaydı, LED far idi, müzik sistemi vs. derken bir çok şey eklemek istiyoruz. Peki hiç düşündük mü, bir zararı var mı? Buyurunuz birlikte bakalım.

motosiklete aksesuar takmak, stator
Elektrik üretiminin yapıldığı bobin.

Öncelikle elektrik motorda nasıl üretiliyor ona bakalım.

Sağ tarafta gördüğümüz elektriğin üretildiği alan stator olarak biliniyor ama sıklıkla strator ya da statör denir. İçinde dönen bir mıknatıs bulunur ve etraftaki sargılar dönüşle birlikte elektrik üretir.

Üretilen elektrik dönüş hızına bağlıdır, bu nedenle devir arttıkça üretilen güç artar. İşte bu yüzden üretilen elektrik, konjektör denen dengeleyici parçaya gider ve fazlası kırpılarak sisteme (aküye) aktarılır.

Motosiklet tasarlanırken üzerinde elektrik kullanacak ne varsa hesaplanır ve strator ihtiyacı karşılayacak kadar güçlü seçilir tabii ki. Fakat sonuçta sistemin (motorunuzun) üretebileceği, besleyebildiği belirli bir güç vardır.

Havuz problemi gibi düşünün. Havuz akünüz, strator üstteki musluk, kullanımınız ise alttaki musluk. Ateşleme, beyin, farlar birer musluk olarak havuzu boşaltırken strator yukarıdan doldurur. Ama siz aşağıya elcik ısıtma, sis farı gibi ilave iki büyük musluk açarsanız, yukarıdaki musluk yetmemeye başlar.

Peki ne olur? Başlar havuz boşalmaya değil mi? İşte buna akünün bitmesi diyoruz 🙂 Çünkü havuzdan çektiğimiz kadarını dolduramıyor stator. İşte buna dikkat etmek lazım çünkü bu sadece boşalmayı değil, sistemin zorlanmasına da sebep oluyor. Başka bir deyişle elektrik sistemini zorluyor ve yoruyor.

“Sistemin üretebildiği bir güç var. Fazlasını isterseniz sorun illaki çıkar. Akünüz, konjektörünüz ilk gidecek olanlar.

Elektrik yükünü hesaplamak

Motosiklete aksesuar takmak zarar verecek mi görmek için basit bir toplama hesabı yapmak gereklidir. Evet tüm sistemler çekeceği yüke göre, artı bir miktarda ilave ile ulaşılacak değere göre tasarlanır. Şimdi siz mevcuda, daha güçlü bir far takacaksanız, işte o ek yük demek (hele hele zenon far, elcik ısıtma pek bir ek yük yaratır bilesiniz). Artı sis farı, artı amfili müzik sistemi? O zaman ya hesap ya da takıp ölçüm yapmak gerekir.

motosiklete aksesuar takmak, voltaj ölçümü
Voltaj ölçümü.

Ölçüm ise şöyle yapılır, toplam tüketim için her şey açılır (sis farı, halojen lamba, elcik ısıtma vs.) ölçülür, üretimi karşılıyorsa devam, fazlaysa para biriktirmeye başlasanız iyi olur

Lambalarda dikkat, çektiği güce bakın. “Actual power:15W” diyorsa, o çektiği güçtür, yani yüküdür. Sistemde 15W yer varsa sorun yok (çoğu zaman daha yüksek bir değer, mesela 125W. İşte o dediği aydınlatma gücünün ampul cinsinden eşdeğeri, yani eskilerin deyişiyle 125 mumluk ampül kadar ışık veriyor diyor).”

Peki elektrik sistemini aşırı yüklersek (yani kaldırabileceğinden fazla şey bağlarsak) ne olur?

“Sistem talebe cevap verebilmek için zorlanmaya başlar. Bu; çoğu zaman kendini ısınma ile belli eder ama her zaman kolay değildir anlaşılması. Sonrasında ise akü, konjektör, bobin; hepsi yıpranmaya başlar ve en zayıf hangisi ise orası bozulur.”

“Peki bu stratör, stator, statör dediğimiz parça pahalı mı?” derseniz, N11 sayfası burada. Şayet konjektör fiyatlarını merak ediyorsanız, o da burada.

Bu yazı Püf Noktası ve Tamir & Bakım kategorilerinde yayımlanmıştır.

Sele alçaltma

sele alçaltma - katman alma

Sele alçaltma işini kendimiz yapalım

Bir çoğumuz en ufak şeyde ustaya ya da servise gidiyoruz. Aslında bazı işler o kadar kolay ki. Kendimiz bile yapabiliriz bir çok işi. Mesela motosiklet için sele alçaltma işini yapabiliriz kolay şekilde.

Motosiklet selesini alçaltma da çok kolay bir işlem aslında. Aşağıda adım adım gösteriyor ve ne kadar kolay olduğunu göreceğinizi umuyoruz.

Kolay gelsin! 🙂

sele üst katman çıkarma
Amaç kılıfı çıkararak sünger kısma ulaşmak.
motosiklet sele alçaltma, sünger yüksekliği ölçme
Ölçü alarak (kafamıza göre değil) ne kadar traşlama yapacağımızı belirliyoruz.
seathowto-04-lg
Kesilecek alanı bir kalem yardımı ile belirliyoruz.
seathowto-05-lg
Gerekiyorsa, keserken oynamaması için altını destekliyoruz.
seathowto-06-lg
Ve başlıyoruz kesmeye.
seathowto-07-lg
Acele etmeden, yavaş yavaş, ve mevcut eğimi korumaya dikkat ederek devam ediyoruz.
seathowto-08-lg
Kenarları traşlamayı unutmuyoruz.
seathowto-09-lg
İşlem bitince de, tekrar zımba ile kılıfı yerleştiriyoruz. İşte bu kadar basit…

Kolay değil mi? Sadece biraz zaman ayırmak yapabilmek için yeterli…

Piyasada döşeme süngeri bulmak kolay. Burada mesele koltuk süngeri almak. Onun için de buraya bakabilir ve fiyatlarını öğrenebilirsiniz.

Bu yazı Tamir/Bakım kategorisinde yayınlanmıştır; kategorinin diğer yazıları için buraya tıklayabilirsiniz.

Ustasından egsoz bilgileri

AVcrom egzoz kapak görseli

Egzoz hakkında ustasından yorum

Motosiklet egzozu ustası Avcrom Egsozcu Halil Bey’den açık egzoz, egzoz açma, egzoz bağırtma hakkında çok değerli bir anlatı.

MOTORLARDA EGSOZ MUHABBETİ

“Merhabalar. Ben bilgi ve tecrübelerimi paylaşıyorum. Yazdıklarımın ve paylaştıklarımın güvenirliği ve faydalı olma durumu binici+usta ve motorla aramızda olan mevzulardır sizlerde hak verirsiniz ki her motor binicisinin motorla olan bağlantısı ve ilgisi farklı farklı.

Kimisi bir hobi amaçlı arabası var ve sezonunda motorlu faaliyetler hoşuna gidiyor ve sezonluk takılıyor.

kimiside hedefe varmak için amaç değil araç olarak görür ve yürüsün yeter mantalitesini gözetir.

burda benden egsoz bilgisi isteyen ve egsoz isyteyen arkadaşlar dan şunu öğrenmek isterim ve soruyorum.

Motorunuzdaki orjinal egsoz sağlıklıyken ne için farklı revizyon veya değişim istiyorsunuz madde olarak sıralarsak:

A= Abi motoru egsoz sıkıyor ve diğer emsal motorlar o hızda giderken bu yavaş gidiyor. Acaba egsozdan olabilir mi?
B= Abi ben trafikte fark edilmek istiyorum. Altımdaki küheylan şöyle gaz a dokundum mu kişnesin varlığı belli olsun.
c= Ben motorda aksesuarı seviyorum. Bana göre bir motorda en göze batan aksesuar egsozdur. Ben de egsozumu değişiklik istiyorum.  

Bunları çoğaltabiliriz, işin özü ise şu:
Bu motoru imal eden üretici marka ve firmalar mevcut bulunan Arge+Ürge, mühendisler, araştırmacılar ile çalışıyorlar. Farklı model ve çeşitlikte motorları egsozlarla test ederken buna dyno testi, rüzgar direnç testi dahil.
Ses desibel testi, motor üzerinde duruş bicimi vs. dahil.

AVCrom Halil Usta

Yapılan hata

(önceki yazıdan devam)

Biz biniciler ve ustalar her şeyi çok iyi biliyoruz ya. Organ mafyası gibi egsozun içinde ne varsa boşaltıyoruz.

Bu da sıkışma yapmadığı için boş davul çok ses verir muhabbeti gibi olur. Yani ses verir ama güç vermez.

Eğer…! Egzoz içinde bulunan katalitik konvektör deforme olmamışsa kesinlikle elleme ve boşaltma tarafı değilim.

Hodri meydan! İki tane motoru yan yana getirin fakat sadece birinin egsozu ellenmiş olsun. İçi boşalmış olsun öteki de orjiinali. Test edin birinden güzel ses alırsınız ama gücü bağırmaya gider ve orjinal olan ötekini geçer.

Diyeceğim o ki motorunuzda herhangi bir performans kaybı, yakıt çoğalması veya egsozla ilgili bir şikayetiniz yoksa motorunuzun egsozunu ellemeyin elletmeyin”  

AVCrom Halil Usta

Evet, egzoz açma konusu ustasının ağzından böyle. Ben böyle ustaya saygı duyarım…

Halil Ustaya kendi web sitesinden de ulaşabilirsiniz: avcrom.com/

Yazı Tavsiyesi

Bu yazı Püf Noktası ve Git-Tamir/Bakım kategorilerinde yayınlanmıştır.

Motosiklet akü ve şarjı

motosiklet akü-kapak

Motosiklet akü şarj konusunda çok iyi bir kaynak yazı. Sercan Özcan‘ın, Motosikletli Yaşam Blog Facebook grubunda paylaştığı bir belgeyi dikkatinize sunuyoruz:

27 Mart, 14:04

Merhaba Arkadaşlar,

Motorlarımızın hayati bileşenlerinden akü’nün tam kapasitesi ile uzun zaman kullanabilmemiz için gereksinimi olan ‘doğru şarj’ ve ‘doğru saklama şartlarından’ bahsetmek isterim.

Günümüzde yaygın olarak kullanılan aküler;  Açık sulu, Kapalı sulu, AGM, GEL akülerdir. Markalarına göre voltaj değerleri zaman zaman farklı olsa da genel kabul gören şarj değerleri vardır. Yazımızın ilerleyen kısımlarında bu değerleri göreceğiz.

Akülerin %40’ı kullanılabilir kapasite olarak hesaplanmaktadır. Yani motorumuzda 10 Amper’lik akü var ise elimizde aslında akü’nün performans/saykıl ömrüne zarar vermeden kullanabileceğimiz 4 amperimiz var demektir. Derin devir akülerinde bu oran %50-%55 seviyelerine çıkabilmektedir. Bu sınır seviyeyi geçen kullanımlarda akü’nün saykıl ömrü radikal bir düşüş gösterecektir. Bu ilk sınır aşımı akü’nün yarı ömrünü yitirmesi demektir. Motosiklet kullanıcılarının bir çoğunun 2-3 yılda bir akü değiştirmesi de aslında bundandır.

Akünün ömrünü ne kısaltır?

  • Aşamalı şarj özeliği olmayan alternatörler (bulk-absorbtion-float-storage aşamaları! Yazının devamında bu aşamalardan bahsedeceğiz).
  • Sıcaklık voltaj ayarı olmayan alternatörler.
  • Bozuk alternatör sebebiyle yüksek/düşük voltaj (aşırı şarj kaynama)/düşük voltaj ile eksik şarj.
  • Kısa mesafe kullanımlarında hızlı deşarj buna karşılık yetersiz şarj (tekrarlanması ile fazla kapasite kullanımı).
  • Aküyü uzun süre şarjsız bırakmak.
  • Aküyü soğuk havada bekletmek.
  • Harici beslemelerde akü tipi, kapasite, sıcaklık verilerine dikkat edilmeksizin yapılan şarj.

Sağlıklı Bir Akü Şarjının Aşamaları Nelerdir?

1Bulk Aşaması, akü’nün %80 seviyesine kadar artan voltaj ile şarj edildiği aşamadır. Bu aşamada Voltaj, akü’ye verilmesi gereken maximum voltaj değerine kadar (Gazlanma voltajı) yükselir.2Absorbtion Aşaması, akü sabit voltaj ve sabit amper ile şarj edilir. Akü bu aşamada tamamen (%100) şarj edilir*.
(*bazı işlemcili şarj cihazları amper’in düştüğünü tespit eder ve 3. Aşamaya geçer)
3Float Aşaması, akü’nün doluluk voltajıdır*.
(*bazı işlemcili akü şarj cihazları düşük amper ile canlı tutar, çok düşen amper ile 4. Aşamaya geçilir. )
Burada bir not düşmeliyiz, Şarj tamamen kesildikten birkaç dakika içerisinde akünüzün voltajında radikal bir düşüş görülüyorsa bu akü de artık ömrünü tamamlamış demektir.
4Storage Aşaması, Bu aşama akünün kullanılmadığı süreçtir. Akü belirli zaman aralıklarıyla şarj edilerek dolu tutulur. Böylece akü beklemeden ve ortam koşullarından etkilenmez, sülfatlanma olmaz. (bazı işlemcili şarj cihazları belirli aralıklarla aküyü kontrol eder ve aküyü dolu tutar).

Sağlıklı Bir Akü Şarjının Özellikleri Nelerdir?

Akü tipinin/Absorbtion voltajının belirlenmesi ( maximum voltaj/gazlanma voltajı ). Bu değerin seçilebilmesi akünün yanlış voltaj ile şarjı sebebiyle zarar görmesinin önüne geçer. Absorbtion voltajının yanlış olması örneğin, sulu aküde kaynamaya ve su kaybına sebep olacaktır gerçi açık aküde bu telafi edilebilir. Kapalı Sulu (Bakımsız Sulu) akülerde fazla miktarda su olsa da yüksek voltaj kaynamaya sebep olduğunda doldurulamayacağından, bir süre sonra akünün performansı düşer/ömrü kısalır ve hatalı şarj devam ederse bozulur. Gel ve AGM gibi kapalı akülerde ise yanlış şarjın sonuçları çok daha maliyetlidir. Akünün şekli bozulur ve kurtarılamaz.

Akü kapasitesine göre şarj amperinin belirlenmesi: Bu değer akünün toplam kapasitesinin %10-%20’si arasında olmalıdır. Yüksek amper aküyü kaynatacaktır. Kapalı akülerde telafi edilemeyecek sonuçları olacaktır.

Sıcaklığa göre voltaj ayarı: Akülerin şarj değerleri global olarak 20 dereceye göredir. Sıcaklık arttıkça voltaj düşmeli, sıcaklık azaldıkça voltaj artmalıdır. Sıcak havada bir aküye normal şarj voltajını vermek aküde gazlanmaya sebep olacaktır. Bu durum yine akünün performansını/ömrünü direk olarak etkileyecektir. Soğuk havada ise şarj voltajı düşürülmelidir.

Ayrıca bir akünün kapasitesine bakarken hangi deşarj değerine göre isimlendirildiğine dikkat ediniz. Bu değer C ile ifade edilmektedir. Üzerinde C20 ve 100 Amper yazan bir akü, 20 saat 5 Amper verecek 100 Amper kapasiteli bir akü demektir. Aynı akünün C10 veya C5 değerlerindeki kapasitesi daha azdır. Bu husus çok önemlidir.

Son olarak akülerin CCA (Soğuk Start Amper) değerinin, ihtiyacınız olan CCA değerini karşıladığına emin olunuz. İhtiyacınız olan CCA değerinden düşük bir CCA değerine sahip bir akü alırsanız, araç/motorunuzun çalışmama sorunları ortaya çıkacaktır. Örneğin; Motorunuz, İlk çalışma anında 190 Amper’e gereksinimi var ise tercih edeceğiniz akünün CCA değeri de ‘minimum’ 190 Amper olmalıdır.

Akü tipine göre voltaj değerleri

Akünüzün el kitabında mutlaka voltaj şarj değeri bulunur. Yok ise de internet var; üşenmeyin ve bakın. Yani kolayca bulabilirsiniz, bulun 🙂

Akü TipiVoltaj Değeri
Açık sulu akü şarj voltajı 14,7 V (+/- 0,1 V)
Kapalı/AGM/Gel akü şarj voltajı 14,4 V (+/- 0,1 V)
Kalsiyum akü şarj voltajı 15,2 V (+/- 0,1 V)
Float Voltajı 13,6 V (+/- 0,1 V)

Hoşça kalın
Sercan Özcan

Motosiklet akü şarj konusu doğrudan cebinizi ilgilendiriyor. Sonuç olarak motosiklet akü ömrü doğrudan şarj niteliğine bağlıdır. Doğru motosiklet akü şarj tekniğini bilirseniz, akünüzün ömrünü uzatırsınız.

Bu yazı Püf Noktası ve Tamir & Bakım kategorilerinde yayımlanmıştır.